Moskova ve Washington arasında artan diplomasi trafiği Ukrayna’da devam eden savaşın sonlandırılması adına bazı ipuçlarını vermeye başladı. En son 14 Kasım’da Ankara’da Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri istihbarat başkanları bir araya geldi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un ve tarafların onayladığı bu görüşmede nükleer silahların kullanımı başta olmak üzere uluslararası güvenliğe yönelik tehditler ele alındığı söylendi.
Ankara'daki görüşmeye ilişkin talebin ABD'den gelmesi Batı nezdinde müzakerelere aracılığın vakti geldiği izlenimini veriyor. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Ankara'da ABD tarafının talebiyle görüşmeler yapıldığını söyledi. Peskov, “Böyle bir görüşme gerçekten oldu. Müzakereler, ABD tarafının inisiyatifiyle yapıldı" dedi. Peskov, görüşmelerin içeriğine ilişkin bilgi vermedi. Ama herhalukarda Ukrayna’da devam eden savaş ana gündem olsa gerek.
ABD, Ukrayna görüşülmedi diyor ama asıl konu savaştı
AP haber ajansına konuşan Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi'nden adı açıklanmayan bir yetkili, CIA Direktörü William Burns'ün Ankara'da Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR) Başkanı Sergey Narışkin ile görüştüğünü teyit etti. Yetkili, görüşmenin amacını 'Rus tarafını Ukrayna'da nükleer silah kullanımının sonuçları konusunda uyarmak' olarak sundu. Yetkili "Burns herhangi bir müzakere gerçekleştirmiyor. Ukrayna'daki savaşın durumuyla ilgili bir müzakereyi ele almıyor" dedi.
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşta Kiev’in asıl silah tedarikçilerinden birisi Amerika olması hasebiyle, uluslararası güvenliğe yönelik tehditlerin ele alındığı bu görüşmede savaşın konu edilmemesi çok mantıklı değil.
Hatırlanacağı üzere Rusya’nın askerlerini Herson’dan geri çekmesinin yankıları sürerken ABD’den müzakerelere ilişkin önemli bir açıklama gelmişti. ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley, CNN'e verdiği demeçte Ukrayna'da kış mevsiminde cephe çizgisinin stabilize olması halinde, taraflar arasında müzakerelere başlamak için bir fırsat penceresi açılabileceğini söyledi.
Milley’in bu açıklamasına sebep olan gelişme ise yine Amerikan basınında Kasım ayı ilk günleri sızdırılan haberlerde gizli. Wall Street Journal'ın hükümete yakın kaynaklara dayandırdığı habere göre, Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Rusya'nın dışişlerinden sorumlu yardımcısı Yuri Uşakov ve Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patruşev ile son günlerde özel görüşmelerde bulunuyor. Wall Street Journal haberinde müzakerelerin amacını, nükleer silah kullanma tehdidi de dahil olmak üzere Ukrayna'daki çatışmanın tırmanmasının önlenmesi ve iki ülke arasında açık iletişim kanallarının sürdürülmesi olarak adlandırıyor.
Sullivan'ın Rusya ile temaslarını sürdürme isteği, mevcut koşullarda bu tür bir etkileşimi gerekli görmeyen üst düzey Amerikan politikacıları da karşısına almak oluyor. Yani Amerikan kamuoyu müzakerelere tek açıdan da bakmıyor.
Washington Post ise bir haberinde Biden yönetiminin Zelensky’den, özellikle Batı’dan gelen yardımın kesilmemesi için, Rusya ile müzakerelere açık olduğunu göstermesini istediğini bildiriyor. Ayrıca, Biden yönetiminin Zelensky’den, Rusya ile müzakereleri yasaklayan kararnameyi iptal etmesini istemesi de bekleniyor. Washington, Rusya'nın başında Vladimir Putin varken Kiev'in Moskova ile müzakere etmeme ilkesinden vazgeçmesini istiyor. Gazetenin ABD'deki kaynakları, Ukrayna Devlet Başkanının görüşmeleri destekleyeceği ve baharda beklendiği gibi sonunda anlaşmaya yanaşacağına inanıyor.
Savunma Bakanları arasında temas
Başka bir husus, iki ülke arasında bakanlar düzeyinde bir temas Ekim ayı sonunda gerçekleşti. Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu ve ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin kapsamlı bir telefon görüşmesi yaptı.
Rusya Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada görüşmede Ukrayna’daki durum da dahil olmak üzere uluslararası güvenlik sorunlarının tartışıldığı bildirdi. Pentagon web sitesinden yapılan açıklamada ise “Lloyd Austin, Ukrayna'daki özel bir operasyon koşullarında iletişim hatlarının korunmasının önemini vurguladı” denildi.
İki bakan arasındaki bu temas öncesi Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov’un ABD’li mevkidaşı Mark Milley’le bir telefon görüşmesi gerçekleştirmişti.
Peki burada asıl konuya gelelim. Moskova ile Washington neden bu temasa girdi? Bu kadar sert atışma ve çatışmadan sonra Washington neden Moskova ile müzakere masasına oturdu? Neler değişti ve Moskova neye ikna edilmeye çalışılıyor? Bu soruların cevaplarını bir sonraki yazımızda ele alacağız