AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, yasama dokunulmazlığının kaldırılması talebiyle
Meclis'e gelen
Başbakanlık
Tezkerelerinde ciddi artış görülüyor. Meclise, 20. Dönemde 252, 21. Dönemde 247, 22. Dönemde 298
dosya gelirken, 23. Dönemde bugüne kadar 439 dosya geldi. Bu dosyalardan 75'i hakkında
dokunulmazlıkların kaldırılmasının dönem sonuna ertelenmesi benimsenirken, 76 dosya için oluşturulan 3
hazırlık komisyonu çalışmalarını tamamlayamadı. Milletvekillerini dinleyen hazırlık komisyonları, aradan geçen uzun süreye rağmen yeniden toplanıp dosyalarla ilgili karar veremedi. Geri kalan 288 dosya hakkında herhangi bir işlem yapılmadı.
Dokunulmazlığın kaldırılmasına ilişkin dosyaların 267'si, 21 DTP milletvekiline ait.
AK Parti'li milletvekilleri hakkında 106,
CHP milletvekilleri hakkında 49, MHP milletvekilleri hakkında ise 16 dosya bulunuyor.
Bağımsız Tunceli
Milletvekili Kamer Genç'in dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin bir dosyası var.
DTP Genel Başkanı
Ahmet Türk'ün 15, CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 3,
Sanayi ve
Ticaret Bakanı Nihat Ergün'ün 2,
Adalet Bakanı Sadullah Ergin,
Çevre ve
Orman Bakanı
Veysel Eroğlu ile
Tarım ve
Köyişleri Bakanı
Mehdi Eker'in ise birer dosya ile dokunulmazlığının kaldırılması isteniyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin herhangi bir dosya bulunmuyor.
Dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin en fazla tezkere, 35 dosya ile DTP
Mardin Milletvekili Emine
Ayna'ya ait.
-''45 MİLLETVEKİLİNİN DOKUNULUMAZLIĞI KALDIRILDI''-
Yargılandıkları davalar nedeniyle savcılığa ifade vermeye gitmeyen DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, Grup
Başkanvekili Selahattin Demirtaş ve milletvekilleri
Emine Ayna,
Sebahat Tuncel ve Aysel Tuğluk'un durumu ile CHP
Konya Milletvekili Atilla Kart'ın
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (
AİHM) yaptığı başvurunun kabul edilmesi nedeniyle, dokunulmazlık konusu yeni yasama yılında da Meclisin gündeminde yer almaya devam edecek.
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı
Burhan Kuzu, AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, dokunulmazlık konusunun sürekli gündemde olduğunu belirterek, sadece AK Parti iktidarında değil, eski dönemlerde de tartışıldığını belirterek, konuyla ilgili olarak iki kez
düzenleme yapılmaya çalışıldığını, ancak komisyondan geçen
Anayasa değişikliği teklifinin Genel Kurulda reddedildiğini söyledi. Kuzu, dokunulmazlık konusunda milletvekilleri tarafından kabul edilebilecek bir formül bulunması gerektiğini ifade etti.
Yapılacak yeni bir değişikliğin de Meclisten geçmeyeceğini savunan Kuzu, ''Parlamentonun yapısı itibariyle böyle bir değişiklik geçmez. Muhalefet partileri de buna dahildir. Dokunulmazlık prensip olarak gereklidir. Uygulamada dosyaların görüşülmesi için bazı kriterler getirmek lazım. Ama bunu bulmada zorlanıyoruz'' dedi.
Dokunulmazlık konusunda Anayasa, TBMM İçtüzüğü ve
Anayasa Mahkemesi kararı bulunduğunu, bunların uygulandığını anlatan Kuzu, ''net bir kriter olmaması'' nedeniyle uygulamanın
Cumhuriyet tarihi boyunca hep dokunulmazlığın kaldırılmasının dönem sonuna bırakılması şeklinde olduğunu kaydetti.
''Bugüne kadar 3 bin değişik dosya gelmiş geçmiş. Cumhuriyet tarihi boyunca sadece 45 milletvekilinin dokunulmazlığı kaldırılmış'' diyen Kuzu, genel uygulamanın hep
erteleme şeklinde olduğunu vurguladı. Kuzu, ''Bugün Mecliste 439 dosya var. Bunun yaklaşık 270'i 21 DTP milletvekiline ait. Bu da toplam dosyaların yarıdan fazlasını oluşturuyor. Geri kalan dosyaların da önemli bölümünü
seçim suçları, bir kısmı görevi kötüye kullanmayla ilgilidir.
Yolsuzluk, emniyeti suiistimal, rüşvet gibi suçlarla ilgili iddialar içeren dosyaların sayısı azdır'' diye konuştu.
-AİHM KARARI-
TBMM İçtüzüğünün, ''milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılmasını istemesi yetmez'' dediğini belirten Kuzu, CHP Konya Milletvekili Atilla Kart'ın konuyla ilgili olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) yaptığı başvurunun yakında karara bağlanacağını hatırlattı.
Kararın ne yönde çıkacağını bilmediğini kaydeden Kuzu, şöyle konuştu:
''Eğer, AİHM 'milletvekili isterse dokunulmazlığı kaldırılmalıdır' derse, o zaman karma komisyona gerek kalmaz. Milletvekili Meclis Başkanlığına başvurusunu yapsın, dokunulmazlığı kaldırılsın. Böyle bir karar doğru olmaz. Bu karar, kimsenin dokunulmazlığının olmaması demektir. Çünkü, bu durumda basın sürekli olarak dokunulmazlığının kaldırılmasını istemeyen milletvekilinin üzerine gidecek ve 'yargıdan mı korkuyorsunuz, kendinize mi güvenmiyorsunuz?' diye manevi
baskı kuracak. O zaman dokunulmazlık nerede kaldı? Böyle bir karar doğru olmaz ama sanki böyle bir karara doğru bir gidiş var. Çünkü, AİHM'de alt daireden böyle geçti. Bu dokunulmazlığın ruhuna uygun olmaz ve külliyen yanlış olur. Dokunulmazlık ilke olarak milletvekiline lazımdır. Mahkemelerin bağımsızlığı, hakim teminatı, üniversitenin özerkliği neyse bizim için de dokunulmazlık o anlama gelir.
AİHM'den böyle bir karar çıkarsa, o zaman konuyla ilgili bir şeyler yapılması gerekir. Çünkü, o kararı yok sayamazsınız. Ama bu yönde bir karar, Avrupa ülkeleri bakımından da sorun çıkarır.''