Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'nin danışmanı Mihaylo Podolyak, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün Soçi'de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmenin ardından yaptığı açıklamalar hakkında konuştu.
Reuters haber ajansına açıklamalarda bulunan Podolyak, Ukrayna'nın Rusya'nın çekildiği Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması'nı yeninden canlandırmak için tavrını yumuşatması gerektiği önerisine ilişkin olarak, Ukrayna'nın Moskova'ya yönelik yaptırımların hafifletilmesini ya da bir 'yatıştırma' politikasını desteklemeyeceğini söyledi.
'RUSYA, UKRAYNA'YI KÜRESEL TAHIL PAZARINDAN KOPARMAK İSTİYOR'
Podolyak, "Gerçekçi olalım ve mevcut olmayan seçenekleri tartışmaya bir son verelim, Rusya'yı yeni suçlar işlemeye teşvik etmeye de aynı şekilde" ifadelerini kullandı. Rusya'nın Ukrayna'nın deniz limanlarını ve tahıl sevkiyatı altyapısını yıkıma uğratma konusunda 'son derece ilgili' olduğunu ileri süren Podolyak, Rusya'nın bir tahıl anlaşmasına ihtiyacı olmadığını ve Ukrayna'yı küresel tahıl pazarından koparmakla ilgilendiğini savundu.
Rusya'nın bununla birlikte tahıl fiyatlarını yukarı çekmek ve Karadeniz'in kontrolünü tekeline almakla da ilgilendiğini söyleyen Podolyak, "Ukrayna'nın 'yumuşaması' için olan alan nerede? Net olalım: 'Saldırganın yatıştırma politikasını' kesinlikle oynamayacağız ve yaptırımları kaldırma programına izin vermeyeceğiz" diye konuştu.
ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?
Erdoğan, 4 Eylül Pazartesi günü Putin ile düzenlediği ortak basın toplantısında, Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması ile ilgili olarak şu ifadeleri kullanmıştı:
"Üzerinde durduğumuz konulardan biri Karadeniz girişiminin yeniden canlandırılması oldu. Gündeme getirilen alternatif öneriler Karadeniz İşbirliği gibi kalıcı bir model sunamamıştır. Rusya'nın beklentileri tüm tarafların malumudur. Rus dostlarımızın gündeme getirdiği hususları biz de farklı sözlerle ifade ettik, ediyoruz. Bu kapsamda Birleşmiş Milletler için yeni öneri paketi hazırladık. BM'nin yeni çalışmasıyla netice alınacağını umuyorum. Savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmaz. Taraflar arasında doğrudan müzakerelere evvelce ev sahipliği yaptık. Bu konuda üzerimize düşeni yine yapmaya hazırız."
