Bakın bir tarihi Ahi Çelebi
Cami'si ne haldeydi ne hale geldi?
Bir zamanlar öylesine mahzundu ki...
Ahi Çelebi Camii
İstanbul'un göbeğinde bir hüzün abidesiydi. 15 nci yüzyıldan bu yana ayaktaydı. Ama onun son halleri öylesine kötüydü ki. Dört bir yanını otlar kaplamıştı.
Cami cami olmaktan çıkmış,
hurda deposu gibi kullanılıyordu. İçinde
alkol dolabı dahi vardı.
Kolu kanadı kırıktı.
Hatta fırsattan istifade köşesine bir gecekondu bile kondurulmuştu.
Caminin tek sorunu bakımsızlığı perişanlığı değildi.
Haliç kıyısında bulunduğu için yıkılma tehlikesiyle karşı karşıyaydı. Yavaş yavaş Haliç'e doğru kayıyordu.
Samanyolu Haber caminin içler acısı durumunu ilk kez 22 Ocak 1996 tarihinde ekrana taşımış son olarak da 28
Mayıs 2001'de gündeme taşımıştı. Son haberimizin ardından caminin restorasyonu 2002 yılında başladı. O gün bugündür devam ediyordu. Cami, Haliç'e kaydığı için zemin güçlendirmesi yıllar aldı. Ve sonunda
yenileme bitti. Biten restorasyonun ardından müminler camide
Cuma Namazı kılma şansına sahip oldular.
Cami Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün yetkisinde. Ancak yenileme Vakıflar İstanbul Bölge Müdürlüğü'nce değil bir
hayırsever öncülüğünde tamamlandı.
Ahi Çelebi Camisi hasret kaldığı Kur'an'a, ezana ve müminlere kavuştu. Darısı kurtarılmayı bekleyen diğer camilerin başına.