Alman-Türk ikili ilişkilerinde bir ilk yaşanıyor. Türkiye'nin önemli müttefiklerinden, köklü geçmişe sahip ve çok yönlü ilişkileri bulunan Almanya ile 1. Hükümetlerarası Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi bugün Berlin'de yapılacak. Merkel-Davutoğlu ikilisinin öncelikli gündemi sığınmacı göçü ve IŞİD'le mücadele olacak.
Berlin'de Almanya ile Türkiye arasında ilk kez Hükümetlerarası Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi düzenlenecek. İkili ilişkilerin yanı sıra AB-Türkiye ilişkilerinin masaya yatırılacağı istişarelerin ana gündem maddeleri Suriyeli ve Iraklı sığınmacıların Avrupa'ya geçişlerinin, sınır güvenliğinin sağlanması, insan kaçakçılığıyla mücadele gibi tedbirlerle engellenmesi için izlenecek yol haritası ve terör örgütü IŞİD'le ortak mücadele olacak. 29 Kasım 2015'te Brüksel'de AB devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla düzenlenen AB Zirvesi'nde Türkiye'yle kabul edilen 11 maddelik Ortak Eylem Planı da gündeme getirilecek.
12 Ocak 2016'da İstanbul Sultanahmet'te 10 Alman turistin katledildiği canlı bombalı terör saldırısından sonra oluşan terör tehlikesi ve turizm meseleleri de öncelikli gündemler arasında yerini alacak. Konsültasyon toplantılarına ev sahibi tarafında başkanlık yapacak Hıristiyan Demokrat Birlik Partili (CDU) Başbakan Angela Merkel, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu askeri törenle karşılayacak. Türk heyetine görüşmelerde ise Davutoğlu başkanlık edecek ve işbirliği konseyi Merkel-Davutoğlu ikilisi tarafından yönetilecek.
Başbakanlar ikili ilişkileri baş başa değerlendirecek. Heyette yer alan bakanlar ise mevkidaşlarıyla ayrı ayrı görüşmelere başladı. İki başbakan daha sonra tüm bakanlarla ve delegasyonda bulunanlarla akşam yemeğinde bir oturumda bir araya gelecekler.
Alman Federal Hükümeti'ni şu isimler temsil ediyor: Sosyal Demokrat Partili (SPD) Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier, Savunma Bakanı Ursula von der Leyen (CDU), İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere (CDU), Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi/Enerji Bakanı Sigmar Gabriel (SPD) ve Hıristiyan Sosyal Birlik Partili (CSU) Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanı Gerd Müller.
Türk hükümeti ise şu isimlerle zirvede yer alacak: Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ve AB Bakanı Volkan Bozkır.
HANGİ KONULARA NEDEN ÖNCELİK TANINACAK?
Alman tarafının AB'ye Türkiye üzerinden yapılan sığınmacı akınının birlik üyelerini tatmin edeci şekilde engellenememesiyle oluşan memnuniyetsizliği Türkiye'ye iletilmesi bekleniyor. İtalya gibi ülkelerin sığınmacı akınının durdurulması karşılığında Türkiye'ye taahhüt edilen 3 milyar Euro'nun aktarılmasını bloke etmesiyle oluşan güven kaybının, Almanya'nın vermesi beklenen garantiyle giderilmesi hedefleniyor. Türk tarafının ise ilgili yardımların verilmesiyle ilgili yapılan tartışmalardan duyduğu rahatsızlıkları ileteceğine kesin gözüyle bakılıyor.
Almanya sığınmacı sorununu komşu ülkelerin aksine Alman değil, Avrupa sorunu olarak değerlendiriyor. Ortadoğu bölgesinin istikrarı için tüm birlik üyelerinin katılımıyla AB'nin komşularına da dâhil daha fazla mali yardım yapılmasını istiyor. Sorunun çözülmemesinin AB'ye ağır zararlar vereceği görüşünü dillendiriyor ve risklere karşı uyarılarda bulunuyor. Almanya görüşmelerde Türkiye'yi AB odaklı bir stratejinin içine çekmeye çalışacak. Göçün durdurulması için Ankara'dan kesin garanti bekleniyor.
ANKARA'NIN ANA GÜNDEMİ SERBEST DOLAŞIM
2015'te TBMM'de kabul ettiği Geri Kabul Anlaşması'yla ilgili sürecin devamı için AB'nin öngördüğü kriterlerin tamamlanacağı mesajını vermesi beklenen Türk tarafının öncelikli talebinin ise Ekim 2016'da Türk vatandaşları için vizesiz ziyaret olacağı tahmin ediliyor. Davutoğlu'nun zirveden önce söylediği şu ifadeleri buna işaret ediyor: "Vize muafiyeti için gerekli bütün reform kanunlarını bir paket içinde Meclise getireceğiz. Böylece hem vize muafiyeti süreci hızlanmış olacak hem AB ile yürüttüğümüz bu ivme sürdürülmüş olacak…"
Alman tarafının öncelikli talebinin ise Türkiye'nin başta Ege deniz sınırı olmak üzere tüm sınırlarını sığınmacı akınına karşı etkili biçimde koruması olacağı ifade ediliyor. Almanya, sığınmacıların AB'ye girişlerini istemiyor. Türkiye üzerinden Avrupa'ya geçen sığınmacıların sayısında düşüş olmakla birlikte bunu yetersiz buluyor.
Merkel'in özellikle Ege Denizi'nde insan kaçakçılığını engelleyecek AB'yle görüşülen yöntemleri Türk heyetiyle konuşması bekleniyor. Bu konuya oldukça fazla önem veriliyor. Geçtiğimiz günlerde insan kaçakçılığını engellemeye yönelik yapılan ortak 'dalga' operasyonlarında sağlanan başarıların taahhütlerin yerine getirilmesi noktasında önemli adımlar olduğunun altının çizilmesi mevcut konunun daha geniş kapsamlı ele alınacağını gösteriyor.
Türkiye'den AB'ye 2 bin 422 sığınmacıyı kaçırmak için hazırlık yapan insan tacirleri şebekesi iki tarafın polis kuvvetlerinin ortak operasyonları sonucunda çökertilmişti.
ALMAN SAVUNMA BAKANI İNCİRLİK'TEYDİ
IŞİD'le etkin mücadele için geliştirilmesi zorunlu olduğu kaydedilen stratejilerin de müzakere edileceği Almanya-Türkiye konsey toplantısında, Türk hükümetinin Alman tarafına "Bizim için PKK neyse Suriye merkezli PYD/YPG de odur. Bir terör örgütünün eliyle başka bir terör örgütüyle mücadele olamaz." mesajı vermesine kesin gözüyle bakılıyor. Alman hükümetinin ise PKK'yı Almanya'da da terör örgütü listesinde bulundurmasına rağmen Türk tarafı gibi keskin ifadeler kullanmaktan kaçındığı için nasıl karşılık vereceği merakla bekleniyor. Almanya, PKK'dan bağımsız olarak ise Türkiye'nin "IŞİD ile mücadelenin sadece Suriyeli ılımlı muhalifler eliyle başarıya ulaşabileceği" tezlerine ise sıcak bakmıyor.
Bugün İncirlik'e giden Alman Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'la ikili görüşmelerde bulunarak IŞİD'le mücadelenin etkin biçimde sürdürülmesi gerektiği mesajını verdi. Almanya yaklaşık 410 askeriyle ilgili savunma inisiyatifinde Tornado keşif uçaklarıyla yer alıyor. Asker sayısının bin 200'e çıkarılabileceği konuşuluyor. Alman hükümeti ayrıca Kuzey Irak'taki Peşmergelere silah yardımı yapıyor, askerlere eğitim veriyor.
Diğer taraftan ise Almanya-Türkiye Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi öncesi Avusturya'nın, Berlin'in karşı çıktığı AB'ye sığınmacı akınına üst sınır getirilmesi talebine onayının, Merkel'in kardeş partisi CSU tarafından desteklenmesi, başbakana yönelik iç baskıları da artırdı. AB'de bulunan sığınmacıların birlik üyeleri arasında ekonomik güce göre adil biçimde dağıtılmaları ile ilgili mutabakatlardan geri adım atmayacağı mesajını veren Merkel'in iç kamuoyunu rahatlamak için Türkiye'nin sığınmacı krizindeki kendi tabiriyle "anahtar rolünden" faydalanmak için ilişkileri sıklaştırmak için bizzat konsültasyon girişiminde bulunduğu biliniyor.
Almanya'da yaklaşık 3 milyon Türkiye kökenlinin yaşaması, Türkiye'nin en büyük ticari partnerinin Almanya olması ve en fazla turistin yine Almanya'dan gelmesi ikili ilişkileri önemli kılıyor. CİHAN