Gazeteci Gültekin Avcı'nın köşe yazıları nedeniyle tutuklanmasına meslektaşları ve hukukçulardan tepki geldi.
Zaman gazetesine konuşan gazeteci ve hukukçulardan gelen o tepkiler:
Eski Yargıtay Başkanı Sami Selçuk: "Buna benzer olayların sık sık yaşanması, toplumu tedirgin ediyor. Bu hiç olağan bir durum değildir. Kararı veren kişiyle daha önceden Gültekin Avcı'nın bir uyuşmazlığı varmış. Aralarında davalı-davacı bir ilişkisi varsa bu ret sebebidir. Aralarında husumet varsa davadan çekilmesi lazım. Bu, yargıçlık yapmasına engel."
Emekli askeri hakim Ümit Kardaş: "Yazarların yazdıklarından dolayı, yok darbeye teşebbüs, yok terör örgütü oluşturmak gibi iddialarla tutuklanmaları demokrasinin, ifade özgürlüğünün olmadığını gösterir. Gültekin Avcı tek örnek değil, bir sürü örnek var. Türkiye giderek antidemokratik bir zemine kayıyor. Bu hukukun geçerli olmadığı, yargının araçsallaştırıldığı, siyasallaştırıldığı bir döneme geçmiş vaziyette. Bunu, demokrasi ve hukuk adına kınamak lazım. AİHM'nin kararında, şaşırtıcı, şok edici, rahatsız edici her türlü ifade hukukun himayesi altındadır. Türkiye'de artık ifade özgürlüğünün hukukun güvencesi altında olduğunu söylemek mümkün değil. Avcı ile önceden davalı olan Hakim Durmuş Karaçalı (tutuklama kararını veren) kendiliğinden davadan çekilmeli."
Eski DGM Savcısı Mete Göktürk: "Bu, ifade özgürlüğüne yapılan saldırıların ne ilki ne de sonuncusu. Bunun hiçbir hukukî dayanağı yok. Bir gazetede yazı yazmayı terör örgütü mensubu olmakla özdeşleştiren zihniyetin böyle sonuçlara varması da kaçınılmaz. Bunu şiddetle kınıyorum. Türkiye'nin ne hale geldiğini gösteren örneklerdir bunlar. Ne yazık ki yargı da doğrudan doğruya siyasi otoritenin güdümüne girmiştir. Ne bağımsızlığı kalmıştır, ne tarafsızlığı kalmıştır. Bunlar yargı adına utanç verici gelişmelerdir. Yazı yazmakla insan terör örgütü lideri nasıl olabilir? Her muhalif gruba terör örgütü demek ancak işte böyle demokrasinin olmadığı, diktatörlüklerin geçerli olduğu ülkelerde geçerli olan bir kanaattir."
Avukat Erdal Doğan: "Eleştiriye gelemeyen bir iktidar var. Yargıyı kendilerine bir aparat haline getirdiler. Yargı, yargı olmaktan çıkmış durumda. Tamamen sarayın bir kalemi gibi çalışmaktadır. Gültekin Avcı'ya keyfî yakalama, keyfî gözaltına alma, keyfî Tutuklama ve keyfî suçlamalar yapılmış olması, bu söylediğim resim içerisinde hiç şaşırtmıyor bizi. Ama şaşırtan şu, hukuksuzluk giderek dip bulamaz hale geldi. Dibin de dibi varmış diye söyleyebileceğimiz uygulamalarla karşı karşıyayız. Türkiye bu hukuksuzluktan çıkacak. Bir gün bu keyfilikleri yapanlar da hukuk karşısında kendilerini bulacak."
İdare Hukukçusu Prof. Dr. Metin Günday: "Şüpheli ile tutuklamaya karar verecek olan yargıç arasındaki husumet çekilme nedeni olamazmış. Bilvesile bunu da öğrenmiş bulunmaktayız."
İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan: "Eski savcı olan Gültekin Avcı'nın köşe yazıları sebebiyle tutuklanması, hukuk mantığına ters. Her kim olursa olsun, basın özgürlüğü, yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü ilkeleri çerçevesinde konunun takipçisi olacağız. Buna bir meslektaşımızın muhatap olması da bizim bu konuyu takip etmemizi gerektiriyor." CİHAN