Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) mevduata sigorta limitini 100 bin Türk Lirası’ndan 150 bin Türk Lirası’na (TL) yükseltmek için çalışma başlattı. Yeni limit eylül ayından itibaren geçerli olacak.
TMSF Başkanı Muhiddin Gülal yastık altındaki parayı sisteme çekmek için böyle bir adım attıklarını söylese de işin aslı hiç de öyle değil.
VATANDAŞ PARASINI BANKALARDAN ÇEKİYOR
Önceki yıllar ile mukayese edildiğinde bankalarda mevduat artışı durdu. Bazı haftalarda TL ya da döviz cinsi mevduattan sistemi sarsacak kadar yüksek tutarda para çekiliyor.
En bariz çıkış 7 Haziran’dan 14 Haziran’a kadar geçen 7 günlük dönemde müşahede edildi. Söz konusu hafta 4 milyar TL döviz tevdiat hesaplarından (DTH) 2,3 milyar TL de vadeli TL mevduatından olmak üzere bankalardaki mevduat toplam 6,3 milyar TL azaldı.
Çelik para kasalarına talep patladı. Gaziantep'te firmalar siparişleri yetiştirmek için ek mesai yapıyor.
Bankacılık sisteminden çekilen para yastık altına, çelik para kasalarına ya da yine bankaların kiralık kasalarına gidiyor. Vatandaşın bankalardan nasıl kaçtığını ve çelik para kasalarının artık mahalle aralarında bile satıldığına
21 Haziran’da dikkat çekmiştim. O temayül giderek bariz bir hâl alıyor.
AMERİKA MÜEYYİDE UYGULARSA…
Bankalarda batık kredi tutarının olduğundan daha az gösterildiği kulaktan kulağa yayılıyor. S-400 hava savunma sistemi krizinde hâlâ bir mutabakata varılamadı.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a geçen hafta Japonya’da söylediği sözler “topu çizgide tutmak” şeklinde yorumlandı.
Rusya’nın teslimata iki hafta içinde başlayacağı, hatta teknik heyetin bataryaların konuşlandırılacağı yerleri tespit etmek için Türkiye’ye geldiği belirtiliyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nden 100’e yakın subay ve astsubay mayıs ayında Rusya’da S-400 eğitimi almıştı.
KUR GERİLEDİKÇE DÖVİZ SATIN ALINIYOR
Böylesine büyük bir belirsizliğin ortasında vatandaş kendi tedbirini kendi alıyor. Doların gerilemesini fırsat bilen şahıs ya da şirketler tasarruflarını dövize çeviriyor.
Mevduatın yüzde 57’si (187 milyar dolar) dövizde. Bankalardaki riski azaltmak için de parasını çekiyor. Mevduat çıkışı bankalardaki krizin tuzu biberi oldu.
Ortalama mevduatın vadesinin 45 gün olduğu ve bankaların yurt dışından para bulmakta zorlandığı dikkate alındığında mevduat çıkışı bankaların şah damarının kesilmesinden farksız.
Mevduat hesabı başına 100 bin TL olan devlet garantisi enflasyon ve kur artışı sebebiyle kuşa dönmüştü.
Risklerin olabildiğince arttığı, Moody’s’in bankaların notunu çöp seviyesinin de altına indirdiği bir dönemde bankaların batık kredilerle boğuşması vatandaşı tedirgin ediyor.
GERÇEK BATIK TUTARI 200 MİLYAR LİRAYI GEÇTİ
Talimatla futbol kulüplerine, batık müteahhitlere verilen kredilerin geri gelmeyeceğini herkes biliyor. Batık tutarı 114 milyar TL olarak açıklansa da gerçek rakamın 200 milyar lirayı geçtiğini biz kendi aramızda konuşuyoruz.
“Grup 2” denilen ve ağır aksak tahsil edilen kredilerde batık tutarı her geçen gün artıyor. Kriz devam ettikçe şirketlerin ödeme kabiliyeti de azalacak.
TMSF’nin mevduat garantisini yüzde 50 artırarak 150 bin liraya çıkarması şuyuu vukuundan beter paniği daha da artıracak. Vatandaşta “Demek ki bir tehlike var!” kanaati hasıl olacak.
TMSF’nin bankaların batması ihtimaline karşı elinde toplam 45 milyar TL var. 2,5 trilyon liralık mevduatın emanet edildiği bankalarda patlak verecek krizin üstesinden gelmek için söz konusu tutar devede kulak bile değil.
Panik fiili bir tavra dönüşmeden piyasa istikrarlı iken böyle bir karar alınsaydı mevduat sahiplerinde herhangi bir endişeye sebep olmazdı.
Yumurta kapıya dayandığında alınan kararlar faydadan çok zarar verir. Ateş olmadan yerden duman çıkmaz…
--------------------------------------