"Türkiye, Mısır-İsrail ve Güney Kıbrıs işbirliğini müzakerelere yansıtmamalı"


Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis, Türkiye'nin hidrokarbonları çözümü engellemek için kullanmaması gerektiğini söyledi. Rum lider, "Türkiye, Mısır-İsrail ve Güney Kıbrıs işbirliğini Kıbrıs sorununa yansıtmaması gerekiyor." dedi.

Anastasiadis, Arap basınına verdiği bir demecinde bölgesel konular ile Kıbrıs konusundaki son gelişmelere değindi. Anastasiadis, Mısır, İsrail ve Güney Kıbrıs arasındaki enerji anlaşmasının Türkiye'yi tedirgin edip etmeyeceği ve söz konusu durumun Kıbrıs sorununa nasıl yansıyacağını sorulması üzerine, Mısır-Güney Kıbrıs-Yunanistan ve Yunanistan-Güney Kıbrıs-İsrail arasındaki üçlü işbirliklerinin onlara özel olmadığını, aksine bunun Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi de dahil olmak üzere, uluslararası hukuk ülkelerine saygı gösteren bölge ülkelerinin tümüne açık olduğunu kaydetti.

"Türkiye'yi bu işbirliğinden ve bundan ortaya çıkabilecek avantajlardan dışlamış değiliz." diyen Rum lider, "Türkiye, Doğu Akdeniz bölgesinin geriye kalan ülkeleri karşısında takındığı tavır, aynı zamanda uluslararası hukuk ilkelerine fütursuzluğundan ötürü bizzat kendisini bunun dışında bıraktı. Ankara'nın düşmanca politikasını terk etmeye karar vermesi ve BM üyesi olarak, uluslararası yükümlülük ve taahhütlere uyması şartıyla; Türkiye'nin bu bölgesel işbirliğine katılmasına ilişkin kapı açıktır ve açık kalacaktır." şeklinde konuştu.

Kendilerinin samimi olarak, Türkiye'nin yakın bir zamanda, hem kendisi hem de Kıbrıslı Türklerin, Kıbrıs sorununda meydana gelecek olan bir çözümden kazanacakları avantajların tam anlamıyla farkına varmasını arzuladıklarını aktaran Anastasiadis, "Aynı zamanda, Türkiye'nin hidrokarbon konusunu ve Doğu Akdeniz ülkeleri arasındaki barışçıl işbirliğini, adanın yeniden birleşmesini önlemek için bir bahane olarak kullanmamasını da istiyoruz." ifadelerini kullandı.

Hidrokarbon yatakları, Akdeniz'in Kıbrıs adasını çevreleyen bölümlerindeki yer altı kaynakların tümünü oluşturuyor. 2011 yılından itibaren Güney Kıbrıs, burada ilan etiği sözde Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) ile yer altı kaynaklarına ilişkin çalışmalarını hızlandırmış, uluslararası enerji devleri ile doğal gaz başta olmak üzere, petrol ve diğer alanlarda sondaj çalışmaları yapıyor. Türkiye'nin de Rumların tek taraflı olarak ilan ettiği sözde Rum MEB'ini kabul etmemesi ve Sismik Araştırma Gemisi Barbaros Hayretin Paşa gemisi ile sondaj çalışmaları yapması, Güney Kıbrıs ile bölgedeki Mısır-İsrail ile de ilişkilerde gerilime neden oluyor. CİHAN
<< Önceki Haber "Türkiye, Mısır-İsrail ve Güney Kıbrıs işbirliğini... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER