Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, geçtiğimiz Şubat ayının başında önemli bir kararı açıkladı. Buna göre kırmızı et sektörü temsilcileriyle alınan karar gereği karkas yağsız et tavan fiyatının 23,3 lira, yağlı et tavan fiyatının 21,8 lira, kıymanın tavan fiyatının 32 lira, kuşbaşı etin tavan fiyatının ise 34 lira olmasıyla ilgili fikir birliğine varıldı.
Yaklaşık beş ay önce yapılan açıklama kasaplardan üreticilere kadar neredeyse tüm tarafların, kırmızı et fiyatlarını düşürmek için elini taşın altına koyduğu şeklinde yorumlandı. İlk dönemde fiyatların kısmen de olsa gerilemesi, etin ucuza tüketilebileceği yönünde beklentilere yol açtı. Ancak hevesler kursakta kaldı ve konuşulan olmadı. Fiyatlar kısa bir süre sonra yeniden artışa geçti.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nin (TZOB) periyodik olarak gerçekleştirdiği market fiyatları araştırması da fiyatlardaki artışın yeniden başladığını gözler önüne serdi. TZOB’un periyodik açıklamalarından derlenen bilgilere göre Ocak 2016’da 40,15 lira olan dana etinin fiyatı, tavan fiyat kararının ardından gerilemeye başladı ve Nisan ayına gelene dek 39,19 liraya kadar indi.
Gerek Ramazan ayının yaklaşması gerekse alınan kararın uygulamada sorunlu olduğunun anlaşılması fiyatların yeniden yükselişe geçmesine neden oldu. Dana etinin fiyatı Mayıs’ta 39,59 liraya, 20 Haziran 2016’da 40,05 liraya, 29 Haziran 2016’da ise 41,32 liraya ulaştı. Geçtiğimiz yılın Haziran ayında 37,46 lira olan dana etinde alınan kararlara rağmen yaşanan artış yüzde 10,3 olarak hesaplandı. Yıllık enflasyon aynı dönemde yüzde 7,64 olarak gerçekleşmişti.
KUZU ETİNİN FİYATI EKİMDEN BU YANA YÜZDE 18 YÜKSELDİ
30 Haziran 2015’te 42,05 lira olan kuzu etinin fiyatı, 28 Ekim 2015’e gelindiğinde 38,6 liraya kadar indi. Yine TZOB’un çalışmalarından derlenen bilgilere göre kuzu etinin fiyatı daha sonra ani bir yükselişle Kasım 2015’te 43,5 lirayı aştı. Kuzu eti, bu yılın 29 Haziran’ında ise 45,65 liradan tezgahlara konuldu. 28 Ekim 2015’ten 29 Haziran 2016’ya gelene dek yüzde 18,1 artışın yaşandığı kuzu etinde yıllık artış oranı ise yüzde 8,5 seviyelerinde.
İTHALATTAKİ KDV İNDİRİMİ DE İŞE YARAMADI
Hükümet, ocak 2016’da bir düzenleme yaparak yemde yüzde 8, gübrede ise yüzde 18 olarak uygulanan KDV oranını yüzde 1’e indirdi. Sadece nihai üründe değil, bu ürünlerin üretiminde kullanılan hammaddelerde de geçerli olan indirim, tarım ve hayvancılık sektöründe en önemli sorunlardan biri olan girdi maliyetlerini hafifletmek için yapıldı. Ancak sektör temsilcileri, bu adımın da istenen neticeye ulaşamadığı görüşünde.
İTHAL GİRDİ FİYATLARI DALGALANDIRIYOR
Konuyla ilgili İş Bankası’nın bir raporuna göre döviz kurlarında yaşanan artış tarım ve hayvancılık sektöründe nihai ürün fiyatlarının kontrolünü olanaksız hale getiriyor. Konuyla ilgili çalışmada, şu ifadelere yer veriliyor: “Gübre, yem, mazot, ilaç ve tohum gibi birçok girdi büyük oranda ithal edilmektedir. Bu durum döviz kurlarında yaşanan artışın sektörün maliyetlerini doğrudan etkilemesine neden olurken, nihai ürün fiyatlarının dalgalı bir seyir izlemesine sebebiyet vermekte, fiyat kontrolünü de olanaksız hale getirmektedir.”
FİYATLARDAKİ ARTIŞI İTHALAT DA DURDURAMADI
Et fiyatlarının önlenemez bir şekilde arttığı Türkiye, bunu önlemek için yurtdışından ithal ettiği kırmızı etlere ciddi paralar ödedi. Ancak ithalat da çözüm olmadı. 2010 yılı ocak ayından bu yılın mart ayına kadar geçen dönemde ithal edilen canlı ve dondurulmuş kırmızı et tutarı 3 milyar 953 milyon doların üzerinde gerçekleşti. Buna rağmen aynı dönemde fiyatların yüzde 50’den fazla arttığı görüldü.
MuhabirAjans