Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a boşuna “dengesiz Damat” demiyor bizim meslektaşlar. Piyasanın ağır aksak da olsa toparlanma temayülünü yerle bir etti.
Dengesini bozdu piyasanın.
Son krizde yaptıklarına bakın ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
DOLAR HAVADA KAPIŞILIYOR
22 Mart Cuma piyasa yerle bir olmuş, dolar ve euro yüzde 6 yükselmiş, Borsa İstanbul (BİST) çakılmış. Herkes panik halinde neler olduğunu anlamaya çalışıyor.
Merkez Bankası'nın elinde 1 aylık ithalata yetecek kadar döviz kalmış. BOTAŞ'ın vadesi gelen ödemesi için rezerv kullanılmış...
Hal böyle iken fırsatını bulan dolar alıyor. Kimse seçimden sonra doların kaç TL olacağını tahmin dahi edemiyor.
O esnada ekonomi yönetimi dut yemiş bülbül misali suskun…
Erdoğan'ın damadı Berat Albayrak'a, "Pazar günü seçim var. Ne yap et doları 5,50 TL'nin altında tut!" talimatı verdiği belirtiliyor.
“DİRİLİŞ TL” HAREKÂTI MI?
22 Mart depreminden evvel ahkam kesen Damat Berat, güya Türk Lirası’nı kurtarma harekâtı başlatmış. Ciddi ciddi böyle bir talimat vermiş ilgili kurumlara.
Harekâtın ismine de “Diriliş TL” demişler. Damat, Hazinecileri toplamış ve “burası çok önemli” konuşmalarından birini daha yapmış cumartesi günü.
Aynı gün Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Borsa İstanbul (BİST) başkanları ile telefonda görüşmüş.
BEYEFENDİ SEFERERLİK İLAN ETTİ
Etrafına talimat üstüne talimat yağdıran Damat Berat, cumartesi görüştüğü yetkili isimlere ekonomik gerçeklikten uzak bir çerçeve çizmiş.
Damat özetle, “Beyefendi seferberlik ilan etti. Arkadaşlar ciddi bir saldırı ile karşı karşıyayız. Seçimde bizi yenemeyeceklerini anladılar ve dolar silahı ile saldırıyorlar. Piyasada benden habersiz yabancı bankalara TL likiditesi sağlanmayacak.” muhtırasını vermiş.
YAZILI OLMAYAN TALİMATLA BANKACILIK YAPILMAZ
Bankalara da o muhtıradan sonra anında şifahi talimatlar verildi. Bankacılar yazılı olmayan talimatlara alıştı, daha doğrusu alışmak mecburiyetinde bırakıldı. Oysa bankacılıkta her safha yazılı ve kayıt altında olmalıdır.
Esasında bankacılar o şifahi talimatlardan bıktı usandı. “Şuna kredi verin”, “falan müteahhitin kredisini yenilemeyin”, “Kızılay şube müdürünü gönderin”, “hatta şu gazeteye ilan verin”, “bu televizyona reklam vermeyin” gibi bankaların içişlerine kadar müdahale ediliyor.
Merkez Bankası'nın yabancılara TL kapısını kapatmasına rağmen TL dünyada en fazla değer kaybeden para birimi oldu.
HAZİNE’DE BLOOMBERG TERMİNALİ
Depremden bir gün sonra, 23 Mart Cumartesi günü Damat Berat’ın bir talimatı daha oldu. Hazineciler yurt dışı piyasaların açık olduğu saatlere göre 3 vardiyalı bir mesaiye kalıyor artık.
Türkiye’de piyasa kapandıktan sonra da masa başında, Bloomberg terminalinde dolar/TL’yi takip ediyorlar. Onların öncülüğünde Ziraat Bankası, Vakıfbank ve Halkbank’ın hazine servisleri de “Diriliş TL” harekâtına destek veriyor.
Dolar/TL kurunu düşürmek için piyasanın altında fiyat veriyorlar. Sanki Merkez Bankası döviz yollara taştı. Elde avuçta 19 milyar dolar net döviz rezervi kaldı.
Londra'da dolar-TL işlemlerinin yapıldığı piyasada swap faizi 27 Mart'ta yüzde 1.300'e kadar yükseldi.
YABANCI BANKALARA TL VERİLMEDİ, SWAP FAİZİ FIRLADI
Diğer taraftan TCMB ve BDDK, yabancı bankaların elini kolunu bağlayacak hamlelere girişti.
Haftalık repo ihaleleri iptal edildi. 90 milyar liralık bir havuz kapatılmış oldu. Bankalara, Damat Berat’ın, “Londra swap piyasasında yabancılara TL vermeyin” talimatı iletildi.
Onların hesabına göre dolar satıp TL almış yabancılar kur artarken yeniden dolar almaya fırsat bulamayacaktı. Repo yok, swap (takas) faizi yüzde 1.000’e dayanmış. Siz olsanız ne yapardınız? Elinizde TL’ye dönüşecek ne varsa satardınız, değil mi?
Nitekim öyle oldu. Hisse senetlerini ve devlet tahvillerini kâr-zarar hesabı yapmadan satmaya başladılar.
Piyasa dinamiklerine ve Türkiye’nin de “buyurun” demesine itimat edip gelen yabancı fena halde aldatıldı. Sırf doların 6 TL’yi geçmemesi için.
Borsa İstanbul'da bankalar başta olmak üzere lokomotif hisselerde son 5 günlük kayıp yüzde 20'yi buldu.
BİST YÜZDE 13 DEĞER KAYBETTİ
TL’ye yatırım yapan yabancıları cezalandıran bu kararın Türkiye ekonomisine ne kadar ağır bedeller ödeteceğini görmek isteyenler BİST’e ve tahvil piyasasına bakabilir.
Son bir haftada BİST 100 endeksi yüzde 13 düştü. Banka hisselerini satan satana. Yerli yatırımcı büyük hacimli satışların ortasında far tutulmuş tavşana döndü.
Akbank, Garanti Bankası, Yapı Kredi, Vakıfbank, THY ve Türk Telekom gibi lokomotif şirketler yüzde 15 ila yüzde 20 arasında değer kaybetti.
21 Mart Perşembe’den bugüne BİST 104 bin puandan 91 bin puana geriledi. Bu şarkı burada bitmez!
Kredi temerrüt (iflas) takas (CDS) priminde de Türkiye en riskli ülkeler arasında. Türkiye'nin CDS'i tablodaki 395 puanın da üzerine çıkarak 405 oldu.
TAHVİL FAİZLERİ FIRLADI: UGANDA BİLE BİZDEN DAHA AZ FAİZ ÖDÜYOR
Yönetmen Damat, “Diriliş TL” dizisini çekmekte ısrar ederse yabancı TL bulmak için elindeki şirket hisselerini mecburen satmaya devam edecek. Tahvilden de çıkıyorlar.
2 yıllık tahvil faizi yüzde 18,4’ten yüzde 21,4’e fırladı. 10 yıllık tahviller yüzde 18’e geldi. Venezuela ve Arjantin’in hemen akabinde Türkiye en yüksek tahvil faizini ödüyor.
Uganda ve Mısır’dan daha yüksek faiz ödüyor Türkiye. Yüzde 1 puanlık faiz artışının Hazine’ye maliyeti 2 milyar TL’dir.
Yabancıların Londra’da yüzde 1.000 ve üzerinde swap faizi ödemeye katlanmasından ben şunu anlıyorum:
Kısa vadede dolar çok daha fazla tırmanacak, TL erimeye devam edecek. Kolumuzu kaptırdık. Hiç olmazsa gövdeyi kurtaralım.
Dolayısıyla TL’de kısa vadeli pozisyonları kapat, dolara geç!
Bu kadar yüksek maliyete katlanmaları gösteriyor ki 2018 yılı ağustos ayında kopan kıyametin devamı Büyük Piyasa Kıyameti çok yakında sinemalarda.
Türkiye, Mısır ve Uganda gibi ülkelerden daha yüksek oranda faiz ödeyerek borç bulabiliyor.
BİNLERCE YATIRIMCI BATTI
Borsa’da son bir haftada binlerce kişi battı. Batacaklar olanlar da cabası. Yabancı satışlarını karşılamak mümkün değil. Artık nerede durmaya karar verirlerse orada bitecek küçük yatırımcının kâbusu.
Kafanızı karıştırmamak adına swap, Londra ve döviz depo gibi terimlere girmedim.
Olup biten şu: Ödünç verdiği parayı almaya gelen yabancıları mavzerle esir aldık. Gelin görün ki mühimmat tükendi tükenecek. Esir aldıklarımızın arkadaşları ve yakınları da tanklarla, taarruz uçakları ve en ileri silahlarla yola çıktı.
TELEFONLAR MEŞGULE DÜŞÜYOR, FENA BİLENİYORLAR...
“Diriliş TL” dizisi için Damat ile yayıncı kuruluşun kaç bölüm için mukavele imzaladığını bilmiyorum, amma velâkin yabancılar erken final yaptıracaklar.
Nitekim Londra’da mukim sponsorlar öyle münasip gördü. Müsebbibi de damat Berat!
Hem 350 milyar dolar net döviz borcun olacak hem de adamlara racon kesmeye kalkacaksın!
Kayın pederi Recep Tayyip Erdoğan ile Damat Berat’a “kriz içinde kriz nasıl çıkarılır?” nişanı verilse yeridir.
Londra’da fon müdürleri Türkiye’den arayan bankacıların telefonlarınI bile açmıyor. Öfkeliler. Kendilerini aldatılmış, hatta tuzağa düşürülmüş hissediyorlar.
Damat Berat'a fena bileniyorlar... Hem de çok fena...
NOT: Dünkü makalede verdiğim söz bâki. AKP'li siyasetçi ve işadamlarının paraları yurt dışına nasıl çıkardıklarını kaleme alacağım. Araya Damat Berat'ın "Diriliş TL" dizisi girdi. --------------------------------------------------------