Bolu'da, Gülen cemaatine yakınlığıyla bilinen eğitim kurumlarına yönelik eş zamanlı operasyon gerçekleştirildi.
Bolu Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ve Terörle Mücadele Şubesi ekipleri okullarda arama yaparak, evrakı ve bilgisayarları inceledi.
Bolu Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ve Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, Bolu'da eğitim kurumlarına yönelik eş zamanlı operasyon düzenledi. Polisler kent merkezinde bulunan dershane binası ile Paşaköy Mahallesi'nde bulunan iki okulda arama yaptı. Polisler, evrakı ve bilgisayarları incelemeye aldı. Hastane Caddesi'ndeki dershanede yapılan arama sırasında görevliler ile polisler arasında tartışmalar yaşandı. Bir kişi, "Bebek arabalarını bile arıyorsunuz, bu ne terbiyesizlik" diye tepki gösterdi.
Polisler, Cumhuriyet Caddesi üzerinde bulunan Zaman Gazetesi Bolu Temsilciliği'nde de arama yaptı.
Milli Eğitim bürokratları ile diğer devlet kurumlarından yetkililerin yer aldığı baskın kamuoyunda şaşkınlıkla karşılandı. Veliler duruma tepkili: “Sayısını bile açıklayamadıkları onlarca şehit varken tertemiz insanların olduğu bu eğitim kurumuna yapılan reva mıdır?”
Hükümetin eğitim kurumlarına yönelik hukuksuz polis baskınları devam ediyor. Başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere birçok devlet kurumu yetkilisi, Türkiye'yi yasa boğan Dağlıca'daki terörist saldırının sabahında İstanbul Maltepe Özel Coşkun Kasımoğlu Koleji ve Özel İstanbul Anafen Koleji'ne baskın yaptı.
‘Denetim' adı altında Milli Eğitim Bakanlığı, Maliye, Sosyal Güvenlik Kurumu, Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ve belediye memurlarıyla yapılan baskında çok sayıda polis görev aldı. Polis eşliğinde Özel Coşkun Koleji'ne gelen bakanlık yetkilileri, İstanbul Valiliği'nin genel talimat yazısını gösterdi. Belge diye gösterilen yazıda hiçbir kurum adının bulunmaması yapılan denetimin hukuki zemininin olmadığını gösterdi. Çok sayıda şehit haberinin geldiği bir zamanda eğitim yuvalarına yapılan baskınlar vatandaşa adeta ‘pes' dedirtti. Çocukları baskın yapılan okullarda okuyan veliler de duruma tepki gösterdi. Haberi duyar duymaz okulun önüne gelen bir veli, “Sayısını bile açıklayamadıkları onlarca şehit varken tertemiz insanların olduğu bu eğitim kurumuna yapılan reva mıdır?” diyerek tepkisini dile getirdi. Dağlıca'daki hain terörist saldırının etkisi devam ederken bir denetim beklemediklerini belirten kurum yetkilileri ise şaşkın olduklarını ifade etti. İstanbul'da geçen hafta da birçok özel okula baskın yapılmıştı.
PAK EĞİTİM SENDİKASI: NEFRET VE AYRIMCILIK SUÇU İŞLENİYOR
Pak Eğitim İşçileri Sendikası İstanbul 2 No'lu Şube Başkanı Bora Altınay, polis ve silahlar eşliğinde yapılan okul baskınlarına tepki gösterdi. Baskına uğrayan okulun önünde basın açıklaması yapan Altınay, hukuksuz denetimlerle bürokratların nefret ve ayrımcılık suçu işlediklerini söyledi. Devlet gücünü kullanan yetkililerin bir algı operasyonu üzerinden eğitimcilere psikolojik baskı yaptıklarını dile getiren Altınay şöyle devam etti:
“Üyelerimizin çalıştığı ekmek teknesi olan işyerleri ve kurumlar elbette ki yasalar çerçevesinde devlet tarafından denetlenebilir. Ancak devlet hukuksuz teftişlere, haksız rekabete zemin hazırlayamaz. Yasalara göre kurulan işletmelerin oluşturduğu istihdam alanında çalışan emekçilerin mağduriyetlerine sebebiyet veremez. İşyerlerinde eğitim emekçisi üyelerimiz siyasi iktidarların keyfi uygulamaları ile mağdur edilemez. TCK'nın 122. maddesine göre üyelerimiz ‘nefret ve ayrımcılık suçu' ile karşı karşıya gelmektedirler. Üyelerimizin çalıştığı işyerlerini denetim adı altında rahatsız etme, toplum nazarında aşağılama, nefret oluşturma, karalama, ticari faaliyetleri sekteye uğratmaya yönelik baskınlar anayasal güvence altındaki temel haklara açık bir saldırıdır.”
CİHAN
