Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED), Türkiye plastik sektörü 2015 yılı geçici verilerini açıkladı. Sektör geçen yıl 31,9 milyar dolar değerinde, 8,3 milyon ton mamul üretimi gerçekleştirdi. Bir önceki yıla göre ise miktar bazında üretimde yüzde 0,6'lık bir artış kaydedildi.

PLASFED'in raporuna göre, plastik sektörü 2015 yılını kısmi artışla tamamladı. 2015 yılında 8,338 milyon ton üretim yapan plastik sektörünün bu üretim miktarının değeri ise 31,9 milyar dolar oldu. 2014 yılında, sektörün üretim miktarı 8,285 milyon ton ve değeri ise 35 milyar dolar seviyesindeydi.

PLASFED çalışmasında sektörün 2010 yılında 5,3 milyon ton olan üretimi 2015 yılında ise 8,3 milyon tona ulaştı. Böylece 2010 ile 2015 yılları arasında yıllık birleşik büyüme oranı yüzde 9,5 oldu.

Değer olarak ise 2010 yılında 20,5 milyar ABD doları olan plastik mamul üretimi, 2015 yılında 31,9 milyar ABD doları düzeyine çıktı ve 2010 yılı ile 2015 yılları arasında yıllık birleşik büyüme oranı yüzde 9,2'ye denk geldi.

PLASFED raporunda 2015 yılında plastik mamul ihracatının miktar bazında yüzde 2,5 gerilemesine karşılık parite etkisiyle birlikte dolar bazında yüzde 13,7 oranında düştüğü belirtildi. Raporda, "Yüzde 10'un üzerindeki bu düşüş paritenin dolar cinsinden hesaplanan ihracat gelirinde yaptığı tahribata yakın bir değerdir. Zira ihracatta miktarsal gerileme yüzde 2,5 ile ihmal edilebilir düzeyde oluşmaktadır. Paritenin stabilize olması ve 2016'da bir önceki yılın baz etkisi ile birlikte tekrar sektör ihracatının güçlü bir yön kazanacağına inanıyoruz." denildi.

TOBB verilerine göre makine, hammadde ve mamul olmak üzere sektörün doğrudan istihdamının 306 bin kişiyi geçtiği, firma sayısının da 7 bin 354'e ulaştığının kaydedildi.

PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy, sektörün kaydettiği ilerlemenin aslında bir başarı öyküsü oluşturduğunu; ama artık bir dönüşüm sürecinin başladığının açıklık kazandığını belirterek, "Bizleri bekleyen bu dönüşüm sürecine hepimiz hazır olmalıyız.Zira savunma, havacılık, medikal, otomotiv, elektronik sanayi gibi sektörler başta olmak üzere birçok sektörde yeni ve yenilikçi olan çözümler plastik endüstrisinden gelmeye devam edecektir. Bu trendi destelemek için ileri polimerlerin Türkiye'de geliştirilmesi ve üretilmesi teşvik edilmelidir. Bunu yaparken yöntem olarak ithalatta korunma önlemleri değil, girdi maliyetlerini teşvik eden akıllı teşvik stratejileri uygulanmalıdır." dedi.

Üretime ve verimliliğe katkı için hiç zaman kaybının yaşanmaması gerektiğinin altını çizen Selçuk Aksoy, şöyle konuştu:

"Hükümetimiz bir dizi önlem açıkladı. Araştırma ve geliştirme yanında tasarımın da destek kapsamına alınması memnuniyet vericidir. Üretim paketini bekliyoruz. Dar kapsamlı olacağı yönündeki işaretlere rağmen beklentimiz, bunun plastik sektörünü de kapsaması. Her zaman vurguladığımız gibi; plastik sektörünü desteklediğinizde, gıda sanayinden otomotive, havacılık sanayinden beyaz eşya ve inşaata kadar her sektöre destek vermiş olursunuz. Atılan adımları destekliyoruz ve bu bağlamda derinleştirilmeli, yeni önlemlerle desteklenmeli, diyoruz.Plastik sektörü 10 yılı aşan neredeyse kesintisiz bir büyüme döneminin ardından, duraklama işareti veriyor. Her sektöre mamul-yarı mamul veren plastik sektörünün bu durumu, aynı zamanda imalat sanayimizin de zorlandığının göstergesidir."
CİHAN