İSTANBUL (CİHAN)- FEM Yayınları Rehberlik Koordinatörü Faruk Ardıç, üniversite kapılarını açacak 8 altın anahtarı Yükseköğretime Geçiş Sınavı'nda (YGS) ter dökecek öğrenciler için anlattı.
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi'ne (ÖSYS) başvuran 2 milyon 46 bin 19 aday 15 Mart Pazar günü üniversiteli olmanın ilk adımı olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı'na (YGS) gidecek. FEM Yayınları Rehberlik Koordinatörü Faruk Ardıç da öğrencilerin sınava daha bilinçli girmeleri için temel kuralları sıraladı. Üniversiteli olmanın ilk ve en önemli kuralının çalışmaktan geçtiğini belirten Ardıç, "YGS telafisi mümkün olan bir sınav. Çünkü öğrencilerin toplam sınav puanının yüzde 35-40'ını oluşturuyor. Geri kalan yüzde 60-65'lik kısım ikinci basamak olan LYS'ler ile elde edilecek." dedi.
Ardıç, üniversiteye girişin 8 altın anahtarlarını şöyle özetledi:
"Psikolojik olarak hazır olun, Öğrenciler sınav başlamadan önce, o bölümün yer aldığı sayfaları hızla gözden geçirmeliler. Böylece testin yapısı, sorulardaki nitel ve nicel değişkenlere karşı hazır olacaklar. Psikolojik olarak sorulara hazırlık yapılmış olunacak.
Sorularla inatlaşmayın, Sınav sorularının zorluk düzeylerinin aynı olmadığını unutmayın. Herkesin yapabileceği kolay nitelikte sorular olabileceği gibi, seçici sorular da olacaktır. Karşılaşılan soru üzerinde belirli bir süre geçtiği halde hala çözüme ulaşılamıyorsa fazla zaman kaybetmeden diğer soruya geçilmelidir. Aynı testteki tüm soruların aynı puan değeri olduğu unutulmamalıdır.
Zaman kazanmak için "Turlama Tekniği"ni uygulayın, Sınavda zamanı iyi kullanabilmek ve yüksek puanı elde edebilmek için "Turlama Tekniğini" uygulayabilirsiniz. Turlama tekniği, cevaplanacak tüm testlerde, birinci turda, cevabına kolayca ulaşılabilecek soruların öncelikle çözülerek zaman alıcı ve zor soruların ikinci tura bırakılmasıdır.
Yapabilecek soruları boş bırakmayın, Bir soru başlangıçta çok karışık görünse bile, o soruyu atlamamak gerek. Bu yaklaşım iyi sonuç almanın ilk ve önemli adımıdır. Bu adım turlama tekniği çerçevesinde atılmalıdır.Sınavdaki soruların güçlük derecelerini belirleyen içeriklileridir. Uzunlukları veya karmaşık görünmeleri değildir. Uzun veya karmaşık görünen sorulara hiç bakmamak veya yapamama kaygısı ile okumayı yarıda bırakmak test tekniği açısından son derece hatalı bir tutumdur. Unutmamak gerekir ki bazen zor görünen sorular çok kolay olabilir.
Daha önce sorulmuş soruları mutlaka çözün, ÖSYM tarafından sınavlarda sorulan soruları çözmeden YGS'ye girmeyin. Bu soruları çözerek; soruların özeliklerini, dağılımını, zorluk ve kolaylığını öğreneceksiniz. Böylece ÖSYM'nin soru mantığını kavramış olacaksınız.
Zaman Baskısından Uzaklaşın, Zaman baskısı soruların güçlük derecesini yükselteceği için rahat olmayı deneyin. Daha önce defalarca deneme sınavına girdiğinizi ve benzer soruları cevapladığınızı hatırlayın.
Günlük düzeninizi değiştirmeyin, Sınava kısa süre kala kendi çalışma stilinizi değiştirmenin pek bir faydası olmaz. Asla uyku ve beslenme düzeninizi bozmayın. Tamamıyla normal hayatınız neyse o şekilde devam edin.
Sınav kaygısından uzaklaşın, Sınav yaklaştıkça doğal olarak kaygıda da artış olur. Bu konuda kendinizi dinleyin. Sizde de kaygı sorun olacak derecede var mı? Varsa çözüm yolları arayın."
CİHAN