Zaman gazetesinde yer alan bir haberde, 'Cumhurbaşkanına hakaret' suçu işledikleri iddia edilen eski İstanbul Mali Şube Müdürü Saygılı ve haberi yapan muhabirin yargılanmasına başlandı. Yakub Saygılı savunmasında, "Kişinin makamının kişiye suç işleme hakkı vermeyeceği kuralı evrensel hukuk kurallarındandır. Bu hali ile hakaret unsuru taşıyacak bir cümle değildir." dedi.
Görevden alınan Saygılı, 17 Aralık yolsuzluk soruşturmasına kapsamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği ifadede, "Yasin El Kadı isimli şahsın Başbakan'ın evinde bulunduğuna dair niçin tespit yaptınız?" şeklinde soruya, " Başbakan olması kişiye suç işleme veya ülkeye girişi yasak olan kişiyi himaye etme hakkı vermez." cevabını vermişti. Yakub Saygılı'ya bu ifadeleri yüzünden, Zaman Gazetesi Muhabiri Yakup Çetin de bu ifadeleri haberleştirdiği için dava açılmıştı. Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya taraf avukatları katılırken, tutuklu Yakub Saygılı Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yöntemiyle ifade verdi.
Saygılı, 17-25 Aralık 2013 olayları öncesinde İstanbul Mali Şube Müdürü olarak görev yaptığını, savcılık talimatı doğrultusunda 1 Eylül 2014'te gözaltına alındığını, 4 Eylül 2014'te tutuklandığını belirtti. İddianamede suç tarihinin 4 Eylül 2014 olarak belirtildiğini ifade eden Saygılı, şöyle savunma yaptı: "İddianamede yer alan ve hakaret teşkil ettiği iddia olunan beyanlar benim İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığında vermiş olduğum ifadelerdir. Benim sosyal medya hesaplarım mevcuttur. Sosyal medya hesaplarımda ve maillerde hükümetin bir kısım uygulamalarını eleştirmiş bulunmaktayım. Keza televizyon programlarında hararetli geçen tartışmalara da iştirak ettim. Ancak gerek sosyal medya hesaplarımda gerekse maillerimde gerekse de televizyon programlarındaki konuşmalarımda hiçbir şekilde Cumhurbaşkanına hakaret etmiş değilim."
Kendisine yönelik suçlamaları reddeden Saygılı, savunmasını şöyle sürdürdü: "2001'de Birleşmiş Milletler Konseyi (BM) tarafından alınan bir karar gereğince terörü finanse eden kişiler hakkında mal varlığını durdurma kararı alınmıştır. Yasin El Kadı'da belirlenen isimlerin 39. sırasında yer alıyordu. Bununla birlikte CHP Milletvekili Erdal Karademir bir soru önergesi vererek İçişleri Bakanlığı'na Yasin El Kadı'nın ülkeye giriş yasağının olup olmadığını sormuştur. Dönemin İçişleri Bakanı da 'Yasin El Kadı'nın Türkiye'ye giriş yasağı mevcuttur.' cevabını vermiştir. Bütün bunlar çerçevesinde Yasin el Kadı da Cumhuriyet Başsavcılığı talimatı çerçevesinde takip ediliyordu."
Alınan karar gereği Yasin el Kadı'nın Türkiye'de bulunmasının yasak olduğunu vurgulayan Saygılı, " 'Kişinin makamının kişiye suç işleme hakkı vermeyeceği' kuralı evrensel hukuk kurallarındandır. Bu hali ile hakaret unsuru taşıyacak bir cümle değildir." dedi. Davanın diğer sanığı olan Yakup Çetin, duruşmaya katılmadığı için savunmasının alınması bir sonraki duruşmaya bırakıldı. Hakim Aşkın Kocamanoğlu, 'suçtan doğrudan zarar görme ihtimaline binaen' müştekinin davaya katılmasına karar vererek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. CİHAN