2001
Şubat krizinde 291 bine kadar gerileyen
masaüstü, dizüstü ve
servis sağlayıcıları toplam
satışı, 2005’te 1 milyon 800 bin sınırına dayandı. Bu da geçen 4 yılda
sektörün tam 6 misli büyüdüğü anlamına geliyor.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından düzenlenen eğitim personeline bilgisayar sağlama
kampanyası başta olmak üzere özellikle kamu kaynaklı talep, söz konusu satış rakamlarında etkili oldu. Buna ülkedeki gelir seviyesinin yükselmesi ve kalıcı
ekonomik istikrara paralel olarak özel kişi ve kurumların ertelenmiş talepleri de eklenince 2005, satış adetlerinde rekorların kırıldığı bir yıl oldu. Bu konuda yapılan bazı araştırmalar, kamu ve özel şirketlerde sürekli kullanılan 5 milyonun üzerinde bilgisayarın varlığını ortaya koyuyor. Sektör uzmanlarının tahminine göre ise gelecek yıl satılması beklenen masaüstü ve
dizüstü bilgisayar adedi 2 milyon 600 bin. Uluslararası araştırma şirketleri IDC ve Gartner’in rakamları da bu
büyümeyi doğruluyor.
Microsoft Genel Müdür Yardımcısı Ekrem Yener,
Türkiye nüfusunun 72 milyon olduğunu, satış stratejilerini de bu miktara göre belirlediklerini söylüyor. Yener, “Microsoft’un Türkiye ofisi açıldığından beri pazara giren bilgisayar sayısını biliyor ve takip ediyoruz. 1993’te 90 bin civarında bilgisayar vardı. 1995’te bu rakam 140 bine çıktı. Her yıl eskidiği ve iş göremez duruma geldiği için atılan bilgisayarları toplam satılanlardan çıkardığımızda 5 milyon 200 bin bilgisayarın Türkiye genelinde çalışır vaziyette olduğunu hesaplıyoruz.” ifadelerini kullanıyor. Bilişim sektöründeki gelişmelerle birlikte e-Devlet Projesi kapsamında birçok kamu kuruluşu bilgisayar kullanır hale geldi.
Sağlık, Milli Eğitim,
Maliye ve
Ulaştırma bakanlıklarının birçok biriminde işlemler bilgisayar ortamında yapılmaya başlandı. Bu kurumlardan Milli Eğitim, 58 bin okulda 300 bin bilgisayarla ilk sırada yer alıyor. 205 bin bilgisayar bakanlık bünyesine bu yıl katıldı.
Savunma Bakanlığı, 80 bin ile ikinci,
Maliye Bakanlığı da 40 bin bilgisayarla 3’üncü sırada yer alıyor. Tahminlere göre Türkiye, son birkaç yıldır sürdürdüğü yüksek büyüme eğilimini devam ettirmesi halinde 2014’te nüfusun yüzde 30’unun evinde bilgisayar bulunacak. Yılda 3,5 milyon bilgisayarın satılacağı haberini veren bu tahmin, dünya bilgisayar üreticilerinin de gözünü Türkiye’ye çevireceği anlamına geliyor.
Intel Türkiye Genel Müdürü Ege Ertem, büyümenin kamu, kurum ve ev tüketicileri olmak üzere her kesime yansıdığına dikkat çekiyor. Ertem, özellikle ev pazarı ve perakende sektöründe yıllardan beri beklenen
patlamanın gerçekleştiğini söylüyor. Ege Ertem, “Kampanyalar, yıl sonunda fiyatların bin doların altına düşmesine sebep oldu. Böylece dizüstü bilgisayarların satış rakamı PC’lere göre iki katına çıktı. Satış rakamlarındaki patlama dizüstü ve masaüstü bilgisayarlarla sınırlı kalmadı. Sunucu pazarı da bir yıl öncesine göre yüzde 30’un üzerinde büyüdü.” bilgisini veriyor.
Casper Bilgisayar Genel Müdürü Altan Aras Fakılı da
Milli Eğitim Bakanlığı’nın dizüstü kampanyasının
bilişime katkılarının yanı sıra korkuyu da kırdığına işaret ediyor. Fakılı, şöyle konuşuyor: “Bir kampanyada 85 bin bilgisayarın satılması önemli. Ama bundan daha önemlisi kampanya sayesinde dizüstü bilgisayarların satın alınabilir duruma geldiği düşüncesinin pazara yansıması. Kullanıcılar bilgisayarın pahalı olduğu korkusuyla satın almaya yanaşmıyorlardı. Birkaç cep telefonu fiyatına düşen bilgisayarların fiyatı böylece fark edilmiş oldu.” 2006 yılında 2 milyon 400 bilgisayar satışının gerçekleşeceği tahmininde bulunan Fakılı, Milli Eğitim Bakanlığı’na teslimatı yapılacak 150 bin bilgisayar ve bağışların, satışın yüksek olacağını gösterdiğini kaydediyor. PC pazarının 2006 yılında,
Avrupa pazarına nazaran daha hızlı büyüyeceğini tahmin eden Intel’e göre,
kablosuz internet bağlantısı yaygınlaşacak. Ev pazarında dizüstü bilgisayarlara olan talep hızlanarak devam edecek. Evlerde, dijital cihaz ve içerikleri yönetebilecek akıllı bilgisayarlar salonda yerini alacak.
Zaman