A Milli Takım'ımızla hafızalara kazınan başarılar yakalayan deneyimli
teknik adam, taşları yerinden oynayan Bordo-Mavili ekibi bir kez daha ayağa kaldırdı.
İki yıl önce
sezon ortasında, deplasmanda Kasımpaşaspor'a mağlup olan
Trabzonspor, Belçikalı
teknik direktör Hugo Broos'la yollarını ayırmış ve
takımın başına geçici olarak
Ünal Karaman getirilmişti. Karaman, o dönem, "Trabzonspor'un bir hocaya ihtiyacı yok, Şenol
Güneş'e ihtiyacı var." demişti. O günden bugüne yaşananlar Ünal Hoca'nın o zamanki tespitinde ne kadar haklı olduğunun ispatı aslında.
Göreve başladığında 'takım olma' görüntüsünden son derece uzak olan kadroyu kısa sürede toparlayıp ikinci yarı hiçbir derbiden yenik ayrılmayan
Şenol Güneş, özgüven kazandırdığı talebeleriyle öncelikle Fenerbahçe'nin elinden
Türkiye Kupası'nı almıştı. Ertesi senenin başında ise kulüp müzesindeki tek eksik
kupa olan TFF Süper Kupası'nın yerini doldurmak bir kere daha Şenol Güneş'in ekibine nasip olmuştu. Sonrasındaki hadiseler ise herkesin malumu...
Geçtiğimiz sezon tüm engellemelere ve özellikle
yerli iskeleti dağılan bir kadroya rağmen yeni oluşturduğu takımla yine bir ilk olan
Şampiyonlar Ligi macerası ve oradan da 'alnı ak' olarak nitelendirilebilecek bir puanla geri dönüş... O geldikten sonra esamesi okunmayan
Onur,
Tolga ve
Burak gibi isimler şimdilerde 'elde tutulması kolay olmayan
yıldız' statüsüne erişti.
Şota ve Fatih Tekke'den sonra Burak Yılmaz'la 3. gol kralını Şenol Hoca'nın ellerinden çıkarmaya hazırlanıyor Bordo-Mavililer. Keza Güneş geldiğinde kadro dışı bırakılmış olan
Engin Baytar ve
Egemen Korkmaz gibi yetenekler,
İstanbul takımları için olmazsa olmaz hükmündeler.
Trabzonspor adına kırılacak ne
rekor varsa kırdı Şenol Güneş. Yetmedi, geçtiğimiz ay
UEFA tarafından yayınlanan en iyi 100 teknik adam listesinde 51. sırada yer alıp hem kulübün hem de ülkenin yüz akı oldu. Geçtiğimiz hafta kazanılan
Beşiktaş maçından sonra yayıncı kuruluş kameralarından yansıyan Beşiktaşlı
Ersan Gülüm'ü teselli edip, "
Perşembe günü çok önemli maçınız var, toparlanın bir an önce." söylemi, onun Türk futbolunun gerçek anlamda '
marka değerini' ne kadar önemsediğinin ispatı. Şenol Güneş, çocuk gibi sevinirken de, adam gibi üzülürken de samimi ve gerçek. Daha sahici olan şey ise onun sadece Trabzonspor için değil, Türk futbolu için de 'bir teknik adamdan fazlası' olduğu...
ERDAL HOŞ