MCKS projesi kapsamında bugüne kadar 3 milyar dolarlık
vergi kaybının önüne geçildi. Elde edilen başarılar sonrasında
sistemi temin etmek için başta
Mısır,
Sudan ve
Azerbaycan olmak üzere dünyanın birçok
ülkesi şimdiden sıraya girdi.
Türkiye'de geliştirilen kaçak ve çalıntı
telefonları bloke eden sistem birçok ülkeye
model oluyor.
Kaçak yollarla ülkeye giren
mobil cihazları bloke eden Mobil
Cihaz Kayıt Sistemi (MCKS) için ülkeler sıraya girdi.
Kırgızistan,
Ukrayna, Azerbaycan,
Kazakistan, Mısır, Sudan,
Nijerya,
Pakistan ve
Bangladeş gibi kayıp kaçakla mücadele eden ülkeler cihazı temin etmek için gün sayıyor. Kaçak telefonları yakalayan sistemi geliştiren OraTech firmasının CEO'su Fatih Ayhan Haktanır, Zaman'a yaptığı açıklamada, Türkiye'nin MCKS (MEİR) ile kendi bilişimini ürettiğini belirterek dünya çapında önemli bir aktör haline geldiğini söyledi.
Aralık ayı içerisinde en az bir ülkede sistemi kuracaklarını belirten Haktanır, 2010 yılından itibaren her yıl iki ülkeye
satış yapacaklarını belirtti.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu bünyesinde üç yıldır faaliyet gösteren MCKS projesi kapsamında bugüne kadar yaklaşık 3 milyar dolarlık vergi kaybının önüne geçildi.
Altyapısına OraTech firmasının
destek verdiği MEİR, kullanıldığı ülkedeki tüm IMEI numaralarını
kayıt altına alıyor. MEİR sayesinde 2006 ve 2008 yılları arasında toplam, 8 milyon 93 bin 889 IMEI
kara listeye girdi. Aynı zamanda,
kayıt dışı cihazların yanı sıra çalınmış cihazların kullanılabilirliğinin de ortadan kaldırılmasını sağlıyor. Bu sayede kayıt dışı
hizmet alımının önüne geçerek kullanıldığı ülkelerin ve o ülke vatandaşlarının haklarını güvence altına alıyor. Haktanır, önceki yıllarda çok sık karşılaşılan telefon hırsızlıklarının da bu sistem sayesinde azaldığını ifade etti. OraTech firması 2005 yılında kuruldu ve BTK, TİB, İDB, Emniyet'e kadar birçok kritik kuruma önemli altyapı desteği sundu.
CEP TELEFONLARININ KARA LİSTESİ TUTULACAK
Sistemin, gelişen teknolojinin tespiti konusunda zorlanmadığını vurgulayan Haktanır, "İki tip kopyalama tespit yöntemi kullanıyoruz. Birincisi aynı IMEI numaralı telefonlardan aynı zaman diliminde birden fazla görüşme yapılarak elde ettiğimiz sonuç üzerine
klon tespiti. Biz bunu klasik metot olarak isimlendiriyoruz. İkincisi ise
modern metot olarak isimlendirdiğimiz
servis bazlı klon tespiti. Bunu uygulayarak 3G kaçakçılığı ya da klonlaması yapacakların uykusunu kaçırıyoruz." dedi.
Sistemin, başka ülkelere açılması halinde Türkiye, dünyanın kara liste merkezi olan İrlanda'nın başkenti Dublin'den sonra ikinci üs olacak. Bütün dünya telefonlarına
IMEI numarasını veren Dublin'deki GSMA, aynı zamanda klonlanan IMEI numaralarının da merkezi konumunda. Türkiye'ye, kaçak telefonları yakalayan MEİR sisteminden dolayı takdir mektubu gönderen merkez, kaçak telefonlarla savaşta Türkiye ile ortak hareket edecek. Türkiye IMEI numaralarındaki kara listeyi Dublin'e GSMA da dünyanın kara listesini Türkiye'ye gönderecek. Bu sayede Türkiye dünyanın kara liste merkezi haline gelecek.
İkinci el cep telefonu alanlar dikkat
Vatandaşın
ikinci elden aldığı cep telefonunun çalıntı olabileceğini belirten Haktanır, gerçek sahibi tarafından ihbar edilmesi durumunda telefonun 2-3 dakika içerisinde kapatılabildiğini söyledi. Kaçakçıların son günlerde sistemi delmek için kullandığı yöntem, yasal olarak kullanılan IMEI numaralarını klonlamak, yani çoğaltmak. Kullanıcıların kendi telefonlarının kaçak olup olmadığını öğrenebilmesi için öncelikle faturasız ve ikinci el cep telefonundan uzak durması gerekiyor. Alınacaksa da www.mckstk.gov.tr adresinden, IMEI durum bilgisi veren servisinden, IMEI son durumu ve alınan cihazın özelliğiyle web'de sunulan IMEI durum ve model bilgisinin doğruluğunun
kontrol edilmesi gerekiyor. Şu anda Türkiye'nin elinde 110 milyon adet IMEI numarası bulunuyor. Bunlardan 15 milyonu ise kara listede yer alıyor.
HÜSEYİN SÜMER- ZAMAN