Gerekli testlerin uygulanıp sonuçların alınması için 4 günlük bir süreç gerekiyor fakat
Kolombiya Üniversitesi’nden Kathy Rowlen’e göre bu, çok uzun bir süre.
Rowlen, “Eğer bu virüs insandan insana bulaşsaydı, teşhis için harcanan 4 gün içinde -
kontrol altında tutulamayacağı için- bir ülkenin tamamına yayılırdı” diyerek kaygısını dile getiriyor.
Bu süreyi kısaltabilmek için Rowlen ve ekibi ‘grip çipi’ adını verdikleri bir algılayıcı tasarlamışlar. Bir mikroskop lamı büyüklüğünde olan bu mekanizma, günümüzde uygulanan testlerin aksine mikrobun yayılmasına izin vermeden 11 saatten kısa bir zaman zarfında teşhisi mümkün kılıyor. Rowlen sürecin işleyişini şu şekilde anlatıyor:
“ Uzmanlar
burun sıvısından bir miktar RNA parçası alıp bunu
kuş gribi virüsü bulaşmış DNA parçaları bulunan bir camın üzerine yerleştiriyorlar. Hastadan alınan RNA parçaları virüslü DNA parçaları ile birleştiğinde,
lazer tarayıcı kırmızı bir ışık yayarak
kuş gribi virüsünün bulunduğu noktaların tespitini sağlıyor.”
Ayrıca Rowlen, kuş gribi virüsünün teşhisini kolaylaştırması ve bu sayede virüsün yayılmasını önemli ölçüde azaltması beklenen bu yeni buluşun önümüzdeki kış kullanıma hazır olacağını belirtiyor.