Birliğin mali genel kurulu şirketin
Atatürk Organize Sanayi Bölgesindeki tesislerinde gerçekleştirildi.
Genel kurulda konuşan Çetin, birliğin kooperatiflerin yok edilmek istendiği bir
ekonomik anlayış içinde mücadele verdiğini ve gelinen noktada birliğin sağlam mali tablosu ve büyüyen yapısıyla bu süreci başarıyla atlattığını ifade etti.
Kurulduğu dönemde bazı kesimlerin eleştirdiği TARİŞ Zeytin A.Ş'nin, birliğin mali zorlukları aşmasında büyük rol oynadığını belirten Çetin, Zeytin A.Ş. olmasaydı halen birliğin 7 bin 500 ton
pazar payıyla
sektör lideri olmasının mümkün olamayacağını ifade etti.
2005 yılında TARİŞ ortak çatısı altındaki diğer birliklerin Zeytin ve
Zeytinyağı Birliği'ni ''kapı dışarı ettiğini'', bu olumsuz gelişmeyi bir fırsata çevirdiklerini ve özerklik çalışmasına hız verdiklerini kaydeden Çetin, bugün artık bu olaya üzülmediklerini söyledi.
Birliğin Destekleme Fiyat İstikrar Fonu (DFİF) borçlarıyla ilgili de değerlendirme yapan Çetin, 2005 yılında AB'nin kendi üreticilerine verdiği
destek nedeniyle
fiyatların önemli ölçüde gerilemesiyle birliğin zarara uğradığını, bunu bir ''
iş kazası'' olarak yorumladıklarını belirtti. Çetin, şöyle konuştu:
''O iş kazası olmasaydı, bugün nasıl bankalara tek
kuruş borcumuz yoksa, devlete de borcumuz olmayacaktı. Şu anda DFİF'e 16 milyon 595 bin liralık borcumuz var. Ancak faaliyetlerimizden 4 milyon 300 bin liralık karımız söz konusu.
Devlet 2006 yılından bu yana DFİF borçlarını sürekli erteliyor. Borcun ödenmemesi onların ertelemesinden kaynaklanıyor. Bize o dönemde 'Öde' deselerdi, pabucumuzu satar öderdik ama ertelediler.
DFİF borçları sadece bizim değil, tüm birliklerin bilançolarında görünmeye devam ediyor. Bunu devlet bir şekilde çözecektir. Birliğimiz bu borcu ödeyebilecek kabiliyettedir.
Gönül ister ki bu borcun tamamı, yeniden yapılandırmanın hatalı politikalarından dolayı ortaya çıktığı göz önünde tutularak,
tahkim edilsin.''
Birliğin DFİF borç yükü nedeniyle 1
Kasım 2009 ile 31
Ağustos 2010 arasını kapsayan iş yılında 13 milyon 72 bin lira zarar gösterdiğini, ancak 10 aylık dönemde 3 milyon 500 bin lira faaliyet karının bulunduğunu dile getiren Çetin, birliğin DFİF dışında hiçbir önemli probleminin bulunmadığını kaydetti.
Kurdukları
rafineri şirketinin 1 milyon liraya yakın karla çalıştığını, pirina şirketinin de kısa vadede istenen seviyeye gelmesi için çalışma yaptıklarını belirten Çetin, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Şimdi başka şirketler de gündemde. Geçmişte hayali şirketlerle 'Holding oluyoruz' diyen birlikler olmuştu. TARİŞ
zeytinyağı,
sanal değil gerçek bir
holding olma yolundadır. 50 bin ton kapasiteli salamura fabrikamızı büyüterek şirketleştireceğiz. Rafinerinin içindeki laboratuvarı da büyüterek şirketleştireceğiz.
TARİŞ Zeytinyağı, artık batmamaya programlanmıştır. 1 kilogram zeytinyağı almasak bile çalışabilecek kabiliyete eriştik. Tabii ki alım miktarımızı artıracağız, şu anda 4 bin 500 ton seviyelerine geldik, daha da alıyoruz. Artık önümüzü görebiliyoruz. Gelecekte parlak ve aydınlık bir fotoğraf var. 24 senelik mücadelemizin sonuçlarını alıyoruz.''
-OLUMLU GELİŞMELER-
Sektörde son dönemde kendilerini sevindiren gelişmelerin yaşandığını da kaydeden Çetin, yerel markaların kuvvetlendiğini, artık piyasanın
tüketici ve üreticiler tarafından belirlendiğini ifade etti.
Tüketicinin önüne karışım yağları koyma döneminin artık sona erdiğini, piyasayı tüketici bilincinin yönlendirdiğini ifade eden Çetin, bunun tüketimi de artıracağını kaydetti.
Çetin, ''Büyük oyuncular fiyatlar üzerinde müdahale anlayışlarını kaybediyorlar. Sektörde ciddi payı olan firmaların bundan rahatsız olduğunu düşünmüyorum. Butik anlayışı ve tüketici bilinciyle piyasaya artık
otokontrol sistemi yerleşiyor'' dedi.
TARİŞ Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Çetin, fiyatların mevcut seviyenin altına düşeceğini sanmadığını, düşmesi halinde birlik olarak piyasaya müdahale edeceklerini de sözlerine ekledi.
Birlik Genel Müdürü
Güngör Şarman ise 2009-2010 döneminde ortaklarından 8 milyon 381 bin kilogram
ürün alarak, 34 milyon 256 bin lira ödediklerini, 16 milyon 595 bin liralık DFİF
faiz yükü kaldırıldığında 3 milyon 523 bin 392 lira karda olduklarını belirtti.
Şarman, geçen dönemde giderleri yüzde 7 azalttıklarını, bütçede yüzde 13 tasarruf yaptıklarını ve halen hiçbir bankaya borçlarının olmadığını söyledi.
Genel kurulda konuşan
CHP İzmir Milletvekili Oğuz Oyan ise iktidara gelmeleri halinde
Tarım Satış Kooperatifleri Birlikleri yasasını çıkaracaklarını,
maliyet ile piyasa fiyatı arasındaki farkın üreticiye fark ödemesi olarak ödeneceğini, tarımsal desteklerin 2 katına çıkarılacağını ve DFİF borçlarının tahkim ederek tamamen sileceklerini bildirdi.
AA