8. Sulh Ceza Hakimi İbrahim Lorosdağlı’nın, atandıktan bir ay sonra görevden alınma sebebinin, polis memuru İbrahim Arslan’ı tahliye etmesi olduğu öğrenildi. Lorosdağlı, 15 Şubat’ta verdiği beraat kararının ardından kendi talebi olmaksızın eski görev yeri olan Asliye Ceza Mahkemesi’ne geri gönderilmişti.
Erdoğan’ın muhalifleri sindirmeye yönelik kurdurduğu Sulh Ceza Hakimlikleri ile algı operasyonlarına imza atan hakim ve savcılar arasında kriz yaşanıyor. İstanbul Adalet Sarayı’nda 19 Temmuz 2014’te kurulan 6 Sulh Ceza Hakimliği’nin mevcut iş yükünü kaldıramaması üzerine yeni 4 mahkeme daha kuruldu. 5 Şubat 2015’te adliyede görevli yaklaşık 400 hakim içerisinden 5 yeni yargıçla bu sayı 10’a çıkarıldı. Ancak yeni atanan hakimlerden 2 tanesi göreve başlamasının üzerinden 1 ay dahi geçmeden özel yetkileri alınıp asliye ceza mahkemelerine geri gönderildi. 7 No’lu Sulh Hakimi Çiğdem Yılmaz’ın hakimlerin nöbet listesinde yapılan bir usulsüzlüğe itiraz ettiği, bu nedenle de görevi bıraktığı ifade edilmişti. Yılmaz’ın ardından İbrahim Lorosdağlı’nın da sulh hakimliğini bıraktığı iddiaları ortaya atılmıştı. Ancak HSYK’nın Lorosdağlı’yı isteği olmadan hakimlik görevinden aldığı ortaya çıktı. Buna gerekçe olarak da Lorosdağlı’nın Tekirdağ İstihbarat Şubesi’ne yapılan algı operasyonu çerçevesinde tutuklanan İbrahim Arslan’ı tahliyesi gösterildi.
Gerekçe ‘hürriyeti ihlal’
Hakim Lorosdağlı, polis memuru Aslan’ı tahliye kararının gerekçesinde, “İsnat edilen suçun vasıf ve mahiyeti, ön görülen cezanın alt ve üst sınırı, tutuklu kaldığı süre, polis memuru olması, yürütülen soruşturmada aynı konum ve statüde olan diğer polis memurlarının serbest bırakılması nazara alındığında Anayasa’nın 19. maddesinde düzenlenen kişi hürriyeti ve ihlaline ilişkin düzenlenen CMK 100. ve 108. maddelerine göre tutuklu kalmasının makul ve orantılı olmadığı, bu aşamadan sonra mağduriyetine sebebiyet vereceği kanaatine varıldığından şüphelinin CMK 100 ve devamı maddeleri gereğince şüpheli İbrahim Arslan’ın tahliyesine...” ifadelerini kullandı. ZAMAN