Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, yerel mahkemelerden kaynaklanan sorunların çığ gibi büyüyüp Yargıtay'a taşındığını söyledi. Bu şekilde devam edildiği sürece Yargıtay'daki iş yükünün azalmasının olmayacağını belirten Cirit, "Ortalama yargılama süresini artıran, vatandaşların adalete zamanında erişimini engelleyen bu sorunun yargıya olan güveni de zayıflatacağı açıktır." dedi.
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, Ankara Barosu tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenen Uluslararası Hukuk Kurultayı'na katıldı. Programda bir konuşma yapan Cirit, yargı sisteminde sorunlara değindi.
"YARGITAY'DAKİ İŞ YÜKÜNÜN AZALMASI MÜMKÜN OLMAYACAKTIR"
2014 yılı içerinde hukuk dairelerindeki onama oranının yüzde 98, ceza dairelerinde ise yüzde 42 olduğu bilgisini veren Cirit, "Bu oranların dışında kalan başta bozma kararları olmak üzere diğer kararların çok olması yanlış kararlar, hatalı işlemler, iş süreçlerindeki kopukluklar ile takip edilen denetim sisteminde yetersizlikler gibi yerel mahkemelerden kaynaklanan sorunların çığ gibi büyüyüp Yargıtay'a taşındığı gözlenmektedir. Bu şekilde devam ettiğimiz sürece Yargıtay'daki iş yükünün azalması mümkün olmayacaktır. Ortalama yargılama süresini artıran, vatandaşların adalete zamanında erişimini engelleyen bu sorunun yargıya olan güveni de zayıflatacağı açıktır. Hukuk eğitimi ve kalite yönetimi gibi zorunlu alanları göremezlikten gelerek adalet sistemindeki sorunları halledilemeyeceğini çok iyi anlamamız gerekir." diye konuştu.
"İFADE ÖZGÜLÜĞÜ İÇİN UYGUN BİR ORTAM YARATILMASI TOPLUMUN VE DEVLETİN GELECEĞİ AÇISINDAN YAŞAMSAL BİR ÖNEME SAHİPTİR"
Yargıtay Başkanı, sözlerini şöyle tamamladı: "İfade özgürlüğü sadece insan hakları kataloğunda yer alan bir temel hak değil, bir toplumun zekayı anlama gücüdür. Avukatın bağımsızlığı ve savunma dokunulmazlığı tartışılırken konunun bu yönün de ihmal edilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Belirttiğim öneminde dolayı ifade özgülüğü için uygun bir ortam yaratılması toplumun ve devletin geleceği açısından yaşamsal bir öneme sahiptir. Bunun için düşünce özgürlüğü ve insan sevgisi merkez kabul edilmelidir. Anadolu insani, insan sevgisini ve özgür düşünceyi beleyecek tarihsel ve köklü bir mirasa sahiptir."
CİHAN