Beşiktaş ve Galatasaray'ın aksine devre arasında
transfer yapmayıp kendi içinde bütünleşen Sarı-Lacivertliler, gösterdiği başarılı performansla rakiplerini imrendiriyor.
Geçtiğimiz yılların aksine bu
sezon yıldız futbolcu yerine
takım için oynayan yabancıları kadrosuna katan
Fenerbahçe, izlediği bu transfer politikasının semeresini çabuk aldı. Devre arasında kadrosuna takviye yapmayıp Gökhan
Ünal ve
Colin Kazım gibi iki önemli oyuncusuna yol veren Sarı-Lacivertliler, buna rağmen doludizgin zirve yarışını sürdürüyor.
Başta yıllara meydan okuyan
kaptan Alex olmak üzere
kaleci Volkan'dan en uçta görev yapan Niang'a kadar her hattıyla iyi bir performans sergileyen Kanarya, aynı zamanda ara transferde fiyasko yaşayan Beşiktaş ve G.Saray'ı da kıskandırdı. Fenerbahçe, özellikle
Guti ve Quresma'lı kadrosunu
Almeida, Simao ve Fernandez gibi
Portekiz Milli Takımı'nın as oyuncuları ile güçlendirip
spor kamouyunda 'Q7 ve Çetesi' yakıştırmalarına maruz kalan Siyah-Beyazlı rakiplerini imrendiriyor. Ocak ayında transfer yapmak yerine takım içindeki birlik ve beraberliği üst seviyeye çıkaran Sarı-Lacivertliler, ligin ikinci yarısına adete tek
yumruk olarak girdi. Antalyaspor galibiyeti ile büyük moral bulan Alex ve takım arkadaşları,
Trabzonspor karşısında aldığı kritik 3 puanla iyice
şampiyonluk havasına girdi. Ardından üst üste kazanılan
Manisa,
Kayseri ve Beşiktaş maçlar Fenerbahçe'yi zirvenin en iddialı takımlarından biri haline getirdi.
Sarı-Lacivertli takım, önceki
akşam Kasımpaşa karşısında zorlanmasına rağmen disiplinden hiç kopmadı ve
ekip ruhu bilinciyle bu maçtan da 3 puanla ayrılmasını bildi. Kısacası Ariel Ortega,
Nicolas Anelka, Roberto
Carlos ve Daniel
Güiza gibi starlardan ağzı yanan Fenerbahçe, takım bütünlüğünü bozmayan mücadele gücü yüksek karma oyuncularla da mutlu sona ulaşabileceğini geç de olsa anladı.