Guardian gazetesi besi hayvanlarının dayanılması mümkün olmayan koşullarda taşındığını yazdı. Gazetede yayınlanan haberde, Avrupa'dan Türkiye ve Ortadoğu ülkelerine karadan hayvan ticaretinin kavşak noktası Kapıkule sınır kapısında bekleyen hayvanların durumuna yer verildi.
BBC'nin Guardian'dan aktardığına göre, Kapıkule'de, Eyes on Animals adındaki Hollanda merkezli bir hayvanlara yardım kuruluşunun kurucusu olan Lesley Moffat'ın tanıklığına başvuruldu.
Haberde, "Türkiye ve Bulgaristan arasındaki sınır kapısında elinde bir not panosu taşıyan Lesley Moffat ilerliyor; canlı sığır ve koyunlarla yüklü park halindeki kamyonların yanından geçiyor. Bazen hayvanlar günlerce kamyonlarda bırakılıyor. Kamyoncular, bürokratlar, ithalatçılar ve ihracatçılar, belgeler ve ücretler üzerinde çalışırken, metal yük konteynerlerinde, güneşe karşı hiçbir koruma olmadan bekliyorlar" ifadeleri yer alıyor.
KONTEYNERLER AMONYAKLA DOLUYOR
Guardian Muhabiri Borzou Daragahi imzalı haberde sığırların temiz hava almak için kafalarını dışarı çıkarmaya çalıştığı, konteynerlerin sidik ve dışkı dolduğu, içerideki amonyak oranının giderek arttığı belirtildi. Ellerini boşluktan uzatıp hayvanların suyu olup olmadığını kontrol eden Lesley Moffat tıkanan yalağa bakıp, "Saman ve dışkıyla tıkanıyor ve içilmez hale geliyor. Şoförlerin suyu kovalarla vermeleri lazım" dedi.
Moffat, elindeki elektronik termometreyi uzatıp içerideki sıcaklığın 30 derecenin üzerinde olduğunu ölçüyor ve bir hayvanın ağzına su dökerken, "Bunda sıcaklık stresi görülüyor, dili dolanmış" dedi.
KOMYONLAR 30 DERECE SICAKTA BEKLETİLİYOR
Moffat, yetkililerin yıllardır hayvanlara gölge altında bir yayılma alanı yapacaklarını söylediği, planlarını bile gösterdiklerini, ancak henüz böyle bir şeyin yapılmadığını söylüyor ve "Her yıl burada durum aynı. Kamyonlar 30 derecenin üzerinde sıcaklıkta geliyor. Su kaynağı yok, gölge yok, altyapı yok, kamyonlar bütün gün güneşin altında bekliyor" diyor.
Haberde, ABD'den atların kesim için Meksika'ya, Kanada'dan domuzların ABD'ye, orta Avrupa'dan besi hayvanlarının Rusya'nın en uzak köşelerine, Avustralya, Uruguay ve Arjantin'den büyükbaş hayvanların haftalar süren deniz yolculuklarıyla Ortadoğu ülkelerine götürüldüğü kaydedildi.
Ürettiğinden fazla et tüketen Türkiye gibi ülkelere canlı hayvan ticaretinin kârlı bir faaliyet olduğu, karkas et yerine canlı hayvan ticaretinin pahalı dondurma ekipmanları gerektirmediği söyleniyor.
Müslüman ülkelerdeki tüketicilerin taze kesilmiş hayvan etini tercih ettiği belirtilirken, Avrupa Canlı Hayvan ve Et Ticareti Birliği Genel Sekreteri Jean-Luc Meriaux, "Mesele et tüketim kültürüyle ilgili. Çok taze et istiyorlar. Kesimden sonra derhal yiyorlar. Hayvanları biz vermezsek, başkası verecek. Belki Brezilya, Uruguay veya Avustralya" dedi.