“Tasarrufun iptali davası” ile tapu alım-satımına yönelik işlemin iptal edilebileceğini kaydeden Kiraz, bu durumda tapunun kaybedilme riskinin olduğunu söyledi. Tasarrufun iptali davaları hakkında bilgi veren Kiraz şöyle konuştu: Tasarrufun iptali davası ile tapu alım-satımına yönelik işlemin iptal edilebilmesi için; dava açıldığı tarihte kesinleşmiş bir alacak veya kesinleşmiş bir icra takibi olmalı. Alacaklının tapu işlemini iptal ettirebilmesi için takip edilen borcun doğduğu tarihten sonra tapu devir işlemi yapılmış olmalı. Tapu'da satış işlemi yapılan kişiye karşı yapılan takipten sonuç alınamamış olması ve aciz belgesi düzenlenmiş olması gerekiyor.”

Tapu devri yapan malikin borcundan dolayı aciz belgesi alan alacaklı kişinin geriye doğru 2 yıl içerisindeki alım-satım işlemlerini iptal ettirebileceğini kaydeden Kiraz, “Bu şekilde yapılan işlemlerde dava açılması halinde mahkemeler genelde tapu kaydı üzerine tedbir koyar. Bu tedbirin de davanın kesinleşmesi sonuna kadar genelde kaldırılması pek mümkün değil. Ülkemizde böyle bir davanın temyiz süreci dahil 2-2.5 yıl sürdüğü düşünüldüğünde de sadece gayrimenkulün kaybedilmesi riski değil, tasarrufu da engellenmiş olacaktır” dedi.

Davanın sonucunda alım-satım işleminin iptal edileceği vurgulayan Kiraz, “İptal sonrasında davayı kazanan alacaklıya bu gayrimenkulü icra dairesi kanalı ile satış hakkı veriliyor. Satış sonrasında ise alacaklı kendi alacağını alacak bakiye bir bedel kalırsa bu bedel tapuyu satın alan kişiye ödenecek. Alacağın yüksek olması halinde gayrimenkulün tamamen kaybedilmesi riski oluşacak” diye konuştu.