Uras'tan Canaydın'a yaylım ateşi

Galatasaray Kulübü'nün eski başkanlarından Ali Uras, kulüp başkanı Özhan Canaydın ve yönetim kurulunu ağır bir şekilde eleştirerek, "Galatasaray, toplumu hayallerle uyutuyor" dedi.

Uras'tan Canaydın'a yaylım ateşi

Efsane başkanlardan 84 yaşındaki Uras, kulüpte ahenksiz bir yönetim anlayışı bulunduğunu ve yöneticilerin birbirlerinden uzakta olduğunu iddia ederek, ''Seçildikten 3-5 ay sonra yönetimden ayrılıyorlar. Bir düzen yok, birlikte çalışma adabı yok. Dolayısıyla birlik yok. Bu, futbol takımına da sirayet ediyor'' diye konuştu. "Galatasaray, mali ve sportif açıdan yükseleceğine, her gün, her yıl geriye gidiyor" diyen Ali Uras, verilen sözlerin tutulmadığını, taraftarların aldatıldığını öne sürdü. Uras, şunları söyledi: ''Kulüpte, başkandan yedek üyeye kadar başarılı olmak gerekir. Başarılı olmak, her sene şampiyon olmakla eş değer değildir. Galatasaray'ın başarısının her yerde olması lazım. Hem sportif, hem idari, hem o sporun yapılış alanlarını oluşturmada verilen sözler yerine getirilerek, yapılan işlerde uğraşılarda başarı gerekir. En başarısız gördüğüm şey, senelerdir verilen sözlerin tutulmamış olması, tutulamaması veya tutulamayacak sözler verilerek, hep aynı yerde oturma arzusunda olunması. Bir anlamda, Galatasaray taraftarını aldatma esprisi içinde geçiyor. Şimdiye kadar stat olacaktı, imkanlar gelişecekti. Kulübün mali ve sportif açıdan yüksek mevkilere ulaşılacağı söylenirken, her gün, her sene geriye gidiyoruz.'' "TARAFTARLARI KULÜPTEN SOĞUTUYORLAR" Galatasaray'ın bugün yoksul bir kulüp haline geldiğini ifade eden Ali Uras, mali imkanları geliştirecek çok imkan bulunduğunu, ancak bunların, uğraş ve ileri görüşle başarılabileceğini söyledi. Uras, şöyle devam etti: ''Sözle olmaz. Sözü her zaman verirsin. Arkadaşlarımız bu sözleri her kongrede, seçim döneminde veriyorlar. Daha sonra bir sürü bahaneyle kendi taraftarlarını kulüpten soğutuyorlar. Benim bildiğim, kulüp 8-10 senedir stada kavuşacak ya da Ali Sami Yen Stadı güzelleşecek. Biz 10 senedir bunu hayal ediyoruz. Keşke 3 sene şampiyon olmasalar da bu güzel tesisleri Galatasaray'a bahşetmiş olsalardı. O zaman Galatasaray taraftarının umudu ve heyecanı artardı. Şampiyon olamayabilirsiniz. Uğraşırsın, didinirsin, şampiyon olamayabilirsin, ama Galatasaray'ın büyüklüğünü meydana getirecek diğer yapıları ortaya çıkarmak bu yönetimin elindedir. Bunlar yapılmayınca, herkes Galatasaray'a karşı alaylı bir tutum izlemeye başladı. Bunlar bol keseden söz verip, iş yapmayan bir yönetim haline geldiler. Galatasaray, maalesef toplum olarak aldatılmış bir duruma geldi. Bu, üzücü ve rahatsızlık verici ortamı yarattı.'' "ŞAMPIYONLUKTA YÖNETIMIN FAZLA PAYI YOKTU" Geçen sezon futbol takımının, teknik direktörü ve oyuncusu ile fevkalade başarılı performans gösterdiğini dile getiren Uras, elde edilen şampiyonlukta yönetimin payının ise fazla olmadığını savundu. Ali Uras, şampiyon takımdan 1-2 oyuncusu farklı olan bugünkü ekibin, tamamen ters bir görüntü çizdiğini de anlatarak, şöyle devam etti: ''Bugün, futbol takımının övülecek fazla bir tarafı olmadığını görüyorum. Galatasaray'ın bugünkü takımının, geçmişte büyük bir çıkış göstererek UEFA Kupası ve Süper Kupa'yı kazanan takımla arasında büyük fark var. Tabii bunun nedenleri var. Bugün Galatasaray takımından memnun olmak mümkün değil. Geçtiğimiz sezon, futbol olarak insanı doyuran bir takıma sahiptik. Teknik direktörüyle, oyuncusuyla, gerçekten fevkalade başarılı bir takımdı. Açık söyleyeyim, buraya yönetimi dahil etmek istemiyorum. Geçen seneki büyük şampiyonlukta yönetimin fazla payı yoktu. Geçen sezon, teknik kadro ve futbolcuların birlikte mücadeleleri Galatasaray'ı şampiyon yaptı. Bu sene uyum, çok az düzeye indi. Futbol takımından fazla lezzet almak mümkün değil, Ama bu, ileride aynı şartlarda devam edeceği anlamını taşımaz. Değişik yönetimlerle, kişilerle Galatasaray iyileşebilir.'' "CANAYDIN'A KAPIYI GÖSTERDIM" Ali Uras, ikinci kez başkanlığa aday olduğu dönemde, Özhan Canaydın'a, bir söz nedeniyle kapıyı gösterdiğini söyledi. O dönemde, arkadaşlarından, aklı başında ve Galatasaray'a faydalı olabilecek yönetici adaylarını bulup getirmelerini istediğini anlatan Uras, olayı şöyle anlattı: ''Onları yönetime koyacaktım. Galatasaray'ın nasıl yönetileceğini bu arkadaşlara gösterecektim. Fazla oynamamasına rağmen basketbol takımından Canaydın'ı tanırdım. Terbiyeli bir çocuktu. O zaman Ersan Feray ve Tuğrul Demir, Çapa Hastanesi'ndeki odama Özhan Canaydın'ı getirdiler. Yönetim kurulu listesini yapıyorduk. Genç arkadaşları almak istiyordum. Bana birdenbire, gayet ciddi bir tavırla, 'Ali Ağabey, seni severim, ama Galatasaray başkanı olarak kabul edemem' dedi. Nedenini sordum, 'Sen mektepten mezun değilsin, mektepli olmayan bir insanın Galatasaray başkanı olması mümkün değil' dedi. Ben de 'Senin gibi eğitilmiş bir insanın böyle bir laf söylemesi mümkün değil, kapı burada, siz gidebilirsiniz' dedim.'' "AMIGO OL, AMIGOLUK YAP..." Uras, Canaydın'ın bu sözlerinden sonra çok üzüldüğünü vurgulayarak, ''Fanatik biri. Galatasaray'ı çok seviyor, ama fanatizm ile yönetim ayrı şeyler'' dedi. Uras, ''Amigo ol, amigoluk yap, o ayrı bir şey. Bir yöneticinin fanatizmle bir yere gelmesi mümkün değil. Bugün Galatasaray'da bu tür şeyler çıkıyorsa, belki bu hadisenin etkisi var. Yönetimde 6-7 mektepsiz var, hangisinin sesi çıkıyor? Yavaş yavaş yok olup gidiyorlar. Bu, Galatasaray'a büyük zarar veriyor'' diye konuştu. "MEKTEPLI-MEKTEPSIZ AYRIMI TEHLIKELI" Galatasaray'da mektepli-mektepsiz (Liseli-Liseli olmayan) ayrımı bulunduğunu, ancak bunun tehlikeli olduğunu kaydeden eski başkan Ali Uras, sonunda aklıselimin galip geleceğine inandığını söyledi. Uras, Galatasaray Kulübü'nün içinde, bilinçli ve organize olarak hareket eden bir grup bulunduğunu ileri sürerek, şunları kaydetti: ''Bunu ifade ederken, bazı şeyleri geri plana atmamak lazım. Galatasaray bir mektepten çıkan spor kulübüdür. Kulüp mektebi, mektep de kulübü bağrına basmış ve gelişme böyle yaşanmış, ama Türk sporunu bu fikirle geliştirmek mümkün değil. Bu güzel bir şey, ama mektebin dışında milyonlarca kişinin Galatasaraylı olduğunu unutmamak lazım. Maalesef kulüpte bu olay zaman zaman gelişiyor, rahatsızlık veriyor. Bu dönemde en yüksek seviyeye de ulaştı. Mektepli ya da mektepsiz, aklıselim Galatasaraylılar, bu yaşananların kulübü ne kadar tatsız bir ortama süreklediğini görerek önlemeye çalışıyorlar ve bu fikrin karşısında duruyorlar. Inşallah Galatasaray bu sorunu tamamen kökünden halleder. Mektepsiz bir insanı ikinci sınıf üye olmaktan kurtarır ve kulübün daha tatlı bir ortam içinde olmasını sağlar.'' "STATTA YAŞANANLAR BÜYÜK TEHLIKE" Kulüpte liselilerin gayet geniş bir cephelerinin ve organize olma imkanlarının bulunduğunu belirten Uras, buna karşı bir grup oluşturmanın da kesinlikle yanlış olduğunu ve kendi döneminde bunu engellediğini söyledi. Ali Uras, kulüpte bazı üyelerin liseli olmalarını ön plana çıkarttıklarını ve genel kurullarda topluluk halinde hareket ettiklerini kaydederek, ''Hatta listelerde isimlerini, yanlarına bu özelliklerini vurgulayarak yazıyorlar. Bu tür fanatik gruplar, az olmalarına rağmen, organizasyonu yaptıklarında gayet geniş kitle halinde ortaya çıkıyorlar. Bu fanatizm, Galatasaray'ı en kötü duruma sokacak hareketlerin başında geliyor. Bu duruma getirmemek lazım. Mekteplisiyle, mektepsiziyle, bütün dünyaya yayılmış Galatasaraylılar var. Artık bir Galatasaray firması var. Ayrıca statlarda bunların yaşanması en büyük tehlike, bunu ortadan kaldırmak lazım. Yok deniyor, ama bu var. Bazıları bu kozu oynamak istiyor'' şeklinde konuştu. "GALATASARAY'DA PARALI INSAN ISTENMIYOR" Galatasaray'da üyeliğe kabul sistemini düzeltmek için, 3 kez tüzük tadil toplantısı yaptığını anlatan Uras, bunda başarılı olamadığını söyledi. Ali Uras, ''Galatasaray'da paralı insan istenmiyor'' derken, Fenerbahçe'de, Beşiktaş'ta çok sayıda başkan adayı çıkmasına karşın Galatasaray'da, dışarıdan gelebilecek isimlerin, ''Paralı'' diye itildiğini ve istenmediğini öne sürdü. "SEYRANTEPE STADI'NIN FAZLA REALITESI YOK" Ali Uras, Galatasaray toplumunun hayallerle uyutulduğunu, Seyrantepe'de yapılacak stadın da fazla realitesinin olmadığını savundu. Uras, böyle bir stadın yapılacağını 3-4 senedir duyduğunu kaydederek, ''Kongrelerde müjdeler veriliyor, ama bunlar hüsran oluyor. Bahane bulmak kolay. Temel atılacak deniliyordu, hala yok. Bir dahaki mali kongreye kadar, seçime kadar olacak gibi gözükmüyor'' dedi. Riva arazisi satın alındığında kendisinin kulüpte asbaşkan olduğunu vurgulayan Ali Uras, ''Büyük bir heyecanla almıştık. Ileriye dönük bir alıştı. Bu kadar borç varken, değerinde satılması lazım. Borç içinde kıvranılacağına satışı son derece yerindedir, ama değerinde satmak gerekir. Florya'nın satışını ise gönlüm kabul etmez'' ifadesini kullandı. "HAKAN ŞÜKÜR KENDINE ZIYAN VERIYOR" Ali Uras, uzun yıllar Galatasaray ve A Milli Futbol Takımı'na hizmet veren Hakan Şükür'e de ''Artık bırak'' mesajı gönderdi. Hakan Şükür'ün rekorlar kırdığını, 3 gol daha atıp başka rekorlar kırmasının bir esprisi bulunmadığını dile getiren Uras, ''Kendisi gerçek Galatasaraylı, herkes bunu kanıksadı. Hangi meslekte olursa olsun, en tepede bırakma iradesini gösteren insan, benim için ideal insandır. En yüksekte bırakacaksın ki insanlar seni itelemesin. Ben oyuncuma bunu tavsiye ediyorum. Antrenman yapabilir, kendisini iyi zanneder. Artık en basit hareketleri bile yapmakta zorlanıyor. Büyük Hakan'ı ufaltmasına gerek yok. 36 yaşına kadar kimse futbol oynamadı. Kimse onu kırmak istemiyor, ben de kırmak istemiyorum. Artık gereği yok, kendisine ve bulunduğu ortamdaki arkadaşlarına ziyan veriyor. O, devamlı el üstünde tutulacak bir insan olarak toplumda yerini alacak. Kendisini sevdiğim için kötü bin intiba ile bırakmasını istemem. Isterse 40 yaşına kadar oynasın, ama bence yanlış'' diye konuştu. "AZIZ YILDIM ANTIPATIK, AMA BÜYÜK IŞLER YAPTI" Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın, soğuk bir insan görüntüsünde ve son derece antipatik olduğunu ifade eden Uras, ''Fenerbahçe'nin de antipatik görünmesinde katkısı var, ama kulübü için çok büyük işler yaptı'' dedi. Uras, Yıldırım'ın, bu işleri büyük paralar harcayarak değil, beceresiyle yaptığını dile getirirken, ''Stat ve alt yapı için tesisler yapması büyük başarı. Kulübün altyapısını oluşturacak en ideal ortam yarattı. Bir başkan başka ne yapar? Futbol oynayıp kulübünü şampiyon yapamaz. Bundan daha iyi başkan olunmaz. Biz kaç defa ligi namağlup bitirdik, ama şampiyon olamadık. Şampiyonluk kısmet meselesi, ama bunları yapmak meziyettir. Fenerbahçe başkanını takdir ediyorum. Fazla söz vermeden, laf etmeden, bu muazzam tesisleri yaptırması büyük başarıdır. Onlarda da daha önce gruplar vardı, o birliği, ahengi kurdular. Çok grup vardı, hiçbiri kalmadı. Galatasaray'da bunu yapmak lazım'' şeklinde konuştu. "ŞAMPIYONLUĞA FENERBAHÇE YAKIN, AMA BEŞIKTAŞ DA OLABILIR" Ali Uras, Galatasaray'ın şampiyonluğundan umudunun bulunmadığını dile getirirken, ''Şampiyonluğa büyük oranda Fenerbahçe yakın, ama Beşiktaş'ın kovalama ihtimali de çok kuvvetli'' ifadesini kullandı. Beşiktaş'ın şampiyon olmasının şaşkınlık yaratmaması gerektiğini kaydeden Uras, ''Bu sene Fenerbahçe'nin, çok üstünmüş gibi havası yok. Çok basit kayıplar yapıyorlar. Galatasaray'ın işi zorlaştı, ama o mücadeleyi Galatasaray da bırakmayacaktır'' diye konuştu. HALUK ULUSOY'A DESTEK Galatasaray Kulübü başkanlığının yanı sıra geçmişte Futbol Federasyonu başkanlığı da yapmış olan Uras, sıkıntılı bir dönemden geçen Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy'a destek verdi. Ali Uras, Ulusoy'un, işini hakkıyla yaptığını ve parayla pulla ilgisinin olmadığını belirtirken, "Hükümet, Haluk Ulusoy'u kendi adamı olmadığı için yıkmaya gayret ediyor. Bunu yaptıklarında Türk futbolu kurtulacak mı, böyle bir şey olur mu, böyle bir ortamda hangi federasyon düzgün yönetilecek ? Son derece yanlış. Görev süresini bitirsin, sonra yine seçim yapılsın. Federasyon başkanının, muhakkak hükümetin ya da kulüplerin adamı olması şart değil" diye konuştu. "Allah yüzüne baktı, milli maçları kazanıyorlar" diyen Uras, kazanılan bu başarılarda Haluk Ulusoy'un da hakkının bulunduğunu ifade etti. Ali Uras, kendisinin, dönemin başbakanı Turgut Özal'ın isteği üzerine futbol federasyonu başkanlığı görevini kabul ettiğini, ancak kendi dışında alınan politik kararlar nedeniyle istifa ettiğini anlattı. ALI URAS'IN ÖZ GEÇMIŞI 1923 yılında Sinop'ta dünyaya gelen Ali Uras, ilkokulu Sinop'ta bitirdikten sonra Istanbul'a gelip, ortaokulu ve liseyi Kabataş Lisesi'nde bitirdi. Istanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden 1947 yılında mezun olan Ali Uras, uzun yıllar basketbol oynadı. Ilk milli maçını 1947'de Yunanistan'a karşı oynayan Uras, 59 defa milli takım formasını giydi. 1953 yılında ABD'ye gidip, burada 2 sene eğitim alan Ali Uras, döndükten sonra 1963-67 yılları arasında Galatasaray Kulübü'nde yönetim kuruluna seçildi. 1970-71 döneminde Selahattin Beyazıt'ın başkanlığındaki yönetime seçilip 2. başkanlık görevini yürüten Ali Uras, 1979 yılında Galatasaray'a başkan oldu ve 6,5 yıl bu görevi yaptı. Evli ve 5 çocuk babası olan Uras, Genel Cerrahi dalında profesörlük unvanına sahip bulunuyor.
<< Önceki Haber Uras'tan Canaydın'a yaylım ateşi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER