Çok iyi bir
hazırlık dönemi geçiren ancak Tümer, Deniz ve
Appiah'ın durumunun belirsizliği sebebiyle kadrosuna takviye yapamayan Sarı-Lacivertliler, yine de
Türkiye Kupası, Süper Lig ve Şampiyonlar Ligi'nde büyük hedeflere koşmaya devam ediyor.
İklim şartları ve son yıllardaki tesisleşme atağıyla devre arası hazırlık
kamplarının gözde mekânıydı
Antalya. Ancak bu sene büyüklerden sadece
Fenerbahçe'yi ağırladı. Çünkü haziran ayında düzenlenecek 2008
Avrupa Şampiyonası dolayısıyla devre arası birçok ligde olduğu gibi ülkemizde de kısa tutuldu. Üstelik bu araya
Türkiye Kupası maçları sıkıştırıldı. Böyle olunca da Antalya'ya gitmenin hiçbir cazibesi kalmadı.
Fenerbahçe ise
İstanbul'daki sert kış şartlarını hesaba katarak ve Türkiye Kupası'nın 3. ayağını 'bay' geçmenin avantajıyla Antalya'yı
tercih etti. İlk yarıyı lider Sivasspor'un ardından averajla 2. sırada tamamlayan, Şampiyonlar Ligi'nde tarihinde ilk kez bir üst tura çıkan Sarı Kanaryaların, güneye inmekle ne kadar doğru karar verdiği İstanbul'daki
soğuk ve karlı havaların ardından daha iyi anlaşıldı. Günde çift antrenmanla
hazırlıklar sürerken can sıkıcı tek sorun bazı
futbolcuların durumundaki belirsizlikti. Geçen yıldan beri
sakatlıklarla boğuşan Appiah, sol ayağındaki
damar tıkanıklığı yüzünden tüm vaktini İtalya'da geçirdi... Askerlikle ilgili yasada değişiklik yapılmadığı için ya birliğine teslim olması ya da yurtdışında bir takıma gitmesi gereken Tümer'in adı bile anılmadı... Sık sık sakatlanmaya başlayan
kaptan Alex, Antalya'ya götürülmedi... Tedavisi devam eden Deniz, düz koşularla yetindiği kampı yarıda kesip İstanbul'a döndü... Basına kapalı idmanda sakatlandığı iddia edilen
Kezman, geçtiğimiz cumartesi 2 günlüğüne Hollanda'ya gidip çarşamba
akşam geldi ve doğru dürüst çalışmadı... Sezon sonunda sözleşmeleri sona eren
Aurelio ile
Semih'le masaya oturulmadı...
Kamp boyunca yeni
sakatlıkların baş göstermemesi
teknik direktör Zico'yu bir nebze olsun rahatlattı. İdmanlar genellikle neşe içinde geçerken başta Roberto
Carlos olmak üzere Deivid ve Colin Kâzım şakalarıyla arkadaşlarını epey eğlendirdi. Kampta dikkat çeken hususlardan biri
forma savaşının kızışmamasıydı. Yedekler arasında öyle öne çıkan, ilk 11'i zorlayacak futbolcu yoktu. Zico, yalnızca Alex'in boşluğunu doldurma görevi biçilen Ali Bilgin'le özel ilgilendi. Orta sahanın solunda
Uğur Boral'la kıyasıya bir
rekabet halinde olan
Vederson da idman bitimlerinde serbest vuruş çalışması yaptı.
Fenerbahçe'nin kampı sadece Türkiye Kupası'ndaki
Kayserispor karşılaşmasıyla bölündü. İkinci Başkan Nihat Özdemir'e ait Belek'teki Arcadia Otel'de dolu dolu 8 gün geçiren Fenerbahçe'de hiç şüphesiz ki en büyük ilgi ünlü
yıldız Roberto Carlos'a idi. Otel civarından, derneklerden, okullardan yüzlerce
taraftar akın akın sambacıyı yakından görmeye geldi. Carlos'un hiç kimseye sırt çevirmemesi takdir topladı.
Yumurta ve unla
Brezilya usulü kutlanan
doğum günleri renkli görüntüler ortaya çıkarırken Fenerbahçe'nin antrenmanları genellikle keyifli ve coşkulu tamamlandı. Son derece iyi koşullarda 3 kulvarda birden mücadele edeceği
sezonun 2. yarısına sıkı bir şekilde hazırlanan Sarı-Lacivertliler, dün İstanbul'a dönerek
Şükrü Saracoğlu Stadı'nda oynayacağı İstanbul
Büyükşehir Belediyespor maçını beklemeye koyuldu.
Öte yandan
Mateja Kezman,
tedavi için gittiği Hollanda'da yaptığı açıklamalarla dikkatleri üzerine çekti. PSV TV'ye konuşan
Sırp golcü Kezman, "Fenerbahçe'de mutsuz olduğumu Zico da biliyor. Bunun için bu kulüpten ayrılmayı düşünüyorum." dedi. Kezman, "Görüşme içerisinde olduğum birkaç kulüp var. Transferimin birkaç hafta içerisinde biteceğini düşünüyorum." diyerek gönlünün İngiltere'den yana olduğunu söyledi.
[FUTBOLCULAR KAMPTA NE YAPTI?]
Volkan Demirel: Diğer
kaleci Serdar Kulbilge'nin sakatlığı geçince hemen kaleyi devralması mümkün gözükmüyor.
Serdar Kulbilge: Ağır bir sakatlık geçirdi. Takımla birlikte antrenmanlara katılmıyor. Tek başına da olsa herkesten fazla çalışıyor.
Gökhan
Gönül: İlk yarıda Fenerbahçe'nin parlayan yıldızıydı. Zico onu öve öve bitiremiyor. Formunu koruyor.
Önder Turacı: Formayı Gökhan'a kaptırdı. Bu durum form grafiğinde ister istemez düşüşe yol açtı.
Edu: Sakatlık yaşamadığı ya da cezalı olmadığı takdirde formayı sırtından çıkarmaz. Bazı maçlarda yaptığı hataları tekrarlamama sözü verdi.
Lugano: Antrenmanlarda bile sanki gerçekten maç oynuyormuş gibi mücadele ediyor. Arkadaşları sertliğinden şikayetçi.
Appiah: Hastalığı yüzünden devre arasını İtalya'da geçirdi. Muhtemelen sözleşmesi askıya alınıp yerine
yabancı transfer edilecek.
Tümer: Ya askere ya da yurtdışında bir takıma gitmesi gerekiyor. F.Bahçe'den kopma aşamasında.
Aurelio: Neredeyse bir aydan beri Valencia'ya gideceği iddia ediliyor. Çalışmalarını sıkı bir şekilde sürdürdü. Zico'nun vazgeçilmezlerinden.
Yasin Çakmak: Elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor. Defans hattında şans bulması sakat veya cezalı oyunculara bağlı.
Can Arat: İdmanların en hırslı isimlerinin başında geliyor. Ancak 11'e girmesi çok zor.
Alex: Sakatlığı nedeniyle İstanbul'da bırakıldı. Gaziantepspor'la oynanacak 2. yarının 2. maçına kadar hazır olacağı tahmin ediliyor.
Selçuk: Deniz sakatlanınca formayı kaptı. Devre arasında çok çalıştı. Yine 11'de sahaya çıkacak.
Deniz Barış: Önemli bir problemi yok dense de kampı yarıda kesip İstanbul'a döndü. Birkaç haftaya ihtiyacı olduğu söyleniyor.
Uğur Boral: Müthiş süratli, rakipleri kolay geçiyor; ama son hareketlerde eksiklikleri var. Görünen o ki sol açığı yine Vederson'la dönüşümlü kullanacak.
Kemal Aslan: Tümer, Appiah ve Deniz'in yokluğunda Selçuk şans buldu. Kemal'in de oynaması için bir oyuncunun takımdan ayrılması gerekiyor.
Ali Bilgin: Zico onu sık sık sakatlanan Alex'in yerine düşünüyor. Alex'ten çok koşsa da Brezilyalı yıldızın boşluğunu doldurması imkânsız.
Colin Kazım: Şakacı, güleç bir mizacı var. Ne var ki bazen ciddiyetten uzak görüntü veriyor. Bu temposuyla 11'de forma giymesi zor.
Mateja Kezman: Kampın ilk günleri antrenmanların en formsuz futbolcusuydu. Hollanda'ya gitti, 5 gün gelmedi.
Deivid: Yine arkadaşlarını gülmekten kırdı geçirdi. Ancak bu enerjisini biraz da takıma yansıtması lazım. Zira performansı yeterli değil.
R. Carlos: İnanılmaz profesyonel, bir o kadar da mütevazı...Her yönüyle örnek bir futbolcu. Takıma çok şey kattı, katmaya da devam ediyor.
Vederson: Zico genelde yedek kadroda denedi. Fakat Uğur'dan ne eksiği ne fazlası var. Herhalde hafta içi kim daha iyiyse maça o başlayacak.
Gürhan Gürsoy: Kiralık gitmesi gündemdeydi. Gidip gitmemesi kendi tercihi. Zira, Fener'de forma
aslanın ağzında.
İlhan Parlak: İdmanlarda klas goller attığı oldu. Ama İlhan'ın as kadroda yer alması yakın zamanda uzak ihtimal.
Semih
Şentürk: 9 yıllık yedekliğin ardından, ilk 11'de oynamaya başladı. Her geçen gün performansı yükseliyor. Alternatifsiz bir golcü.
Erhan
Güven /ZAMAN