26 Ocak'ta Ankara'da yapılan Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Genel Kurulu'nda da delegelerin 'şikeye bulaşan kulüplere küme düşme cezası yerine puan silme cezasına' onay vermemesi hem Başkan Mehmet Ali Aydınlar'ı istifa noktasına getirdi hem de futbolu yeni bir kaos ortamına itti. Genel kurulda kulüplerden istediği desteği alamadığı için istifa sinyali veren Aydınlar, dün 5 günlük Fransa tatiline çıkarken, dönüşte güven tazeleme kararı almayı düşünüyor. Zira hem Kulüpler Birliği Başkanı Yıldırım Demirören, hem de F.Bahçe cephesi genel kurulda açık bir dille TFF yönetiminin güven tazelemesi gerektiğinin altını çizdi. Şimdi kamuoyunun en büyük merakı, bundan sonraki sürecin nasıl işleyeceği. Aydınlar, güven tazelemeyi düşünüyor Göreve gelir gelmez kendisini şike soruşturmasının ortasında bulan Aydınlar, bu süreçte kimseye yaranamadı. Aydınlar, soruşturmaya getirilen gizlilik kararını gerekçe göstererek TFF'nin yetkisinde olan sportif yargılamayı bir türlü hayata geçirmeyerek UEFA nezdinde çıkış yolu aradı. Bu hamleleri Aydınlar'ı kamuoyu nezdinde zor duruma düşürürken, F.Bahçe camiası da Federasyon Başkanı'nı her fırsatta eleştirerek adil davranmamakla suçladı. Her şey bir tarafa, 'Kendi camiam' dediği F.Bahçe tarafından takdir edilmemek Aydınlar'ı futboldan kopma noktasına getirdi. Bu yüzden Aydınlar, seçimli bir genel kurul yaparak güven tazeleme ihtimalini düşünüyor. TFF yönetiminden bazı isimler, 'Haziran ayında yapılacak malî genel kurulda güven tazeleyelim' derken Aydınlar'ı, Yıldırım Demirören ve F.Bahçe yöneticilerinin 'güven tazeleyin' çıkışı düşündürüyor. Şike soruşturmasını yakından takip eden UEFA, TFF'nin attığı adımlardan ve süreci başlatmasından memnun görünüyor. TFF, ilk iş olarak şike soruşturmasında karar verme yetkisini Disiplin Kurulu'na devrederek UEFA nezdinde ilk teknik puanı aldı. Zira UEFA'ya bağlı ülke federasyonlarında şike gibi disiplin konularında kararı yönetim kurulları değil, disiplin kurulları veriyor. Ayrıca Federasyon'un Etik ve Disiplin kurulları, gizlilik kararının kalkmasının ardından soruşturmada adı geçen 63 kişiden savunmalarını isteyerek sürecin sağlıklı şekilde işlediğini gösterdi. Bu 63 kişi kendilerine tanınan sürede savunmalarını verecek. Vermeyenlerin ise savunmaları verilmiş kabul edilecek. Adlî yargılama, uefa'yı harekete geçirir UEFA Genel Sekreteri İnfantino, önceki gün net bir şekilde adlî yargının beklenmeyeceğini açıklamıştı. İnfantino, "Adli yargılama seneler sürebilir. Oysa, sportif yargıdaki disiplin prosedürü çok hızlı ilerlemek zorundadır. Ancak bu şekilde sportif rekabetin bütünlüğü, doğruluğu ve devamlılığının garanti altına alınması sağlanır." açıklamasıyla play-off'lar öncesi TFF'nin karar vermesi gerektiğinin altını çizdi. Çünkü adlî yargı ile idarî yargı ayrıdır. Disiplin hukuku ve spor hukuku, idare hukukunun parçalarıdır. Adlî yargı ile idarî yargının yargılama teknikleri çok farklıdır. Adlî ceza yargısı mutlak hakikate bakar, yüzde 100 emin olduktan sonra karar verir. Adlî yargıda itiraf bile karar için yeterli olmazken, idarî hukukta deliller neticesinde ağır zan varsa ve yeterli kanaat oluşmuşsa karar verilebilir. O yüzden TFF Disiplin Kurulu savunmaları alır almaz harekete geçecek ve play-off öncesi 58. maddeyi uygulayacak. Çünkü 6222 sayılı Şike ve Şiddeti Önleme Kanunu'ndaki şike tanımıyla Federasyon Disiplin Talimatı'nın 58. maddesindeki şike tanımları ayrıdır. Eğer adlî yargılama beklenirse bu birkaç yıl sürer ve UEFA bu sürede Türk takımlarını Avrupa kupalarına almaz. Şayet şike suçları sabit görülen kulüpler olur ve bunlar 58. maddedeki sıfır tolerans gereği küme düşürülürse yerlerine hangi takımların davet edileceği de merak konusu. Bu konuda da, suçun işlendiği tarih dikkate alınacağı için 2010-11 sezonunda küme düşen üç takım Buca, Kasımpaşa ve Konyaspor'un, Federasyon'dan Süper Lig'i talep etme hakları doğacak. 'F.Bahçe'miz' ifadesine divan desteği Beşiktaş Kulübü ve Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Yıldırım Demirören'in önceki gün Ankara'da gerçekleştirilen TFF olağanüstü genel kurulundaki konuşması tartışma konusu oldu. Toplantıda divan kurulu başkanlığı yapan Yalçın Karadeniz, "Başka kulübün formasını giyiyor." eleştirilerine muhatap olan Demirören'in doğru olanı yaptığını söyledi. Beşiktaş Divan Kurulu Başkanı, "Soruşturmada reytinginin fazla olması sebebiyle en çok Fenerbahçe'mizin adı geçiyor." sözleri sebebiyle sosyal paylaşım sitelerinde başlatılan kampanyayla istifası istenen Demirören'in durumunu da değerlendirdi: "Biz Türk futbolunun geleceğini konuştuk. Bu bakımdan formaları çıkartmamız gerekir." Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu'nun çok büyük bir sorunla karşı karşıya olduğuna dikkati çeken Karadeniz, "Umarım Türk futbolu adına en doğru karar verilir." ifadelerini kullandı. İşadamı Zeki Mazlum ifade verdi İşadamı Zeki Mazlum, İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nin talimatıyla, futbolda şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında ifade verdi. Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi'ne avukatı Ali Sürmen'le gelen Mazlum, sanık sıfatıyla dinlendi. 11 Temmuz 2011 tarihinde Trabzon'da gözaltına alınan Zeki Mazlum, Trabzon Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgusunun ardından İstanbul'a gönderilmişti. Mazlum, 14 Temmuz'da tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmiş, daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. ZAMAN