Antalya kampının son gününde sarı-lacivertli ekibin kaldığı Belek'teki
Limak Arcadia Otel'de
basın toplantısı düzenleyen Teknik Direktör Zico,
futbolcularının kendi yaratıcılıklarını kullanabilmeleri açısından kendilerini fizik olarak iyi hissetmeleri gerektiğini belirterek, ''Önem verdiğim kısım fizik kondisyon üzerineydi. Bu kısımda ağır çalışmalar oldu. Futbolcuların bu ağır çalışmalara verdiği
yanıt olumluydu.
Zorlu etaptan sonra
futbolcuların tatile gitmeleri onların kondisyonlarını etkiledi. Bizim onları tekrardan ikinci yarıya hazır hale getirmemiz gerekiyordu. Kaliteli ve
teknik oyunculardan kurulu bir
takıma sahibiz'' dedi.
Sonradan kampa katılan oyuncuların direkt topla değil, arkadaşlarının yaptığı çalışmaları yaparak ekibe dahil olduklarını belirten Sarı-lacivertli ekibin teknik patronu, her oyuncunun hedeflerinin ne olduğunu bildiği için çalışmalarını yaptıklarını ve şikayet etmediklerini, söyledi.
Bundan sonraki dönemde kendilerini önemli maçların beklediğini ifade eden Zico, takımındaki
sakatlıkları şu sözlerle değerlendirdi, ''Futbolcularımız
psikolojik olarak da yorulacak. Bunlara
hazırlık için kampın bu dönemini iyi atlattığımızı düşünüyorum. Bazı futbolcularımızın
sakatlıkları geçen dönemden gelen sakatlıklardı. Mesela Alex'in sakatlığı ilk yarıdan beri hissettiği bir sakatlıktı. Tedavisine Brezilya'da devam etti. Dönünce ağrıları yine arttı, bu nedenle onu tedaviye aldık.
Önder iki aydan beri şimdiki sakatlığını hissediyordu. Tatilden sonra antrenmanlarda ağrıları sıklaştı. Bu nedenle tedavisini yapmayı uygun gördük. O da ikinci yarının ilk maçında hazır biçimde sahada olacak. Deivid'in de
küçük bir sakatlığı vardı. Son hazırlık maçında iyi oynadı, bundan sonrası için de hazır. Edu, ufak tefek sakatlıklar yaşasa da iyileşti. Onu önümüzdeki döneme hazırlıyorum. Lugano'nun Brezilya'dan beri süren bir problemi vardı. Sahada her şeyini veren, savaşan bir futbolcu olduğu için kafası rahat olsun diye tedavisine karar verdik. Ama başka bir sakatlığı çıktı. Ligin ilk maçına olmasa da ikinci ya da üçüncü maçına hazır olacağını düşünüyorum. Beklemediğimiz tek sakatlık Kezman'ın sakatlığıydı. Istanbul'daki antrenmanlarda takımla birlikte çalışmalara başlayacak. 27 Ocak'taki maçta sahaya çıkabileceğini hem doktorlar hem de kendisi söylüyor.''
Bir gazetecinin, kampta kendisinin dikkatini çeken bir futbolcu olup olmadığını sorusuna Zico, ''Futbolcularımı
teker teker ayırmayı ve onlara sıfatlar takmayı sevmiyorum. Hepsinin sorumluluğu ayrı ayrıdır, bu sorumluluklar birleşince başarılı bir takım oluruz. Hepsi iyi çalıştılar hepsi sorumluluklarını bildiler. Benim amacım bu kamptan bir
yıldız çıkarmak değil, tüm yıldızları birleştirip tek bir yıldız yapmak. Yıldız bir
Fenerbahçe ortaya çıkarmak'' diyerek yanıt verdi.
Tümer'in psikolojisini soran bir gazeteciye ise Zico, ''Tümer'i yalnız görmüyorum. Sadece ayrı çalıştığı zaman yalnızdı. Tümer arkadaşları ile birlikte çalıştı. O en fazla şans bulan oyunculardan bir tanesi. Ligin ikinci yarısında da şans bulacaktır'' cevabını verdi.
Takımda eksik gördüğü noktalar olup olmadığı sorusuna da Zico, ''Daha önce
Rüştü ve Selçuk'un yerini dolduracak mevkiler için
transfer olabileceğini söylemiştim. Fenerbahçe'ye gelecek oyuncu, gelmiş olmak için gelmemeli gerçekten yararlı olacaksa gelmeli. Yine de iki bölgeye oyuncu alarak takımı güçlendirebiliriz'' dedi.
Kampa PAF takımından gelen 6
genç futbolcunun Samandra'da ekibe dahil olup olmayacakları sorusuna Zico, ''Gençler kaliteli oyuncular ama maç oynamaları lazım. Bir futbolcunun yetişebilmesi için en önemli şey maç yapması. Onlar PAF takımında çalışmalarına devam edecekler. Yalnızca
Necati bizimle birlikte olacak. Bu toplantıya gelmeden 10 dakika önce onlarla bir görüşme yaptım ve onların PAF takımı için ne kadar önemli olduklarını söyledim. Kaleci Necati bizle çalışacak. Alper kaliteli,
ümit milli bir oyuncu. Hepsinden yararlanmak gerekiyor. Onlar Fenerbahçe'nin geleceği'' yanıtını verdi.
Fenerbahçe'nin 100. yılında
taraftarın yıldız bir transfer beklediği bu isimler arasında Roberto Carlos'un geçtiği şeklindeki bir sorusunu ise Teknik Direktör Zico, ''Şu anda 6
yabancı oyuncum var. Hepsinden de çok memnunum. Her şey de normal gittiğine göre bir yabancı transferine ihtiyacım yok. Şu anda bize bir yabancı oyuncu gelme olasılığını bile düşünmüyorum. Yabancı oyuncuya kapılarımız kapalı. Taraftarların
takımlarında ünlü futbolcuları takımllarında görmek istediğini biliyorum ama taraftar şampiyonluğu daha fazla ister'' sözleri ile cevapladı.
Zico, Alex'in sözlşmesinin sona ermesi ile ilgili soruyu, ''Alex'in sözleşmesi kişisel sorunudur. Benim görüşüm umarım takımda kalır. O kalmazsa başka alternatifler üzerinde dururuz'' dedi.
Geçtiğimiz yıl son maçta kaybedilen şampiyonluğu hatırlatan gazeteciye ise Zico, ''Umarım geçen yılki gibi olmaz. Biz geçmişe bakarak yaşayamayız. Takımımızın kalitesi belli,
şampiyonluk için elimizden geleni yapacağız. Geçmişe değil önümüze bakmalıyız'' cevabını verdi.
Appiah'ın mevkisi ile ilgili soruyu, ''Appiah çok kaliteli bir oyuncu onun için mevkinin fark edeceğini sanmıyorum. O ofansif bir oyuncu. Geriye koyunca verimini azaltmış olursunuz. Ileriye dönük oynamalı, kaleyi düşünen topu seven bir oyuncu. Afrikalı oyuncular genelde bu tip oluyor. Benim görüşüme göre ofansta gözükmeyi seviyorlar. Afrika'daki futbolun ileri gidememesinin nedeni sürekli ofansı düşünmeleri olsa gerek. Savunmayı düşünmüyorlar'' diye yanıtlayan Zico, galibiyet getiren gollerin ardından takımı geriye yönlendirip yönlendirmediği sorusuna ''Sahada yalnız oynamıyoruz. Bu nedenle her şey bizim istediğimiz gibi gitmez. Rakiplerimiz oyunda geriye düşseler de yeniden dengeyi kurabilecek takımlar. Galip durumdayken biraz daha oyunda pas yapmak rakibini boş bırakacağı alanları görüp yararlanmak normaldir. Ben maçın hiç bir anında geriye çekilip oyunu rölantiye almayı düşünmüyorum. Savunma yapıp top çevirin demiyorum. Düşüncem kazanmak olduğu için, daha fazla gol atılmasını istiyorum'' sözleri ile cevapladı.
Teknik direktörlük mü yoksa futbolculuk mu daha zor sorusuna ise Zico, ''Teknik direktör olmak futbolculuktan daha zor. Futbolcu iken sadece kendimi düşünüyordum kendimi hazırlıyordum. Ama şimdi sorumluluğum çok daha fazla. Belli bir grubun tamamen maçlara hazırlanmasını sağlamalıyım. Sorumluluk çok daha fazla olduğu için, değişik karakterdeki oyuncuları bir karaktere oturtmaya çalışmak gerektiği için,
teknik direktörlüklük futbolculuktan çok daha zor diye düşünüyorum. Benim eski futbolcu olmam, teknik direktörlük yaşantımda yardımcı oluyor bana. Futbol oynamayan biri bazı problemleri çözemeyebilir. Futbolculara tecrübelerim ve kanıtlanmış şeyler doğrultusunda öğütler veririm. Futbol gelişse de 30-40 yıl evvel gerekli olan kurallar değişmemiştir. 40 yıllık tecrübemi futbolcularıma aktarıyorum. Beş yıldır teknik direktörlük yapıyorum. Santana örnek aldığım büyük bir teknik direktördür. Onlardan aldıklarımı yansıtmaya çalışıyorum. Teknik direktörlük kariyerimin başında olsam bile futbol tecrübem çok fazla. Bunları yansıtıyorum futbolcularıma'' diyerek yanıtladı.
Lig şampiyonluğu,
UEFA kupası ve
Türkiye kupasından hangisini daha çok önemsediği sorusu üzerine Zico, ''Içinde bulunduğumuz kupa yarışlarını ayırmayı sevmiyorum. Hepsi de bizim için çok önemli. Bu üç kupada da gidebilecekleri en iye yere varacaklarını biliyor oyuncularımız. En iyi yere gidebilmeyi istiyorum. Birine daha fazla önem verirseniz dengeleri bozarsınız. Bunu futbolcularıma aktarmaya çalışıyorum. Katıldığımız şampiyonalarda sonuna kadar en iyisini yapabilmek önemli. Zorlu bir dönem olacak bizim için. Elimdeki futbolcu grubunun bu yarışmalarda en iyi performansı göstereceğine inanıyorum'' dedi.
Galatasaray'ı mı yoksa
Beşiktaşı mı kendileri karşısında daha büyük bir
rakip olarak gördüğü sorusunu, ''Beşiktaş ve Galatasaray büyük takımlar. Her zaman şampiyonluklara oynayan takımlar. Onlar da şampiyonluk yarışında olmak isteyecekler. Arada çok puan farkı yok, maçlarını kazanırlarsa ortak olurlar. Ama bizim rakibimiz sadece onlar değil. Diğer rakiplerle oynayacağımız maçların kazanılması da üç puan getirecek'' diye yanıtlayan Zico, ilk yarının sonunda elde edilen 7 puanlık farkı, ''Fark bizim için önemli olsa da biz Brezilya'da şöyle bir deyim kulanırız, (Daha yakacak yağımız var). Dikkat etmemez gereken şeyler var. Fenerbahçe derbilerde yenilgi almadı. Her geçen gün daha güçleniyoruz. Her maçtan üç puanla çıkmak istiyoruz. Ligin sonuna doğru üç derbiyi art arda oynamayı istemezdik. Ama
fikstür böyle olmuş, yapacak bir şey yok'' diyerek cevapladı.