KKTC Cumhurbaşkanı
Talat,
Antalya Ticaret ve
Sanayi Odası (
ATSO) meclis üyelerine
Kıbrıs sorunuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Avrupa Birliği'ndeki (AB) üst düzey yetkililerin KKTC'ye uygulanan izolasyonun kaldırılmamasından üzüntü duyduklarının sık sık dile getirmeye başladıklarını ifade eden Talat, "Son olarak
AİHM, mülkiyet sorununu kendisinin çözemeyeceğinin farkına vardı. Sorunun çözümü için başka yolların aranması gerektiğini vurgulayarak iç hukuka işaret etti.
Rumların
İngiltere'de saldırganca açtığı davalar
teker teker geri döndü.
AB Komisyonu 22 Ocak 2007 tarihindeki toplantıda doğrudan ticaret tüzüğünü geçirme sözü verdi. Bütün bunlar tecridin kaldırılması için verdiğimiz mücadelenin meyveleridir." diye konuştu.
İngiltere Başbakanı Tony Blair'in hukuka uygun olması halinde Ercan Havaalanı'na direkt uçuşları sağlayacağını söylediğini hatırlatan Talat, şöyle devam etti: "Bütün bunlar politikalarımızın uluslararası alanda gittikçe kabul edilir hale geldiğini gösteriyor. İngiltere'yle gelişen bir diyalogumuz var. Daha önce ilişkilerimiz Kıbrıs'taki temsilcileriyleydi. Şimdi daha üst noktalar çıktı.
Almanya,
Hollanda dışişleri bakanlarıyla görüşme imkanı buluyoruz."
Talat, AB içinde
Güney Kıbrıs
Rum Kesimi Cumhurbaşkanı Tassos Papadopoulos'un hep ret üzerine kurulmuş politikasına ciddi eleştirilerin olduğuna işaret etti. Kıbrıs konusunda kararlı politikanın sürdürülmesini isteyen KKTC Cumhurbaşkanı, şöyle devam etti: "Şu anki yürttüğümüz politikayı 2004 Kopenhang öncesinde girmiş olsaydık bugün durum daha farklı olacaktı. Geriye baktığımızda bunu görüyoruz. Ama çok geç. Bundan
ders çıkarmamız lazım. Bugün yapılması gereken neyse onu yerine getirmemiz lazım. Rum Kesimi'nin her fırsatta Türkiye'nin önüne engeller çıkardığını başta AB olmak üzere bütün dünyaya ispat etmemiz lazım."
Kıbrıs sorununun daha karmaşık bir hale geldiğine dikkat çeken KKTC lideri, bu süreçte bilinmez gelişmelerin her an yaşanabileceğini, kafaların karışabileceğini dile getirdi. Talat, her şeye rağmen AB sürecinde karşılaşılabilecek sorunlara öfkelenmeden akıllıca yaklaşılarak yola devam edilmesine vurgu yaptı.
LİMANLAR AÇILIRSA İZOLASYON DAHA DA ARTAR
Talat, konuşmasında havaalanı ve limanların Rum kesimine açılmasına da değindi. Havaalanı ve limanların Rumlara açılması halinde Kıbrıslı Türklere izolasyonun daha da artacağını savunan Talat, "Türkiye'de AB'yi destekleyen bir kısım çevreler 'limanları niye açmıyoruz' diye soruyor. Bunların hiç biri kötü niyetli değil, hepsi de Türkiye'nin AB sürecinde sorunsuz ilerlemesini istiyor. Ama havaalanları ve limanları açması durumunda Kıbrıslı Türklerin tecridinin daha da artacağı, Kıbrıs Türk ekonomisinin güneye kayacağı, dolayısıyla Türkiye'nin fiilen KKTC'yi izole edeceği gözden kaçırılıyor." ifadelerini kullandı.
Talat, Türkiye'nin limanları açması halinde Rumların ticari ilişkileri bahane ederek
konsolosluk açmak isteyeceğini daha sonra da tanınma isteyeceğini söyledi. Türkiye'nin AB için vazgeçilmez bir
ülke olduğunu sürekli mızıkçılık yapan küçücük bir
toplum için gözden çıkaramayacağını kaydeden Talat, "AB, kendi içinde Kıbrıs konusundaki anlaşmazlıklar sonucu süreci 8 başlıkta donduruyor. Rum tarafının taleplerini de karşılamayı ön şart olarak getiriyor. Rumlar da limanların havaalanlarının açılmasını istiyor. Sonra bu benim talebim değil AB'nin diyor. Kendi taleplerini AB'nin talepleri haline getiriyorlar." şeklinde konuştu.