Erzincan İliç'te 13 Şubat Salı günü meydana gelen göçükte toprak altında kalan dokuz işçiye henüz ulaşılamazken, yeni toprak kayması riski nedeniyle çalışmalara ara verilmiş durumda.
13 Şubat'taki göçükte 10 milyon metreküp toprak 800 metre boyunca akmıştı. Uzmanlar ise çok daha büyük bir riskin devam ettiğini, 30 milyon ton toprağın kayma riski olduğunu ifa ediyor. 3 yöne kayma riski bulunan toprağın, siyanür deposunun olduğu tarafa doğru hareket etmesi halinde 30 bin kilogram siyanürün doğaya karışarak çok büyük bir çevre felaketine yol açacağı ifade ediliyor.
Gazeteci Fatih Altaylı kendi internet sitesindeki 'Felaketin büyüğü heybede mi!' başlıklı yazısında İliç'teki siyanürlü maden sahasında incelemelerde bulunan Prof. Kadri Dağdelen'in uyarılarına yer verdi. Yazı özetle şöyle:
"Bölgeden bana gelen bilgilere göre, toprak halen stabil hale gelmiş değil ve daha büyük bir kayma beklentisi var, bu kaçınılmaz görünüyor.
Gergilim nedeni ise 30 milyon tona yakın toprağın “nereye” kayacağının belirsiz olması.
Uzmanlara göre, şu anda büyük bir enerji birikimi oluşturmuş halde bekleyen toprak 3 farklı yöne doğru kayabilir.
Bu üç yönden birinde maden tesisleri var.
İkinci yön, boş arazi ve buraya kayması halinde çok büyük bir sorun yaşanmayacak.
Üçüncü yöne kayması halinde ise felaketin büyüğü ortaya çıkacak çünkü madenin “siyanür deposu” tam da bu tarafta.
Eğer toprak kayması bu yönde gerçekleşirse, tam 30 ton siyanürün bulunduğu bu depoyu altına alacak ve 30 bin kilogram siyanür doğaya salınacak.
Bunun anlamı şu: Aynı madende bir süre önce siyanürlü su havuzunda meydana gelen sızıntıda 8 kilogram siyanür doğaya karışmıştı ve kıyameti koparmıştık.
Allah korusun eğer beklenen kaçınılmaz toprak kayması bu yöne doğru olursa bu kez 30 bin kilo yani geçen seferkinin tam 3750 katı bir siyanür doğaya karışacak.
Ortaya çıkacak çevre felaketinin boyutunu düşünmek bile korkunç."