CHP listeleri daha uzun süre konuşulacak hatta seçimin temel
tartışma konularından biri olacak.
Çünkü bu listeyi
Kemal Kılıçdaroğlu veya CHP Parti
Meclisi’nin yapmadığı ortada.
Ergenekon’dan 3 isim; Mehmet
Haberal,
Sinan Aygün ve Mustafa
Balbay.
Doğan Grubu’nun Posta hariç her gazetesinden birden fazla isim...
Derin Devlet veya onunla eklentili yapıların
Türkiye’yi okuyup anlamaktaki çaresizliklerinin de bir göstergesi bu durum açıkçası.
CHP’yi bu yolla daha da zayıflattıklarının,
AK Parti’nin yolunu açtıklarının farkında bile değiller.
Çünkü Deniz Baykal’ın AK Parti’yi frenleme konusunda yetersiz olduğunu düşünüp bir
kasetle devirdiler.
Erdoğan’ın sadece
İstanbul performansının onu
Başbakanlığa taşıdığı düşüncesiyle partiyi Kemal Kılıçdaroğlu ile
Gürsel Tekin ikilisine emanet ettiler.
Oysa “Sokma
akıl kırk adım gider” diye güzel bir atasözümüz var.
Yerleştirilmiş genel başkandan lider çıkmayacağı gerçeğini göremediler.
Kasetle atanan lider de
aday kadrolarını hazırlarken kendisini oraya oturtan tüm merkezleri memnun etmek zorunda kaldı.
Büyük medyanın isteğini de, askeri de, işdünyasını da hoş tutma ihtiyacı hissetti. Bu tablo da parti teşkilatıyla
seçmen dışarıda kaldı.
CHP açısından durum vahim, hele BDP listesinin Türkiye gerçeğini doğru okuyan yapısını görünce bu partinin geleceğinin çok parlak olmadığını daha açık görebiliyorsunuz.
Bir yandan büyük bir mücadele içinden çıkıp gelmiş Recep
Tayyip Erdoğan, bir yanda uluslararası tecrübe sahibi olmuş (!) Abdullah
Öcalan, diğer yanda kaset kahramanı,
emekli memur Kemal Kılıdaroğlu.
Bahis olsa, paranızı kime yatırırdınız?
Bu işin liderlik yönü ve kapasitesiyle ilgili kısmı.
Bir de ideololik yanı var meselenin.
Daha sosyal demokrat olmayı başaramamış, kapılarını
darbeci kadrolara açmış CHP’nin bu seçimde bir de merkez sağa
açılım iddiası, tek kelimeyle traji-
komik.
AK Parti’nin merkez sağı domine ettiği, MHP’nin bu kesimle özdeşleşmiş Sümer Oral,
Murat Başesgioğlu gibi isimlere kapısını açtığı bir dönemde, CHP’nin aynı alana yatırım yapması, mahalleye süper marketten sonra
bakkal dükkanı açmaya benziyor.
CHP ne kuştu ne
deve, şimdi ne olduğu ise tam belirsiz hale geldi.
Aslında bu tartışma onlar açısından çok önemli değil, AK Parti
iktidar olsa da onlar ana muhalefet olmanın keyfini çıkarmaya devam edecek.
Oy oranı ha yüzde 23, ha yüzde 25 olmuş, fark etmez.
CHP beyliği batana kadar böyle gidecek herhalde.
İhsan Arslan bu listede olmalıydı
Gönül ve dostluk adamı İhsan Arslan,
Kürt meselesinde atılan adımlarda etkisi olan bir isim.
Sağduyulu yaklaşımı, bölgede gördüğü sevgi ve saygı, gerçekçi yaklaşımıyla ‘akil adam’ rolünü görüyordu.
Aday olmaması AK Parti ile bağlarını kopardığı, siyasetten koptuğu veya bu konularda artık aktif bir rol oynamayacağı anlamına gelmiyor elbette.
Yine de onun olmadığı
Diyarbakır listesi bana biraz eksik ve öksüz geldi.
Keşke bir dönem daha görev yapsaydı.
Çünkü bu dönem Kürt sorunun çözümü açısından kritik olacak.
İhsan Bey’in Meclis dışından da etkili olmasını temenni ediyorum.
Sivaslı
Memecan
Nursuna Memecan’ı tanımayanlar, ‘’Sivas’ta ne işi var?’’ diye düşünebilirler.
Nursuna Memecan benim hayatımda hep olumlu etkileri olmuş bir insan, gerçek bir dost.
Aynı zamanda siyasi tarihimiz de verdiği
kuzu partileri ‘’Kuzu Partisi’’ olarak bilinen Milli Kalkınma Partisi’nin kurucusu olan Nuri Demirağ’ın torunudur Memecan.
Demiryollarının yapımına katkısı nedeniyle Atatürk’ün ‘’Demirağ’’ soyadını verdiği Nuri Bey, siyasi görüşü nedeniyle tek parti rejimine ağır bedeller
ödemiş bir işadamıdır.
Aynı zamanda da Sivaslı’dır.
Havacılık sektörüne yaptığı katkılar nedeniyle Başbakan Erdoğan’ın yakın zamanda açılışını yaptığı Sivas Havaalanı’na onun ismi verilmiştir.
Nuri Bey yaşasa torununun Sivas milletvekili adaylığından büyük gurur duyardı eminim.
Sivaslılar böyle bir adaya sahip oldukları için gerçekten şanslılar...