Bundesliga'nın önemli ekiplerinden biri karşısında üçüncü
hazırlık maçına çıkan
Trabzonspor, özellikle oyunun belirli bölümlerinde ortaya koyduğu
futbolla önümüzdeki
sezon zirve yarışında var olacağının sinyallerini verdi.
Son
transfer kaleci Slyva'nın
forma giymediği maçta iki ayrı devrede kaleyi nöbetleşe koruyan
Onur ve
Tolga bariz hata yapmadılar. Defansın göbeğinde oynayan
Song ve Egemen arasındaki uyum son yıllarda bu bölgede oldukça sıkıntı çeken Trabzonspor adına sevindirici. Bu ikili aynı zamanda sol ve sağ beklerin hatalarını telafi konusunda da güven veriyor. Egemen'in mücadeleci kimliği ön plana çıkarken tecrübeli Song doğru zamanlama ve topu oyuna sokmadaki becerisini konuşturuyor. Giray gibi
genç bir yeteneğin de kadroda var olduğu düşünülecek olursa Trabzonspor'un
savunma güvenliği geçmiş yıllara oranla daha emin ellerde denilebilir. Defansın sağında Ersun hoca ısrarla Tayfun'u deniyor. Stoper kökenli olan bu
oyuncu özellikle Song'un yardımları ile sırıtmasa da ofansif anlamda bekleneni verebilir mi? Bunu zaman gösterecek. Sol bek Cale ise her geçen gün
takıma daha fazla uyum sağlıyor. Henüz fiziksel açıdan yetersiz görünse de top tekniği kritik müdahaleleri ile yeni bir Abdullah Ercan'ın habercisi gibi. Ön liberoda Ceyhun forma rekabetinde emektar
kaptan Hüseyin'i zorlayacağa benziyor. Orta sahada
Selçuk, Manisa'daki performansını aynen devam ettiriyor. Sakatlığı süren Colman'ın da katılmasıyla Trabzon'un orta sahasının daha çok top yapabileceği söylenebilir.
Alışıldığının aksine sağ çizgide değil forvet arkasında oynayan İbrahim Yattara ise oynadığı futbolla
Alman taraftarlardan bile alkış aldı. Aslında Ersun Yanal, Yattara'dan bu bölgede faydalanma denemelerine geçen sezon başlamıştı. Eskiye göre çok daha geniş bir alanda oynaması gereken bu futbolcunun şimdilik tek eksiği zaman zaman kendisini saklaması. İkinci kaptanlığa getirilerek bir bakıma sorumluluğu arttırılan Gineli yıldızın ilk kez bu sezon kampa zamanında katılması önümüzdeki günlerde daha istekli bir Yattara seyredebileceğimizin işareti sayılabilir. İleri ikilide Gökhan
Ünal, gol pozisyonlarındaki soğukkanlılığı ile ne derece doğru bir transfer olduğunu ispatlıyor. Henüz etkili kanat organizasyonları gerçekleştiremeyen takımın bu konuda mesafe alması Gökhan'ın verimini daha da artıracak gibi görünüyor. Gökhan'ın gelmesi ile daha da rahatlayan
Umut ise hem etkili presi ile rakibi yıpratıyor hem de araya atılan derin paslara hareketlenerek gol pozisyonlarına giriyor. Sıklıkla ofsayta düşme problemini de aşarsa Gökhan-Umut ikilisi bu sezon
rakip defansların korkulu rüyası olur.
Genel anlamda Trabzonspor'da çok kısa zamanda bir kaynaşmanın sağlandığını söylemek mümkün. Hazırlık maçlarında yedeklerin gol sevinçleri bile bunun göstergesi. Yine geçtiğimiz yıllara kıyasla çok daha fazla mücadeleci, agresif bir takım görünümünde Bordo-Mavililer. Ancak bu futbol anlayışının beraberinde bol
kart ve
sakatlık gibi handikaplar getirmesi kuvvetli bir ihtimal. Bu ihtimale karşı sadece ideal kadronun değil yedeklerin de hem fiziksel hem moral motivasyon anlamında hazır olmaları gerekecek. Bir de uyarına gelirse orta sahaya son bir takviye... Gerisi taraftarın göstereceği sabra kalmış.
ERDAL HOŞ