ODTÜ Kültür ve
Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantının açılışında gazetecilere açıklama yapan Ceylan, toplantıda
görev süresi dolan YÖK üyesi Prof. Dr. Atilla Eriş'in yerine
seçim yapılacağını ve YÖK'ün hazırladığı Doçentlik
Sınav Yönetmeliği Taslağı'nın görüşüleceğini söyledi.
Ceylan, bu taslağın ÜAK bünyesinde oluşturulan bir
komisyon tarafından incelendiğini ve bazı öneriler hazırlandığını, görüşmelerin bu öneriler üzerinden gerçekleştirileceğini ifade etti. Ceylan, görüşmelerin ardından ortaya çıkan değerlendirmenin YÖK'e sunulacağını belirtti.
-ÜAK KOMİSYONUNUN ÖNERİLERİ-
YÖK'ün hazırladığı doçentlik sınav yönetmeliği taslağı üzerinde çalışan ÜAK komisyonu görüşlerini bir
rapor halinde kurul üyelerine sundu. Raporda, mevcut yönetmelikte doçentlik başvurusunda bulunabilmek için
adaylarda aranan,
İngilizce, Fransızca veya Almanca'dan birinde merkezi
yabancı dil sınavında 65 puan alma şartının aynı şekilde korunması istendi. YÖK'ün hazırladığı taslakta, puanın 60 olması öngörülüyordu.
Raporda, başvuruda esas alınacak özgün bilimsel kitap biçiminde daha önceki yönetmelikte de tanımlanmış olan çalışmaların (tez, kitap) halen olduğu gibi hukuk, ilahiyat vb. alanlar için geçerli olması, diğer alanlarda şu anda geçerli sistemin korunmasının bilimsel yayın yapılmasını
teşvik açısından gerekli görüldüğü belirtildi. Raporda, ''
Bilimsel çalışma ve onun bir sonucu olan ve uluslararası hakemli dergilerde yapılacak bilimsel yayının özendirilmesi temel
hedef olmalıdır. Bu konuda ÜAK tarafından temel alanlara göre yapılmış asgari başvuru koşullarının tanımlanmasının korunması uygun olacaktır'' denildi.
Raporda, taslağın ikinci maddesinde yer alan ''Doçentlik sınavı ancak anabilim dalında veya bilim dalında açılabilir'' hükmü konusunda da şu değerlendirme yapıldı:
''Bu tanım yerine halen uygulanmakta olan
Temel Alanlar kavramının korunması uygun bulunmaktadır. Esasen 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun ilgili maddesi de bilim disiplinini esas almaktadır. Anabilim dalı veya altında yer alan bir bilim dalından başvuru yapılması uygulaması getirilmesi halinde bin 500'ü aşkın başvuru alanı ortaya çıkacaktır ki bu durumda ciddi bir kaosun yaşanılması kaçınılmaz hale gelecek, bazı dallarda jüri kurulma olanağı dahi bulunamayabilecektir. Ayrıca bu durumda adayın başvuru alanı da fazlasıyla daraltılmış olacaktır. Benzer şekilde aday ve jüri üyeliği için doktoraya sınırlı kalmanın da uygun olmayacağı görüşündeyiz.''
-İNTİHAL-
Raporda, yönetmelik taslağının intihal ile ilgili düzenlemeleri de değerlendirilerek, ''Taslağın, 6. maddesinin sadece intihali değil diğer bazı durumları da kapsaması açısından 'İntihal ve Disipline Aykırı Fiiller' başlığıyla düzenlenmesi daha uygun olacaktır. İntihal dışındaki araştırma ve yayın etiğine aykırı davranışların da kapsam dışında tutulmaması gerekir'' denildi.
Doçentlik Sınav Komisyonu'nun farklı anabilim dallarından seçilecek en çok 11 üyeden oluşmasının daha dinamik bir yapı oluşturulması açısından yararlı görüldüğü belirtilen raporda, komisyonun gerek duyulması halinde bazı alanlarda alt komisyonlar kurarak görevini daha sağlıklı yerine getirebileceği kaydedildi. Jüri üyeleri için getirilen ''3 aday'' kısıtlamasının bazı alanlarda başvuruları karşılayacak sayıda jüri oluşturulmasını engelleyebileceği dile getirilen raporda, bunun yerine jüri üyelerine verilecek her bir aday için bir ay
dosya inceleme süresi verilmesi önerildi.
Raporda ayrıca, yeni yönetmeliğin yayınından önce eski yönetmelik esaslarına göre başvuru yaparak sınavın belli aşamalarını tamamlamış adayların haklarının geçici bir maddeyle korunması gerektiği vurgulandı.
AA