Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun "Önleyici tedbirleri ve koruyucu tedbirleri güçlendiremezsek çok sayıda AMATEM yapmak zorunda kalırız." şeklindeki açıklaması Türkiye'deki uyuşturucu gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi. Önleyici tedbirlerin zorunluluğuna vurgu yapan uyuşturucu ile mücadele dernekleri, "Sağlık Bakanlığı isterse bütün Türkiye'yi AMATEM doldursa da çözüm olmaz." uyarısı yaptı.
Madde bağımlılığından kurtulduktan sonra kurduğu dernekle yüzlerce insanı sağlığına kavuşturan Ayık Yaşamda Buluşalım Derneği (AYBUDER) Başkanı Yavuz Tufan Koçak, bağımlılığının ömür boyu süren bir hastalık olduğunu söyledi. "Eğer rehabilitasyon merkezleri açılmazsa isterlerse bütün Türkiye'yi AMATEM'lerle doldursunlar sonuç alınmaz." diyen Koçak, şu ifadeleri kullandı: "Orada sadece maddeden arındırılıyor. Tıbbi tedaviden çıkınca ne yapacak bu bağımlılar? Bağımlının sorunu içindeki boşluk, özgüven eksikliği, toplumla sosyal entegrasyonda zayıflık, sosyal fobiler, bunlar eksik. Sağlık Bakanlığı isterse bütün Türkiye'yi AMATEM doldursa da çözüm olmaz. Yani AMATEM'ler tıbbi detoks süreci, asıl ondan sonra ne olacak?"
"REHABİLİTASYON MERKEZLERİ VE SOSYAL LOKALLER AÇILMALI"
Bağımlıların ömür boyu disiplinli yaşamayı öğrenmesi için hem rehabilitasyon merkezleri, hem de sosyal lokaller açmak gerektiğine dikkat çeken Koçak, "Bu çocukların vakit geçireceği, bir rehber eşliğinde aynı ortamda olacakları lokaller lazım. Yani hala niye Amerika'yı teşvik etmeye çalışıyoruz. Biz aile ile birlikte bu sosyal entegrasyon sürecini yürütmeye çalışıyoruz. Gayet de başarılı sonuçlar alıyoruz. Bunun haricinde dünyada bir çözüm bulunmamış zaten." diye konuştu.
"PARASI BİTEN BAĞIMLI BAŞKALARINA AŞILIYOR"
Önleyici tedbirlerin bir ayağının mevcut bağımlıların ıslahı olması gerektiğini ifade eden Koçak, şunları kaydetti: "Eğer etmezsek onlar sürekli birilerine aşılamak zorundalar. Parası biten bağımlı mutlaka birine aşılamak zorunda. Eğer bir bağımlıyı kurtarırsak bağımlı en yakın arkadaşını bu sefer ters tarafa çekiyor. Mesela ben iyileştim kaç tane bağımlıyı iyileştiriyorum. Derneğimizdeki arkadaşlar iyileşmeye geçince önce kendi arkadaşlarını kurtarmaya çalışıyor. Ömür türlü istedikleri kadar önleme faaliyeti yapsınlar, gençler sokakta ağabeylerini örnek alıyor. Abiler çok kolay kandırıyor gençleri."
Koçak, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Antalya'da AMATEM temel atma töreninde kendisine, "Biz şimdiye kadar bunu yapmışız ama bir şeyi atlamışız, buradan çıkan çocuklar ne yapacaklar, bununla ilgili bir çalışmamız yok." dediğini hatırlattı.
SAVAŞ: SENTETİK MADDELERİN İSİMLERİNİ DEĞİŞTİRİP PİYASAYA SÜRDÜLER
Geçmişte madde bağımlılığı sorunu yaşayan, tedavi olduktan sonra çeşitli derneklerde yıllarca bağımlılara rehberlik eden Bağımlı Rehberi Cihan Savaş ise madde bağımlılığının çok ciddi boyutlara ulaştığına dikkat çekti. Son çıkan maddelerin gençleri 'zombi'ye dönüştürdüğünü ifade eden Savaş, çok acil önlem alınması gerektiğinin altını çizdi.
Hastaların Amatem, Çamatem yada özel hastanelerde tedavilerine ek olarak rehabilitasyon sürecinin ihmal edilmemesi gerektiğini vurgulayan Savaş, şunları dile getirdi: "Ülkemizde en büyük eksiklik rehabilitasyon merkezleridir. Hastaneler olmalı fakat rehabilite ayağıyla olmalı, beraber çalışılmalıdır. Sivil toplum kuruluşları işin içine dahil edilmelidir. Eski kullanıcıların işin içine girip ilk görüşmeleri sağlaması daha sağlıklı oluyor. Bunu tecrübelerimiz bize gösteriyor. Krokodil, Scank, Maroc gibi ismi değiştirilmiş sentetik maddeler çıktı. Bonzai ismi çok reklam olduğu için bu isimlerle toplumda insan öldürmeye devam ediyorlar."
MÜZEZİNOĞLU NE DEMİŞTİ?
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, geçtiğimiz günlerde TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaptığı konuşmada, şu ifadeleri kullanmıştı: "Uyuşturucu da bizim şu anda geldiğimiz rakam gelişmiş ülkelerin çok altında. Burada hızı kesebilmek veya önünü alabilmek bizi çok başarılı hale getirecektir. Ama genç nüfus gittikçe bireyselleşen yaşam tarzı parçalanmış aileler ve özellikle bu sentetik uyuşturucu bonzai türleri kimyasalının hızla birini çıkararak birini koyarak çeşitlendiriyorlar. Ve çok daha ucuza mal edebiliyorlar. Çok kolay merdiven altı yapabiliyorlar. Orada çok ciddi zorluklar var… AMATEM'leri çoğaltarak evet orada ihtiyaçlarımız var ve planlama dahilinde sayıyı arttırıyoruz. Ama önleyici tedbirleri ve koruyucu tedbirleri güçlendiremezsek çok sayıda AMATEM yapmak zorunda kalırız diye de tereddüdüm var." CİHAN