İşte Mehmet Ali
Birand'in yazısı...
İstanbul Valisi Hüseyin
Avni Mutlu,
Galatasaray Başkanı
Ünal Aysal'a "Dışarıda polis otoloranı yakıyorlar. Ben sizi koruyamam. Kupayı ya soyunma odasında alın ya da
töreni iptal edin" dedi.
Ünal Aysal "Kupayı sahada almadan gitmeyiz" diye diretiyordu. Fatih Hoca'nın
Başbakan'a telefonda söylediği bir cümle krizi çözdü.
Vali
Hüseyin Avni Mutlu son sözünü söyledi: Kupa ya soyunma odasında verilsin ya da tören iptal edilsin."
Galatasaray Başkanı Ünal Aysal "Kupa bizim namusumuz. Sahada almadan gitmeyiz" cevabını verdi. Galatasaray yöneticisi Rizeli Abdürrahim
Albayrak, Rize'de bulunan Başbakan Erdoğan'ı aradı.
Abdürrahim Albayrak kısa bir süre konuştuktan sonra telefonu Fatih
Terim'e verdi.
"KİMSE KUPASINI ALAMAZ"
Fatih Terim Başbakan'a şöyle dedi:
"Eğer burada biz bu
kupayı alamazsak, bundan sonra bir başka statta da aynı durumda olan kimseye kupası verilemez hale gelir."
Başbakan Terim'e "Önlem alacaklar ve kupanın verilmesini sağlayacaklar, merak etmeyin" dedi.
İşte bu
cevap bekleyişi sona erdirdi.
Fenerli
futbolcu ve yöneticiler statta yoktu. Söndürülen ışıklar yakılmadı. Galatasaray karanlıkta da olsa kupasını ezeli rakibi Fenerbahçe'nin kalesinde, Kadıköy'de kaldırdı.