F.
Bahçe'nin Young Boys'la 2-2,
Beşiktaş'ın
Plzen'le 1-1, G.Saray'ın da OFK
Belgrad'da 2-2 berabere kalması, temsilcilerimizin taraftarlarını da mutlu etmedi. Yeni hocası Schuster'le
sezona başlayan
Kartal'ın yeni oyun
sistemine ayak uyduramadığı gözlenirken, tartışılan Frank
Rijkaard'ın Aslan'ında kadroya dahil edilenlerin uyumsuzluğu dikkat çekti.
Daum sonrası Kocaman'la 'devam' kararı alan Kanarya da eksiklerin yerini dolduramadı.
Şampiyonlar Ligi 3. ön
eleme turu ilk maçında Young Boys'la dış sahada 2-2 berabere kalan
F.Bahçe'de en büyük sorun disiplinsizlik.
Galatasaray ile oynanan
Dostluk Kupası'nda Selçuk'un gereksiz bir kartla
takımı 10 kişi bırakmasının ardından İsviçre'de de benzer sorunlar baş gösterdi. Maçı 2-1 kazanmak üzere olan Sarı-Lacivertliler, Selçuk'un yol açtığı penaltıyla skor eşitliğine razı oldu. Kazım'ın,
teknik direktör Aykut Kocaman'ın tabiriyle 'saçma sapan' bir kırmızı kartla atılması, kenara alınan Emre'nin Kocaman'ın elini havada bırakması da tepki çekti. Rakibe çok kolay pozisyon veren Kanarya'da defans hattı tel tel dökülüyor. Güiza'yı iyi bir
teklif gelirse satmayı düşünen F.Bahçe, gol yollarında da etkisiz.
Camia, Ganalı Gyan'ın alınması,
Lugano, Gökhan
Gönül ve Dia gibi isimlerin kadroya girmesiyle kötü gidişin düzeleceğine inanıyor.
UEFA Avrupa Ligi 3.
ön eleme turu ilk mücadelesinde
OFK Belgrad ile Sami Yen'de 2-2'lik skorla yenişemeyen G.Saray'da ise Avrupa'ya
erken veda etme korkusu hakim. Arjantinli file bekçisi Franco'nun gönderilmesinin ardından kaleyi devralan Aykut'un performansı, kafalarda soru işareti bıraktı. Yedeği
Ufuk Ceylan da göze giremedi. Aslan'ın duran toplardan gol yeme hastalığı önceki gece nüksetti. Baros'un yokluğunda gol yollarında çok zorlanan G.Saray'da, henüz Çek forvetin alternatifi de yok. Yeni transferlerden
Cana ve Pino'nun form durumu yetersiz bulunurken,
yönetim gözünü iyi bir orta saha ve golcü transferine çevirdi. Rijkaard ise yanlış
oyuncu değişiklikleriyle eleştiriliyor.
Avrupa Ligi 3. ön elemesinde Çek Plzen'e birçok fırsat tanıyan Kartal'ın tek ayakta kalan ismi
kaleci Hakan Arıkan oldu. Schuster'le birlikte oyun kurgusunun değişmesi, ilk 11'de
Quaresma ve
Hilbert gibi sadece iki yeni ismin yer almasına rağmen eskileri de olumsuz etkiledi.
Ernst'in yalnızları oynaması,
Delgado'nun oyuna hiç girmemesi orta sahayı yol geçen hanına çeviriyor. Gözden çıkarılan
Ferrari'nin yokluğunda hava ve yan toplarda zafiyet göze çarpıyor. Quaresma'nın kullandığı sol kanatta ise geride
İbrahim Üzülmez zaman zaman çaresiz kalıyor. Şimdi herkes Guti'nin formayı sırtına geçirmesini bekliyor.
F.Bahçe için bu beraberlik çok iyi!
RIDVAN DİLMEN (NTV):
Fenerbahçe iyi bir
futbol ortaya koymadı. 90 dakikanın yarısından fazlasını 10 kişi oynadı. Karşılaşma Fenerbahçe'nin alışık olmadığı bir zeminde, suni çimde oynandı. Bütün bunları alt alta koyuyorum; Fenerbahçe'nin alacağı maksimum sonuç bu. Ayrıca unutmayalım ki; Fenerbahçe dört haftadır
hazırlık dönemi geçiriyor. Young Boys ise 11 gün önce ligine başladı. Fenerbahçe, yine de skorda üstünlüğü rakibine hiç bırakmadan gollü bir beraberlikle dönmesi alınabilecek en iyi skordu.
Kanarya, tur kapısını aralayamadı
ZEKİ ÇOL (ZAMAN): F.Bahçe öylesine kötü
savunma yaptı, öylesine pozisyonlar verdi ki... Young Boys biraz becerikli, biraz şanslı olsa ve
Volkan hele ikinci yarıdaki o kurtarışları yapmasa Fenerbahçe için tur şansı bu maçta biterdi. Young Boys, Fenerbahçe savunmasını adeta kevgire çevirdi. Ve Fenerbahçe, uzun zamandır bir rakibe ilk kez bu kadar çok sayıda pozisyon verdi. Skor, ilk bakışta kuşkusuz avantaj. Ancak rövanşın kolay geçeceğini de kimse zannetmesin. Deplasmanda alınan iki gollü beraberliğe karşın Fenerbahçe için tur kapısı aralanmış değil.
G.Saray, güçlenmek yerine zayıfladı
AHMET ÇAKIR (ZAMAN): G.Saray Teknik Direktörü Rijkaard'ın geçen sezon sonunda 'kalitesiz' deyip bugün 'yetersiz' diye düzelttiği kadronun geçen yıldan iki farkı
Mehmet Batdal ve
Serdar Özkan'dı. Bu iki oyuncunun Kewell ve Baros'un yerini aldığını varsayarsak takımın güçlenmesini bir yana bırakın, ciddi biçimde zayıflamış olduğu ortaya çıkar. Onca çabadan sonra iki duran topa mahkûm olmak, Galatasaray'ın hocasının takımına bu yönde en
küçük bir katkıda bulunamadığını kanıtlar gibiydi. Sarı-Kırmızılı takımı çok zor günler bekliyor.
Rijkaard'ın Aslan'ı Arda'ya endeksli!
HAKAN ŞÜKÜR (FANATİK): Üzülerek söylemeliyim ki sadece Arda'ya endeksli bir Galatasaray var. Bunu attığı goller için dile getirmiyorum. Sezonu bu zihniyetle tamamlayamaz Galatasaray. İkinci yarıda da büyük bir fizikî düşüş yaşadılar.
Oyuncu kadrosuna baktığımızda aslında iyi isimlere sahipler; ama 'Nasıl olsa kazanırız' düşüncesi ve sonradan takıma yeni katılan oyuncuların girmesi Cim Bom'u etkiledi. Çünkü bu
futbolcular defansa hiç
yardımcı olmadı ve rakibin kendi sahasından rahat çıkmasına yol açtı.
Kartal birkaç isimle şampiyon olamaz
FEYYAZ UÇAR (HÜRRİYET): Beşiktaş'ta herkes ayrı telden çalıyor. İlk yarının en iyi adamı Hakan! Defans oyuncuları ne oyun kurabiliyor ne de
rakip atakları önleyebiliyorlar. Kaleci Hakan'la uyumları da yok.
Sivok hâlâ ceza sahasında top istop etmeye çalışıyor. Ernst, orta sahanın en yalnız adamı. Ne Hilbert'ten ne de Delgado'dan defansif anlamda
destek almıyor. Bu da rakip ataklar için bal kaymak. Maçın Beşiktaş adına iyileri kaleci Hakan, Quaresma ve skor. Bu tur geçilebilir ama birkaç iyi adamla şampiyon olunmaz. Ne Avrupa'da ne de ülkemizde.
Beşiktaş'ın ders alması gerekiyor
GÜNTEKİN ONAY (VATAN): Plzen maçı umuyorum ki Beşiktaş'ın ders karşılaşmasıydı. Görülen o ki tek ön liberolu sistem kesinlikle olmayacak. Çünkü Quaresma, Delgado, Nihat gibi futbolcuların takım savunmasına yardımı hiç yok. İlk yarı Hakan mükemmel oynadı ve Beşiktaş faciadan kurtuldu. Delgado top ayağındayken yumuşak ama top rakipteyken
pamuk helva gibi. Ernst'e hiç yardım etmiyor ve orta saha yol geçen hanına dönüyor. Ayrıca yan toplarda havadan ve yerden bu kadar pozisyon hatası yapan bir takım Ferrari gibi bir stoperi nasıl gözden çıkarır?