Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan gelen bakanlık teklifini neden kabul ettiğini açıkladı. Türkeş, "Önce ülkem, milletim sonra partim dedim. Anayasal bir yükümlülük gereği böyle bir görevi üstlendiğimi kendilerine ilettim. Devletin menfaatleri her şeyin üzerindedir." dedi.
Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, tevdi edilen görevler, bağlı kurumlar ve güncel konularla ilgili Başbakanlık Yeni Bina'da basın mensuplarıyla bir araya geldi. Son günlerde yaşanan terör olaylarıyla ilgili konuşan Türkeş, hayatını kaybeden şehitlerin kederli ailelerine başsağlığı diledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimin yenilenmesinin kararının ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu'na seçim hükümeti kurma görevinin verdiğini hatırlatan Türkeş, "Davutoğlu, şahsıma bakanlık teklifinde bulundu. Her fırsatta dile getirdiğim ve parti olarak getirdiğimiz önce ülkem, milletim sonra partim dedim. Anayasal bir yükümlülük gereği böyle bir görevi üstlendiğimi kendilerine ilettim. Devletin menfaatleri her şeyin üzerindedir. Bunun akabinde 29 Ağustos'ta başbakanlık görevini devir almış bulunmaktadır." diye konuştu.
İLK YURT DIŞI ZİYARETİ LEFKOŞA
Terör saldırılarının arttığına dikkat çeken Türkeş, ülke güvenliğinin en hayati öncelik olduğunu vurguladı. Görevi üstlendikten sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'yı aradığını söyleyen Türkeş, "İlk yurt dışı ziyaretimi Lefkoşa'ya yapacağım. Kıbrıs kökenli bir aile mensubu olarak önemli sorumluluğun bir gereğidir." ifadelerini kullandı. Daha sonrasında bazı açıklamalarda bulunacağını belirten Türkeş, "Kurulmuş olan 63. Hükümet Anayasa gereğince oluşturulmuş bir seçim hükümetidir, bu bir koalisyon değildir." dedi.
AÇIKLAMALARIN ÇOĞUNU YADIRGADIM
Bu çerçevede görev üstlenen bakanların birbirlerini sevmesi, kabul etmesi veya ailece görüşmeleri beklenmemesi gerektiğini kaydeden Türkeş, seçim hükümetindekilerin aynı görüşlere sahip olmasının beklenemeyeceğine dikkat çekti. Türkeş, "Açıklamaların çoğunu çok yadırgadığımı bildirmeliyim. Bu bir koalisyon değil, anayasal sorunluluk. Anayasamızı bilmeyen bu insanların bu ülke yönetimine talip olmaları tuhaftır." şeklinde konuştu.
Basın açıklamasının ardından Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, gazetecilerin sorularını cevapladı. 'Disiplin süreciyle ilgili savunmanız bekleniyordu. Bu savunmanızı yaptınız mı?' sorusu üzerine Türkeş, "Şu anda yapmış bulunuyorum." diye cevap verdi.
Türkeş, 'ihraç kararı gelirse ne yapacaksınız?' sorusuna ise şöyle cevap verdi: "Bu açıklamaları savunma niteliğinde yaptım. Devlet Bey kongreyi toplar, biz kendi camiamıza sorarız. Yanaşmalar buna karar veremez. Sistemi kilitlemek isteyenler, gelin karar verelim 'Tuğrul'u atalım mı, atmayalım mı' diye camiaya soralım. Tuğrul MHP'yi iktidar yaptı. Tuğrul bugün ülkücülere iş, aş, ekmek kapısı açıyor. Parti'den atma kararını gönül vermişlere soralım."
MHP'YE ADAY ADAYLIĞINA 'HAYIR'
'MHP'ye aday adaylığı için başvuracak mısınız?' sorusuna karşılık Türkeş, "Hayır şu safhada Devlet Bey'in öfkesinin dinmesi lazım. Aday adaylığı için söylerse müracaat ederim. Ben hiç keyfi olarak başvuruda bulunmadım. 2015 Haziran öncesi tekrar sordum, 'evrağını hazırla dilekçelerimizi vereceğiz' dedi. Bugün de benim aklıma göre dosya koymam söz konusu değil. Genel başkanım gerekli görürse gider dosyamı veririm." dedi.
KİMİN PARTİSİNDEN KİMİ ATIYORSUN
Türkeş, geçen bir hafta içinde üstlendiği anayasal vazife için kendisine kimlerin 'sataştığı' ile ilgili baktığını dile getirerek, şöyle konuştu: "Üzülerek gördüm ki bu konuda hakkımda laf etmeye yeltenenler 2 sarhoş ile 3-5 tane çakaldan ibaret. 'Kim, ne söyledi' diye bakıyorum. Kimler açıklama yapmış diye baktım. Bunlara cevap vermeyi doğru bulmuyorum. 2 tane sarhoş 3-5 tane de çakal, buna cevap vermeyi doğru bulmuyorum.
Beni oradaki sarhoşlar ve çakallar partiden atacaklarını söylüyorlar. Sen kimin partisinden kimi atıyorsun. Buna tabanın karar vermesi gerektiğini söylüyorum. Türkiye bir seçime gidecek o seçimden önce MHP tabanının bu seçimden önce net tavrını sergilemesi gerektiğini düşüyorum. O yüzden bugünden çağrı yapıyorum. Olağanüstü kongre diyorum."
'2 sarhoş, çakallar çok ağır ithamlar, kimi kast ediyorsunuz?' sorusu üzerine Türkeş, "1 hafta içinde benim aleyhimde laf etmeye kalkan sarhoş ve çakallardan bahsediyorum. Gazetelere bakarsanız kim olduklarını görürsünüz." diye konuştu.
BABAMIN MEZARINI ZEMZEM SUYU İLE YIKAYANLARDAN ALLAH RAZI OLSUN
Alparslan Türkeş'in mezarının zemzem suyu ile yıkanmasını değerlendiren Türkeş, "İyi etmişler, babamın mezarına kim zemzem, gül suyu döktüyse Allah razı olsun. Neden tartışma haline geldi anlayamadım. Babamın mezarı orası. Çalışma arkadaşlarım incelik gösterip gelip bir Fatiha okudularsa Allah razı olsun. Başbakan'la sohbet sırasında bir yere giderken kabristandan geçerken dua ettiğini söylemiştir. Babamın mezarına gelenlerden Allah razı olsun, şeref duyarım." açıklamasında bulundu.
BİZİM ESKİ DÜKKANDA DEDİKODU MU BU
'Eşyalarınızı önceden topladığınızı söylüyorlar bununla ilgili neler söylemek istersiniz' sorusuna Türkeş, "Bizim eski dükkanda dedikodu bu mu?" diye karşılık verdi. Daha sonrasında Türkeş, konuşmasına şöyle devam etti: "Genel sekreter şahsiyet önce kendi odasını dekore etmiş. 'Beğenirlerse genel başkanların da odaları öyle olacak' denildi. Duvarda haritalarım vardı, çerçeve değişimine yolladım. Partideki dekorasyon beğenilmedi ki 2 aydır beklemedeyim boya yapılmadı. Beni atsalar dahi isim vermeyeceğim ama zil takıp oynayanlar marifetleri var ise bile Devlet Bey'in arkasında kareye girmek yerine konuşsalardı. Onun için bahaneler üretmesinler."
AK PARTİ'DEN BANA BİR DAVET GELMEDİ
'AK Parti'ye geçme ihtimaliniz var mı?' sorusuna Türkeş, "AK Parti'den bana bir davet veya talep olmadığı gibi ben de her defasında belirttiğim gibi MHP mensubu olduğumu belirtmek istiyorum." dedi.
'Seçim anketleri sonuçları, attığınız adımla ilgili MHP'den nasıl bir oy potansiyeli bekliyorsunuz?' sorusuna karşılık Türkeş, "'Türkeş, oyları böler mi?' diye konuşma yapıyor. Ben MHP'deyim. MHP'nin oyu bölünecek ise 'Tuğrul'u MHP'den atalım diyenlere' sormanız gerekir." ifadelerini kullandı. CİHAN