Türkiye-Yunanistan: Brüksel yolu Atina'dan mı geçiyor?

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Çarşamba, Aralık 6 2023
Erdoğan AB ile ilişkilerini "Artık benim için yok" dediği Mitsotakis sayesinde mi canlandırabilecek? U dönüşünün gerisinde ne yatıyor? Atina zirvesinden ne bekleniyor? Siyasi analist Dr. Meinardus, DW Türkçe’ye açıkladı.
Türkiye-Yunanistan: Brüksel yolu Atina'dan mı geçiyor?
Alman siyasi analist Dr. Ronald Meinardus, Atina'da Başbakan Kiryakos Mitsotakis ve Erdoğan liderliğinde yapılacak Yunanistan-Türkiye 5. Yüksek İşbirliği Konseyi'nden beklentileri, DW Türkçe'ye değerlendirdi.

DW Türkçe'den Değer Akal'ın haberine göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Yunanistan'a yönelik sert söylemlerine son vermesini "Bence, çatışmacı tutumunun kendisine iç politikada da dış politika da bir faydası olmadığını gördü" sözleriyle değerlendiren Meinardus, Avrupa Birliği ve Almanya'nın Türkiye - Yunanistan ilişkilerinin iyileşmesinde nasıl bir rol oynadığını anlattı.

Atina'daki Türk-Yunan zirvesinde Almanya'nın arabuluculuk çabalarına dikkat çeken Atina merkezli Avrupa ve Dış Politika Vakfı'nın (ELIAMEP) kıdemli uzmanı Meinardus'a yönelttiğimiz sorular ve yanıtları şöyle:

DW Türkçe: Mitsotakis ile Erdoğan, uzun soluklu bir gerilim sürecinden sonra yeniden Atina'da masaya oturuyor. Siyasi iklimde yaşanan bu büyük değişime ilişkin gözlemleriniz nedir?

Dr. Ronald Meinardus: Yunanistan ile Türkiye arasındaki siyasi iklimde yaşanan iyileşme ancak 'radikal değişim' olarak olarak tanımlanabilir. Atina'daki zirve öncesinde, her iki taraftan önde gelen siyasetçiler, neredeyse her gün ilişkilerdeki değişime, ilişkilerin kazandığı yeni niteliğe vurgu yapan açıklamalar yaptılar. Kısa bir süre öncesine kadar karşılıklı suçlamaların, hatta aleni düşmanlığın hakim olduğu bir retorik söz konusuyken şimdi her iki tarafın barışçıl bir tutum sergilediğini görüyoruz. Buna her iki ülke kamuoyunun daha alışması gerekecek.

Burada önemli olan, değişimin sadece söylemden ibaret olmaması. Siyasi açıdan daha önemli olan, Ege hava sahasındaki sükunet. Bu, Ankara'nın Atina'ya yönelik politikasında değişikliğe gittiğinin somut bir kanıtıdır. Her iki tarafın da zirvenin başarılı olmasına önem verdikleri çok açık. Diplomatlar, zirve gününde kötü bir sürprizle karşılaşmamak için önceden yoğun bir hazırlık yaptılar.

Sizce, hangi iç ve dış dinamikler bu değişime zemin hazırladı?

Bu haberler de ilginizi çekebilir