Özgür medya ve polislere yönelik operasyonlara gerekçe yapılan Tahşiye kumpası son skandalla tamamen çöktü. ‘Bomba koydular’ denilen polisler, mahkemeye bile çıkarılmadan savcı tarafından serbest bırakıldı. Bir başka polisi olay yeri ile irtibatlandırmak için gösterilen telefon sinyali koordinatı polisin evine ait çıktı.

14 Aralık’ta Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve polislere yönelik kumpasa gerekçe yapılan Tahşiye soruşturması ortaya çıkan skandallarla komediye dönüştü. Son operasyonda gözaltına alınan 20 polisten 7’si savcılık sorgusunun ardından serbest bırakıldı.

Mahkemeye sevk edilen 13 polisten ise 9'u serbest bırakılırken 4'ü tutuklandı. Tahşiyeciler’e yönelik operasyonda bombaları bulan 2 polis bu bombaları eve yerleştirmekle suçlanmıştı. Ancak söz konusu polisler C.A. veK.G. savcılık ifadesinin ardından mahkemeye dahi çıkarılmadan serbest kaldı. Soruşturmada ele geçirilen bombada polisin parmak izinin çıkmasını gerekçe göstererek başlatılan soruşturmada arama anına ait görüntüler ortaya çıkmıştı. Arama sırasında eldivenlerin yıpranmış ve delinmiş olduğu görünüyordu.

Soruşturmayı yürüten Savcı Hasan Yılmaz aradan geçen 7 ayda iddianameyi hazırlamadığı halde bir kısmı daha önce serbest kalan kişiler hakkında yeniden gözaltı kararı vermişti. Yılmaz bombanın bulunduğu adrese yakın baz istasyonundan çevredeki kişilerin HTS kayıtlarını istedi. Bahçelievler’de merkezi ve geniş bir alanı kapsayarak Şirineveler’i de içine alan HTS kayıtlarında polis olarak görülen kişileri şüpheli olarak dosyaya koydu. Savcı Yılmaz HTS kayıtlarına dayanarak yaptığı operasyonda şüpheli sıfatıyla baz istasyonun bulunduğu yerde ikamet eden polislerden İ.Y.Z’yi de aynı suçlama ile gözaltına aldı. İ.Y.Z. savcılıkta kendisinin aramanın yapıldığı adrese çok yakın bir yerde oturduğunu söyledi. Geçmişe yönelik yapılacak araştırmada telefonun sadece belirtilen tarihlerde değil her zaman aynı yerden sinyal verdiğinin görüleceğini kaydetti. 4 gün gözaltında tutulan İ.Y.Z’nin Şirinevler’de oturduğu ortaya çıkması üzerine serbest kaldı.

Savcı Hasan Yılmaz, gözaltına aldırdığı polislere Tahşiye davasının sanıklarının beyanlarını kesin delilmiş gibi sorması dikkat çekti. Polis memuru T.B’ye yönelik sorguda Bank Asya ile ilgili soru sorulması ise şaşkınlık oluşturdu.  Savcı ,T.B’ye “Hattınızın HTS kayıtları içerisinde Bank Asya ile yaptığınız görüşme bulunmakta. Bu bankanın müşterisi misiniz? Bank Asya ile çalışmanızın özel bir sebebi var mıdır” sorusunu yöneltti. Polis memuru T.B ise annesinin bankada hesabı bulunduğu ve annesine yardımcı olmak için bu işlerine kendisinin baktığını ifade etti.

Gözaltına alınan emniyet mensuplarının avukatlarından Sıddık Filiz, dosyada delil olarak sadece HTS kayıtları ve devam eden Tahşiye davasının sanıklarının haklarındaki suçlamadan kurtulmak için ortaya attığı asılsız iddiaların dışında bir delil olmadığına dikkat çekti. Avukat Filiz soruşturmayla ilgili şu bilgilere yer verdi: “HTS kayıtları ise iddia edilen kumpasın odağındaki Turgut Yıldırım’a ait evin bulunduğu muhitti de içine alan çok büyük bir alanı kapsamaktadır. İstanbul TEM Şube Müdürlüğü’nün eleman sayısının çok fazla olduğunu ve söz konusu baz istasyonun bulunduğu bölgenin oldukça merkezi ve geniş bir yer. Suçlanan polislerden bir bölümünün o tarihte söz konusu bölgede ya ikamet ettikleri ya da görevlendirme ile görev başında oldukları yahut mesai sonrası günlük yaşamlarına devam eden kişiler.”

Tahşiye soruşturmasında görev alan polislere yönelik yürütülen soruşturmanın Savcısı Hasan Yılmaz “Sorguda suçladığınız delilin belgesini gösterir misiniz” diye talepte bulunan avukatı polis zoruyla dışarı attı.

Gözaltındaki polisler İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde savcı Hasan Yılmaz tarafından sorguya alındığı sırada, polislerin avukatlarından Fatih Nadi Doğan, sorgu esnasından savcı Yılmaz'dan 'Sorguda belirtilen evrakın aslının gösterilmesini istedi Savcı Yılmaz önce evrakın olmadığını söyledi. Daha sonra savcı Yılmaz, avukat Doğan'a resmi olmayan bir kağıt parçası uzattı.

Duruma tepki gösteren avukat Doğan, savcı Yılmaz'ın isteği üzerine polis zoruyla odadan dışarı atıldı. Yaşanılan tartışmaları sorgu zaptına geçiren Savcı Yılmaz, sorguda delil göstermemesi üzerine bu usulü hatırlatan avukat Fatih Nadi Doğan’ı şüpheliyi yönlendirmekle suçladı.

BUGÜN