Sağlık Bakanlığı, kronik hastalıklar arasında bulunan diyabet hastalığının her yaş grubu için tehdit oluşturduğunu bildirdi. Özellikle hızlı sosyal ve kültürel değişimler, nüfusun yaşlanması, kentleşme oranında artış, fiziksel aktivitede azalma, sağlıksız yaşam tarzı ve davranış biçimleri gibi nedenlere bağlı olarak ortaya çıkan diyabetli birey sayısının her geçen gün arttığı belirtildi.
2035 yılı tahminlerine göre Türkiye'de diyabetin dünyada en yüksek olacağı ilk 10 ülke arasına gireceği tahmin ediliyor. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından 14 Kasım Diyabet Hastalığı dolayısıyla yapılan açıklamada, Uluslararası Diyabet Federasyonu verilerine göre dünya nüfusunun yüzde 8,3'ünde diyabetin mevcut olduğunu, 2013 yılında tüm dünyada 382 milyon birey diyabetli iken bu sayının 2035 yılında yüzde 55 artarak 592 milyona ulaşacağı tahmini aktarıldı. Ayrıca diyabetli bireylerin yüzde 46'sının yani yaklaşık 175 milyon kişinin hastalığının farkında olmadığı, 316 milyon kişinin ise diyabet için yüksek risk altında olduğunun belirtildiği ifade edildi.
2013 yılında tüm dünyada 20-79 yaş grubunda diyabete bağlı hayatını kaybeden insan sayısı 5,1 milyona ulaştığı, Uluslararası Diyabet Federasyonu verilerine göre, 2035 yılı tahminlerine göre diyabetli nüfus itibarı ile Türkiye'nin diyabetin dünyada en yüksek olacağı ilk 10 ülke arasına gireceği tahmin edildiği ifade edildi. Bu artışın başlıca nedenlerinin nüfus artışı, yaşlanma ve kentleşmenin getirdiği yaşam tarzı değişimi sonucu obezite ve fiziksel inaktivitenin artması olduğu kaydedildi. Birçok toplumda tip 1 diyabet sıklığının da arttığı ve bu artışın okul öncesi çağlarda daha belirgin olduğu, beslenme ve yaşam tarzındaki yanlışlıklara bağlı olarak son yıllarda çocuklarda ve gençlerde de tip 2 diyabet prevalansı hızla arttığı vurgulandı.
Türkiye'de 1997-1998 yıllarında yapılan çalışma sonuçlarına göre tip 2 diyabet prevalansı yüzde 7,2 bulunmuşken, 2010 ve 2011 yıllarında yapılan çalışmalarda yüzde 12-13,6 bulduğu belirtildi. 2013 yılında yapılan çalışmada hastalık yükünü oluşturan ilk beş nedene bakıldığında bu nedenlerin tamamının bulaşıcı olmayan hastalıklar olduğunun görüldüğü kaydedildi. Nedenler arasında ilk sırada yüzde 7,4 ile iskemik kalp hastalığı varken, 4. sırada diyabet yüzde 3,8 ile yer aldı. CİHAN