TTB'den Sağlık Bakanlığı'na 'aşı' çağrısı

Covid-19 aşılama sürecinin eşitlik ilkesine uygun ve şeffaf bir programla yürütülmesi yönünde Sağlık Bakanlığına çağrıda bulunan Türk Tabipleri Birliği (TTB), Bakanlığı'na üç soru yöneltti.

SHABER3.COM

TTB, açıklamasında şunları kaydetti:

“Daha düşük düzeyde bir etki ise tüm toplumun aşılanmasını gerektirir. Bu aşamada, 18 yaş altı nüfus ve belli hastalıkları olanlara aşı yapılmayacağını göz önüne aldığımızda, yüzde 100 etkili bir aşıyla bile kapsam dahilindeki her bireyin aşılanması çok önemlidir.

 Bu durumda göçmenler dahil en az 65 milyon insanın aşılanması gerekmektedir. Belirtilen 65 milyon kişi için gereken 130 milyon doz aşının şu ana kadar 14,5 milyon dozu temin edilmiş ve öncelikli gruplara aşı yapılmaya 14 Ocak 2021 itibariyle başlanmıştır.

İllerde bir doz aşı olan kişilerin o ilin nüfusuna oranı 34 ilde yüzde 10,0 ile yüzde 14,4; 33 ilde yüzde 6,0 ile yüzde 9,9; 14 ilde (Şırnak, Hakkari, Ağrı, Şanlıurfa, Siirt, Mardin, Muş, Bitlis, Diyarbakır, Batman, Bitlis, Van, Gaziantep, Iğdır) yüzde 1,5 ile yüzde 5,0 arasında değişmektedir.

 Bu farkın ortaya çıkmasında, aşılamanın bu aşamada ağırlıklı olarak 65 yaş ve üzeri grubunda uygulanması, önemli bir nedendir. Bir diğer önemli neden de eşitsizliktir.

 Bu alanda çalışan bilim insanları; verilerin yaşa göre standardize edilmemiş kaba hız verileri olduğunu, bu şekliyle değerlendirmenin hatalı olabileceğini, standardizasyon yapılmazsa yaşanan eşitsizliklerin fark edilemeyeceğini, diğer bir deyişle gizlenmiş olacağını bilmektedir.

65 yaş ve üzeri grubunda en yüksek aşılanma oranları Ankara (yüzde 86,8), Eskişehir (yüzde 83,9) ve Osmaniye (yüzde 81,6) illerinde gerçekleşmiştir. 65 yaş ve üzeri grubunda en düşük aşılanma oranları ise Hakkari (yüzde 19,8) Şırnak (yüzde 21,3) ve Siirt (yüzde 24,3) illerinde gerçekleşmiştir.

65 yaş ve üzeri grubunda aşılanma oranları, Güneydoğu Anadolu'da en düşük düzeydedir. Aşılanma oranı en düşük olan iller aynı zamanda son iki haftadaki verilere göre 100 bin nüfusa en düşük vaka oranlarının da görüldüğü illerdir.

Sahadan alınan bilgilere göre aşılamada yaşanan eşitsizliğin temelinde iktidarın politikalarına duyulan güvensizlik ve bakanlığın Covid-19 aşılamalarını başvuruya dayalı randevu sistemi ile planlanması nedeniyle anadilinde sağlığa erişim imkanının olmaması esas nedenler arasında görülmektedir.

Türkiye aşılanma oranları göz önüne alındığında, Sağlık Bakanlığı'nın sağlık çalışanları ve toplum üzerinde etkili bir aşı kabul çalışması yapmadığı, mevcut yönetim anlayışının aşıya güven duygusu oluşturamadığı söylenebilir.

 Dolayısı ile Türkiye aşı tedariki ve dağıtımındaki zorlukları çözmede başarılı olsa bile COVID-19 aşısına karşı oluşan tereddütleri engelleyemezse salgını önlemek için gereken aşılama oranlarına ulaşamama riskiyle yüz yüze gelecektir.

Vaka sayılarının diğer illere göre düşük olmasının nedeni hastalığı geçirmeleri mi? Yeterli test yapılmaması mı? Etkili bir temaslı takibi yapıl(a)maması mı? Yoksa her üçü müdür? TÜİK ile birlikte yapılan seroprevalans çalışmasının illere göre sonuçları kamuoyu ile neden paylaşılmamaktadır?

 Risk gruplarında aşılamaya geçmeden önce örneklem üzerinden PCR'a ve antikor düzeyine ve yine antikoru negatif olanlarda ikinci doza geçmeden PCR ve antikor düzeyine bakılmış mıdır?

Aşı sonrası istenmeyen etki sürveyansı yapılıyor mu? Yapılıyor ise bu sürveyans sonuçları neden paylaşılmamaktadır?”

<< Önceki Haber TTB'den Sağlık Bakanlığı'na 'aşı' çağrısı Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER