Türkiye’nin döviz ile imtihanı: Katar parası derman olacak mı?

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Perşembe, Mayıs 21 2020
Katar ile varılan swap anlaşması Türk Lirası'nın değer kaybına derman olacak mı?
İktisatçı Yalçın Karatepe konuyla ilgili DW Türkçe için yaptığı analizinde döviz takasının çözüm olmadığını esas olanın kalıcı döviz bulmak olduğunu vurguluyor.


Türkiye koronavirüs salgın dönemine zaten çok bozulmuş olan ekonomik göstergeler ile yakalandı. Özellikle 2018’den beri yaşanan başta Türk Lirasının hızı değer kaybetmesi olmak üzere, yüksek işsizlik, küçülen ekonomi, yüksek enflasyon gibi sorunları vardı.

Salgın ile birlikte dünya ekonomilerinde yaşananlar Türkiye’nin mevcut sorunlarının daha fazla büyümesine yol açtı. En önemli sorunlardan birisi de döviz cephesinde yaşanıyor.

Türkiye 2000’li yılların ortalarından itibaren yüklü miktarda yabancı sermayenin (hem doğrudan yatırım ama özellikle portföy yatırımı-sıcak para) ülkeye girmesiyle birlikte dış kaynağın sunmuş olduğu olanakları bir servet artışı gibi gördü ve büyük ekonomik başarı hikayesi olarak sunmaya başladı. Bu dönem içinde ülkenin toplam dış borcu 470 milyar dolara kadar yaklaştı.

Yüklü miktarda giren dövize bağlı olarak kurlar düşük seviyelerde hareket etti bunu sonucunda da ithalat hızla artmaya başladı. Uygulanan politikaların sonucunda Türkiye’nin üretimde dışarıdan ithal edilen girdilere bağımlılığı %70 seviyelerine kadar yükseldi. Ama para bol iken bunlar sorun olarak görülmedi.  

Şimdi devir değişti. Yanlış anlaşılmasın. Dünyada paranın azaldığını söylemiyorum. Aksine salgın ile birlikte piyasadaki para hacimlerinde de çok önemli artışlar yaşandı. Amerikan Merkez Bankası FED’in bilanço büyüklüğü 6 trilyon dolara, Avrupa merkez bankasının sunduğu para da trilyonlarca euroya ulaştı. Diğer bir ifade ile para dünyada tarihte olmadığı kadar yüksek miktarlara ulaştı.

Ancak bollaşan bu parayı yönetenler artık yatırım kararlarında daha se

Bu haberler de ilginizi çekebilir