İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sunulan dilekçede, Baransu’nun “delillerin toplanmış olması” “sabit ikametgah sahibi olması”, “kaçma şüphesinin bulunmaması” nedeniyle serbest bırakılması istendi. Baransu’nun avukatları aracılığıyla mahkemeye sunulan dilekçede, bir önceki tahliye talebinin gerekçesiz bir şekilde reddedilmesine tepki gösterildi. İstanbul 5. Sulh Ceza Hakimliği’nin “tutukluluğu sonlandıracak yeni delil yok” şeklindeki bir cümlelik gerekçesine itiraz edilen dilekçede, “Gizli belge temin etmek” suçlamasından tutuklanan Baransu’nun, yaptığı savunmalarının hakimler tarafından dikkate alınmadan karar verildiği ifade edildi.
GEREKÇE YAZMADILAR
Taraf'tan Aysun Yazıcı'nın haberine göre, dilekçede, “Tutuklamaya, tutuklamanın devamına veya bu husustaki bir tahliye isteminin reddine ilişkin kararlar, ‘Somut olgularla gerekçelendirilmek’ zorundadır. Ancak 5. ve 6. Sulh Ceza Hakimlikleri ilgili kanun maddesine aykırı olarak herhangi bir gerekçe ortaya koymamışlardır. Anayasa’nın 141. maddesine rağmen enteresan bir şekilde, ‘gerekçe’ yazmaya lüzum dahi görmemişlerdir” ifadeleri kullanıldı.
DİKKATE ALINMADI
Tutuklamaya itirazı değerlendirecek hakimlerin Baransu’nun savunmasını ve itiraz dilekçelerinin dikkate alınmadığı vurgulanan dilekçede, “Tutuklama kararına itiraz ettiğimiz 22 sayfalık dilekçemiz ve müvekkilimizin cezaevinde kendi el yazısıyla hazırladığı 11 sayfalık ek dilekçe hiçbir surette dikkate alınmamıştır” denildi.