İhtarda 'haksız ve hukuka aykırı eyleme derhal son vermeniz, sözleşmedeki edimlerinizi yerine getirmeye devam etmeniz, aksi taktirde yasal tüm yollara müracaat edilecektir' denildi.
Açıklama şöyle:
07.10.2015 tarihinde DIGITURK tarafından http://www.digiturk.com.tr/ internet sitesinde kamuoyuna bir duyuru yayınlanmıştır. Bu duyuruda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tebliğ edilen bir yazı nedeniyle yasal zorunluluk dolayısıyla bazı TV kanallarının platformdan çıkarıldığı bildirilmiştir. Bu kanallar arasında müvekkillerime ait Yumurcak TV, Samanyolu TV, S Haber TV ve Mehtap TV de bulunmaktadır.
Müvekkilim TV kuruluşları 16.05.2014 tarihinde DIGITURK platformunun sahibi Krea İçerik Hizmetleri ve Prodüksiyon A.Ş. ile sözleşme imzalamış olup bu sözleşme halen yürürlüktedir. Müvekkillerim sözleşme gereği bütün edim ve yükümlülüklerini yerine getirmekte olup, DIGITURK’ün müvekkillere ait TV yayınlarını platformdan çıkarma hakkı bulunmamaktadır.
Savcılık yazısı bahane edilerek hukuksuz şekilde tv yayınlarının platformdan çıkarılmasının hiçbir geçerliliği bulunmamaktadır. Zira Anayasa md 22 hükmüne göre usulüne uygun verilmiş bir hakim kararı olmadan asla haberleşme hürriyeti engellenemez. Dolayısıyla DIGITURK platform işleticisinin haberleşme hürriyetini ihlal eden eylemi tamamen haksız ve hukuka aykırıdır. Bu uygulama tamamen keyfi olup açıkça suç teşkil etmektedir.
Diğer yandan Anayasa md 28’de açıkça düzenlendiği üzere “hakim tarafından verilen bir karar olmadan” yayın yasağı konulamaz.
Türk Ceza Kanunu md 124 hükmüne göre her türlü basın yayın organının yayınının hukuka aykırı şekilde engellenmesi suçtur ve 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasını gerektirir. Bu durumda platform işleticisi tamamen keyfi bir şekilde Anayasa ve yasaları ihlal ederek açıkça suç işlemektedir.
Nitekim bir başka platformun, bazı tv kanallarıının yayınlarını durdurmasının ardından Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu olayın bir hukuksuzluk olduğuna vurgu yapmış ve aynen şöyle demiştir: “Türkiye'de kimse hukukun üstünde değil. Yani bir savcının ifadesi, bildirimi değil. Bir hukuki süreç tamamlandığı zaman o hukuki süreç herkesi bağlar.”
Anayasanın 38. maddesine göre “kesinleşmiş bir yargı kararı olmadan kimse suçlu sayılamaz, suçlu muamelesine tabi tutulamaz”. Müvekkil tv kuruluşlarına, aleyhinde kesinleşmiş bir karar olmadan sadece bir Savcılık yazısıyla suçlu muamelesi yapılması kesinlikle kabul edilemez. Hiç kimsenin görmediği ve mahiyetini dahi bilmediğimiz bir savcılık yazısı DIGITURK’un haksız eylemini hukuka uygun hale getirmez ve maddi ve cezai sorumluluktan kurtarmaz. Eğer DIGITURK, savcılık yazısını bir emir gibi algılayarak bunun arkasına sığınmak istiyorsa, Anayasa md 137/2’de yer aldığı üzere “Konusu suç teşkil eden emir, hiçbir suretle yerine getirilmez; yerine getiren kimse sorumluluktan kurtulamaz.”
Bilindiği üzere medya organları demokrasi, insan hak ve özgürlüklerinin teminatı olarak işlev görmektedir. Demokrasinin temeli ise halkın özgür iradesiyle gerçekleştirilen seçimlere dayanmaktadır. Seçim sürecine girdiğimiz bu günlerde iktidar yanlısı bir takım kişi ve kuruluşlar tarafından bazı tv kanallarının yayınlarının durdurulacağı gündeme getirilmektedir. Ardından ise gerçekte medyaya sansür teşkil eden DIGITURK’ün bu tür uygulamaları gibi olaylar ortaya çıkmaktadır. Demokratik bir ülkede seçimlere sayılı günler kala, hükümete muhalif gösterilerek hedef haline getirilen bazı tv kanallarının yayınlarının durdurulması gerçekte medyaya sansür anlamına gelmektedir.
Müvekkil şirketler ve yayın kuruluşları, yasal mevzuata uygun olarak kurulmuş olup, halen devam etmekte olan tüm faaliyetlerinde yasal mevzuata, Ulusal ve Uluslararası yayın ilkelerine tamamen uygun olarak hareket etmektedirler.
Yayınlarında ve işlemlerinde yasalara aykırı bir durum sözkonusu değildir..
SONUÇ VE TALEP : Yukarıda özetlemeye çalıştığımız üzere, müvekkil tv kanallarını platformdan çıkarma şeklindeki eyleminiz haksız ve hukuka aykırı olduğundan derhal bu keyfi ve suç teşkil eden işleme son vermenizi, sözleşmedeki edimlerinize uymanızı, aksi taktirde bu haksız eyleminiz nedeniyle maddi ve manevi tazminat davaları açılacağını, Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunacağımızı, AİHM dahil bütün mercilerde müvekkillerin haklarımızı arayacağımızı ihtaren bildiririz.
Keşideci Vekili
Av. Nazif AKTAŞ