Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Mete Korkut Gülmen, Türkiye'nin önünün açılması adına uyuşturucuyla mücadelenin şart olduğuna dikkat çekerek, "Özellikle Adana'da yaş durumunun çok düşük yaşlara gelmesi, 12-13 yaş gibi çocuklarımızın dahi uyuşturucu madde kullanıyor olması bizim bu olaya nasıl bir savaş statüsünde yaklaşmamız gerektiğini söylüyor. Uyuşturucuyla mücadele artık bir savaş halidir." dedi.

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı ile Adli ve Klinik Toksikoloji Derneği'nce tarafından düzenlenen Adli toksitoloji kursu başladı. Amerika Birleşik Devletleri Sağlık Bakanlığı Bağımlılık Enstitü (NIDA) ve Amerika Birleşik Devletleri Beyaz Saray Adli Toksikoloji Grup Başkanı Prof. Dr. Marilyn Huestis'in de aralarında olduğu dünyaca ünlü toksitologlar, 70'e yakın adli tıp, adli toksikolog, adli bilim alanında çalışanlarla biyokimya ve psikiyatri uzmanına; uyuşturucu madde, analizleri, işyeri madde testi, trafikte uyuşturucu madde testi, yeni psikoaktif maddeler (sentetik kannabinoidler) ile ilgili uluslararası gelişmeler ve uygulamalar hakkında iki günlük ders anlatacak.

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Mete Korkut Gülmen, Adli Toksitoloji kursunun Türkiye için son derece önemli olduğunu söyledi. Gülmen, "Özellikle ülkemizde giderek artan uyuşturucu sorunu bizim ülkemizdeki gençlerimizi, çocuklarımızı ciddi biçimde tehdit ediyor. Kursumuzda sadece uyuşturucu madde analizlerine dayalı değil ancak uyuşturucu madde yoğunluklu olarak tartışılacak." dedi.

Kursa, 2015 yılında yılın bilim insanı seçilen Adli bilimler alanında, ulusal yeniden yapılanma konseyinde görev alan Prof. Dr. Marilyn Huestis'in konuşmacı olarak katıldığını hatırlatan Gülmen, şöyle devam etti:

"Özellikle uyuşturucu ve uyuşturucu madde analizlerinde günün gelişen analiz koşullarında yeni gelişen cihazlarda yepyeni açılımlar oldu. Sadece cihazların olması yeterli değil. Bu alanda yetişmiş insan gücü, bilim insanı ihtiyacımız var. Yetişmiş teknik elemanlara ihtiyacımız var. Bunlar kolay yetişmiyor. Bir bilim insanının yetişmesi 10-15 yıl alıyor. Bu çok zorlu bir yol. Bugün bunu burada başlattık. 70'e yakın kursiyerimiz var. Kursiyer arkadaşlarımızın hepsi mesleklerinde temarüz etmiş kişiler. Son derece çalışkan, başarılı insanlar, kendilerini geliştirmek adına buradalar."

Türkiye'nin önünün açılması adına uyuşturucuyla mücadelenin şart olduğuna dikkat çeken Gülmen, "Özellikle Adana'da yaş durumunun çok düşük yaşlara gelmesi, 12-13 yaş gibi çocuklarımızın dahi uyuşturucu madde kullanıyor olması bizim bu olaya nasıl bir savaş statüsünde yaklaşmamız gerektiğini söylüyor. Uyuşturucuyla mücadele artık bir savaş halidir. Hepimiz tek tek bu ordunun ferdi olarak mücadele etmeliyiz. Bu anlamda medyaya çok ciddi bir görev düşüyor. Bütün anneleri babaları, okul öğretmenlerimizi aydınlatmamız gerekiyor.Gençlerimizi çocuklarımızı uyuşturucu maddelerden uzak tutabilmenin yollarını araştırmamız gerekiyor." diye konuştu.

ÇOCUKLAR ÇOK İYİ TAKİP EDİLMELİ

Gülmen Adana'da tüketilen uyuşturucunun en fazla esrar olduğuna dikkat çekerek şöyle devam etti: "Elde edilmesi kolay, ucuz ve sigara gibi de içebiliyorlar bunu. Anne babaları nargile konusunda da uyarmak istiyorum. Nargilelerin içindeki tütünlerin değerlendirilmesi lazım. Kimseyi itham etmek istemeyiz ancak tütün yerine başka maddelerin çocukları uyardığını biliyoruz. Sadece tütün mü içinde esrar maddeleri var mı bunları da dikkatle takip etmek lazım. Çocukların çok sıklıkla gittiği eğlence mekanlarında değişik ilaçların pazarlandığını biliyoruz. Bununla ilgili emniyet ne kadar mücadele etse de yeterli gelmiyor. Anne babaların çok yakinen çocuklarını takip etmelerini istiyorum."

Bu arada, kursun açılışında konuşan Amerika Birleşik Devletleri Sağlık Bakanlığı Bağımlılık Enstitü (NIDA) ve Amerika Birleşik Devletleri Beyaz Saray Adli Toksikoloji Grup Başkanı Prof. Dr. Marilyn Huestis, trafikte esrar kullanımıyla ilgili tespitlerine yer verdi. Trafikte tespit edilen uyuşturucu madde kullanımlarının adli toksitoglarca analiz edilmesi gerektiğine dikkat çeken Huestis, "Sonuç raporlarını yorumlamalarını" da istedi. Trafikte sadece alkol analizi yapılmasının yanı sıra uyuşturucu madde ve esrar analizi yapılması gerektiğini anlatan Huestis, bunun önemini vurguladı. Huestis, "Özellikle esrar trafikte koordinasyon bozukluğuna sebep oluyor." dedi. Huestis, esrarın beyni nasıl etkilediğini de resimlerle aktardı özellikle esrar üzerine yaptığını çalışmalarla ilgili bilgi verdi.

27 Kasım Cuma gününe kadar Adana Riva Otel'de sürecek kursta Üsküdar Üniversitesi öğretim Üyesi Prof Dr. Tayfun Uzbay "Nasıl Bağımlı Olunur?" konulu bir seminer verecek. Kursun son günü "Türkiye'de Uyuşturucu ile Mücadelede Adli Toksikoloji" konulu panel düzenlenecek. Panele, Sağlık Bakanlığı Alkol ve Bağımlılık Yapıcı Maddeler Daire Başkanı Dr. Sertaç Polat, Türk Hava Yolları'ndan Dr. Dijan Ertemir, Adli Tıp Uzmanları Derneği Başkanı Prof.Dr. Nadir Arıcan, Ege Bağımlılık Ensititüsü ve Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Öğretim Üyeleri ise Doç.Dr. Serap Annette Akgür ve Doç.Dr. Nebile Dağlıoğlu katılacak. CİHAN