Isparta'da 30
Kasım 2007 yılında 57 kişinin ölümü ile sonuçlanan
uçak kazasında hayatını kaybedenlerin yakınları, yaklaşık bir yıl geçmesine rağmen kaza raporunun açıklanmamasına ve sorumlu ve
ihmali olanlar hakkında işlem yapılmamasına tepki gösterdi. Kazazede yakınları kamu davası açılmamasının vicdanlarını yaraladığını ifade ederek,
avukatları aracılığıyla Isparta
Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayet dilekçesi verdi. Kazazedelerin avukatı Hasan Kaşıkara, 25
aile adına verdikleri dilekçede kusuru bulunan kişi kurum ve kuruluşlar hakkında 'kamu davası' açılmasına karar verilmesini ve
Ulaştırma Bakanlığına teslim edildiği iddia edilen raporun akıbetinin sorulmasını talep ettiklerini söyledi.
Avukat Kaşıkara, birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet veren
Atlasjet A.Ş, uçağı kiraya veren
World Focus A.Ş yetkilileri ve kanunun yüklemiş bulunduğu gerekli gözetim ve denetim görevini yerine getirmeyerek olayın meydana gelmesinde ihmal ve kusuru olduğuna inandıkları
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü yetkileri hakkında kamu davası açılmasını istediklerini kaydetti. Kaşıkara, "Kaza raporu gelecek diye kusuru ve ihmalden sorumlu olanlar hakkında bir tahkikat çalışmamasının yapılmaması insanları vicdanen rahatsız ediyor. Kaza raporu bağlayıcı değil. Rapora her zaman
itiraz edilebilir. Yargıtay'ın bu konuda kararları var. Raporu herkes gibi biz de bekliyoruz. Bu süre zarfında savcının kanunlar gereği yapması gereken çalışmalar var." dedi. Kaşıkara, kaza raporunun Ulaştırma Bakanlığı'na teslim edildiğine dair duyumları olduklarını ancak bu konuda da bir açıklama yapılmasını beklediklerini anlattı. Avukata Kaşıkara, sözlerine şöyle devam etti: "Savcılık kanalıyla müştekilerimizin hakkını aramayı düşünüyoruz. Soruşturma dosyası incelendiğinde bir
takım kişi ve kurumların ihmali olduğu anlaşılıyor. Kaza raporu gelinceye kadar bu kişilerin ifadelerinin alınması, gerekirse bulundukları mahalde talimatla ifadelerinin alınmasını istiyoruz. Raporun beklenilmesiyle yetinilmesinden şikayetçiyiz."
Kaşıkara, 57 kişinin
vefat ettiği bu olayda hiçbir kişinin ifadesinin alınmaması ve bağlayıcı bir
delil olmayan kaza raporunun beklenilmesinin kamu vicdanını yaraladığı gibi müvekkillerinin de vicdanında olumsuz etki yaptığını söyledi. Kaşıkara,
kaza tespit tutanağı, uçak kara kutusu,
olay yeri inceleme ve
otopsi tutanakları, Devlet Hava Meydanları kayıtları,
tanık, bilirkişi raporlarına göre ortada görevi ihmal, kusur ve denetim eksikliğinin aşikar olduğunu belirtti.
Tazminatlar konusunda da Atlasjet ve
Euro sigorta'nın kanunun kendilerine yükledikleri sorumlulukları tam anlamıyla yerine getirmediklerini kaydeden Av. Hasan Kaşıkara, daha önceden
Hacettepe Üniversitesi'nde uzman kişilere hazırlattıkları ailelerin zararlarını gösteren raporu sunduklarını ifade etti. Kaşıkara, " Ancak şu ana kadar bizi hep oyaladılar.
Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı'na sigorta yapan şirketlerin keyfi davranmaları durumunda uygulanması gereken
kanuni yaptırımlar için şikayet dilekçesi vereceğiz." diye konuştu.
Kazazedelerden Esra Tokgöz, Gülçin Büyükçaylı da tepkilerini dile getirerek, yaşananların vicdanlarını sızlatmaya devam ettiğini belirterek, sorumluluklarını yerine getirmeyen ve ihmali bulunanların derhal yargılanmalarını istediklerini kaydetti.
CİHAN