Sanki Erzik gelecek dertler bitecekti. Topun el yaktığı şu dönemde zaten adayın isminden ziyade projeleri önemliydi. Şenes Erzik, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'la görüşüp, "Madem tek çare benim o halde kabul ediyorum." dedikten sonra çok önemli ve manidar bir cümleyi kulaklara fısıldıyordu: "UEFA ve FIFA'ya bir sormam gerek." Peki neyi sorması gerekiyordu? Sizce Şenes Erzik, UEFA ve FIFA'nın onayını almadan Gençlik ve Spor Bakanı'yla görüşüp 'Evet' der miydi, kulüplerin baskısıyla, "Peki çok istiyorsunuz, geliyorum." cümlesini kurar mıydı? Tabii ki hayır. Zira Erzik, Aydınlar'ın istifasından sonra topun önüne düşeceğini çok iyi biliyordu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la Dolmabahçe'deki çalışma ofisinde görüştükten sonra, "Futbol ailesinin tek adayı olursam ateşten gömleği giyerim." düsturuyla yola koyulmuştu Şenes Bey. UEFA nezdinde, yeni başkanın isminden ziyade ortalığı kasıp kavuran şike davasında takınacağı tavır, alacağı kararlar daha elzemdi. Ama 1990 yılında Adana Demirspor-Bolu maçında yapılan şike, itiraflarla ispatlanmasına rağmen Erzik yönetimi, Tahkim Kurulu'nun kararını tanımayarak Malatyaspor'u küme düşürmüştü. Yani bu konuda kötü bir geçmişe sahipti. Deyim yerindeyse şike konusunda karnesi zayıf olan Şenes Erzik, 27 Şubat'ta göreve geldiğinde 58. maddeyi değiştirip, küme düşmeyi kaldıracak hatta puan silme cezasında bile cimri davranacaktı. İşte bu konuyu danıştı UEFA Başkanı Platini'ye ve 'hayır' cevabını alınca dönüp "UEFA izin vermiyor, aday olmuyorum." ifadelerini kullandı. Neydi peki UEFA'nın Erzik'ten istekleri? Şikeye bulaşan kulüplere 12 puandan aşağıya ceza verilmeyecek. Birkaç maçta şikeye bulaştıkları iddia edilen kulüplere 20 puandan aşağı ceza olmayacak. Şike eyleminin gerçekleştiği sezon kazanılan kupalara dokunulmayacak. Yani sezon dondurulacak ve kupa el değiştirmeyecek. Bu istekler üzerine Erzik kendini ateşe atmak istemedi. Şimdi gözler Kulüpler Birliği'nin pazartesi akşamı 17.00'ye kadar belirleyeceği adaya çevrildi. Kulislerde dolaşan haberlere göre vekil başkan Hüsnü Güreli bu işe hayli meyilli. Ancak UEFA'nın yakından tanıdığı Lutfi Arıboğan da kulüplerden bir istek geldiği takdirde koltuğa aday olabilir. zaman