Ligtv.com.tr'de yapılan ankette Ersun Yanal, Hikmet
Karaman, Yılmaz
Vural, Fatih
Terim, Werner Lorant,
Tigana gibi
teknik adamlar Türk
futbolseverlerin yakından tanıdığı isimler olarak ön plana çıksalar da renkli kişilikleri, birbirinden farklı özellikleri ile de dikkat çekiyorlar.
"Ersun Yanal dediğimizde aklınıza ilk olarak ne geliyor?" diye sorduğumuzda '
Bilgisayar' diye
cevap verenler çoğunlukta...
Fatih Terim deyince ise insanlarının aklına ilk olarak karizma geliyor.
İşte teknik adamlar ve ilk çağrışımları...
FATİH TERİM: Fatih Terim gerek jestleriyle gerek mimikleriyle olsun herkes tarafından karizma olarak değerlendirilen bir insan. Özellikle kritik durumlardaki açıklamaları, ailesiyle ilgili çıkan haberlerin ardından yaptığı sert açıklamaları ve o anki mimikleri hala herkesin hafızasında. Fatih Terim deyince akla ilk olarak karizma geliyor. Giyim tarzıyla da dikkatleri çıkan Fatih Terim'in İtalyan modasını yakından takip ettiği belli oluyor. Bir maç öncesi
yabancı bir basın mensubunun sorusunu
İngilizce cevaplaması internet sitelerinde sıkça yer alsa da o kendini sosyal anlamda en iyi geliştiren teknik adam olarak dikkatleri çekiyor.
ERSUN YANAL: Ersun Yanal diğer Türk
teknik direktörlerden daha fazla gelişen teknolojiye ayak uyduran bir isim. Bazı teknik adamlarımız bilgisayarı dahi kullanmayı bilmezken o gecesini gündüzünü bilgisayarının başında geçiriyor. Maçları bilgisayar odaklı olarak
analiz eden Ersun Yanal
futbolcularının bilgilerini bilgisayara yüklüyor ve ona göre
test uygulayıp ona göre futbolculara çalışma programı hazırlıyor. Ersun Yanal dediğimizde aklımıza ilk olarak bilgisayar geliyor. Görünümüyle ise Avrupai bir teknik adam havası uyandırıyor...
YILMAZ VURAL: Ligtv'de yorumculuk yapan
Yılmaz Vural belki de Türk futbolundaki en renkli kişilik.
Kemal Sunal ile bir filmde oynayan Yılmaz Vural özellikle futbolcularla yaptığı kavgalarla hafızalarımıza kazındı. Önce Bulgar futbolcu Donev'i Sarıyer'de kırmızı
kart gördüğü için tokatlayan Yılmaz Vural sonra da aynı sebeplerden dolayı Adem Dursun ve Effa'ya vurdu. Yılmaz Vural'ın bu davranışları büyük
gündem oluşturdu. Yılmaz Vural deyince aklımıza gelen bir diğer şey de
Rıdvan Dilmen'in sıkça anlattığı bir anısı. Türk futbolundaki teknik direktör kıyımı konusu açılınca devamlı bu anısını anlatan Rıdvan Dilmen şunları söyler: "Adanaspor'u çalıştırırken Kızılcahamam'da yaz
kampındaydık. Bizimle birlikte birçok
takım aynı anda orada kamp yapıyordu. Otelin önünde bir sürü takım otobüsü var. Her takım kendi otobüsüne binip sahaların olduğu yere gidiyor. Neredeyse çalıştırmadığı takım kalmayan Yılmaz Vural hocam otelden çıktı ve otobüslerden birine binecek. Esprili bir şekilde 'Hocam' dedim, 'Dikkat et. Otobüsleri karıştırma. Senin şimdiki otobüsün şu!" İşte neredeyse herkes tarafından büyük sempatiyle karşılanan Yılmaz Vural deyince aklımıza ilk olarak bunlar geliyor.
WERNER LORANT: Kasımpaşa teknik direktörü Werner Lorant bembeyaz saçlarıyla tipik bir
Alman fakat bir o kadar da Türk. Daha önce
Fenerbahçe,
Kayseri Erciyes ve Sivasspor'da görev yapan Werner Lorant deyince aklımıza ilk olarak tespih geliyor. Devamlı tespih çeken Lorant hem bunu uğur olarak görüyor hem de alışkanlık olarak değerlendiriyor. Lorant bu görüntüsüyle bizden biri gibi olduğunu da gösteriyor.
HİKMET KARAMAN: Türkiye'de birçok takımı çalıştıran
Hikmet Karaman'ın Fatih Terim'e olan benzerliği herkes tarafından kabul gören bir gerçek. Maç esnasındaki hareketleri, konuşma tarzı, jestleri ve mimikleriyle Fatih Terim'i andıran Hikmet Karaman denince akla kuşkusuz Terim geliyor. Hikmet Karaman ise bu konuda şöyle düşünüyor: "Adanaspor'u çalıştırırken Fatih Terim'le benim çok benzer fotoğraflarımızı göstermişlerdi. Ben de benzediğimizi orada farketmiştim. Bir de LİG TV G.Saray maçında hareketlerimizi yayınlamıştı. Aynı tepkiler veriyoruz. O da maçı yaşıyor, ben de. Ben her zaman kendi maçın içerisinde görürüm. Fatih Terim de böyle bir çalıştırıcı olduğundan dolayı benim için '
taklit ediyor' diyorlar. Alakası yok".
BÜLENT UYGUN: Fenerbahçe'de futbol oynarken başkan
Ali Şen'in isteği üzerine askerliği döneminde gol attıktan sonra asker selamı yaparak gol sevincini kutlayan
Bülent Uygun deyince akla ilk olarak bu duruş geliyor. Futbolculuğu bıraktıktan sonra da devamlı bu asker selamı onunla konuşuldu. Özel röportajlarda da onun asker selamı yaparkenki fotoğrafları yayınlandı.
TİGANA: Beşiktaş'ta bir dönem görev yapan
Fransız teknik adam kürdanıyla akıllara kazandı. Her maçta üzerindeki stresi kürdanla atan Tigana neredeyse kürdansız maça çıkmadı.
LUCESCU: Beşiktaş'ın 100.yılında şampiyonluğa ulaşan Rumen teknik direktör Mircea
Lucescu deyince akla
bomba açıklamaları geliyor. G.Saray-
Real Madrid maçı öncesindeki Beşiktaş maçının ertelenme talebine Beşiktaş ve F.
Bahçe karşı çıkınca Lucescu "Köpekler istedi diye atlar ölmez" açıklamasını yapmış ve bu söz haftalarca gündemden düşmemişti. Türkiye'den ayrıldıktan sonra ise Lucescu "Türkiye Çavuşescu Romanya'sı gibiydi" açıklamasını yaparak dikkatleri yine üzerine çekmişti.
OTTO BARİÇ: Fenerbahçe'de bir dönem görev yapan Otto Bariç'e Trabzon'da atılan taş hala hafızalarda. Tribünlerden gelen ufak bir taşa karşın kendini yere atan Bariç'in bu olayı üzerine başkan Ali Şen takımı kupadan çekmiş ve
Federasyon Fenerbahçe'yi 1 yıl kupadan uzaklaştırmıştı.
ZDENEK ZEMAN: Pendik... Fenerbahçe'nin Çek teknik adamı Zdenek Zeman her zaman akıllarda kalacak olan bir mağlubiyetin önemli bir ismi olarak dikkat çekiyor. Taraftar arasında da daima konuşulan ve hala unutulmayan Pendik faciasında Pendikspor Fenerbahçe'yi Türkiye Kupası'nda 2-1 yenmiş ve kupadan elenmişti.
SOUNESS: Souness deyince akla ilk olarak
bayrak geliyor. Bir Fenerbahçe maçından sonra Kadıköy'de Fenerbahçe Stadı'nda bayrak diken Souness'ın bu davranışı Fenerbahçeliler tarafından tepkiyle karşılanırken G.Saraylılar tarafından t-shirtlere konu edilmişti.
CİHAN