A Milli Takımımız'ın Almanya'dan
İsviçre'ye uzanan
kamp programında hep yanında olduk. Başka
ülke takımlarının kamplarını da gerek yerinde gerekse basın organlarından takip etmeye çalıştık. Ama böylesini görmedik!..
Türkiye'deki bazı meslektaşlarımızın sohbet ederken hayret ifadesi olarak kullandığı, '10
dünya kupası gördüm, böyle şey görmedim!' lafının bir nevi karşılığını gözlemleme şansı bulduk. 10 dünya kupası görmeye yaşımız müsait değildi; ama Türkiye'nin katıldığı 3
Avrupa Şampiyonası'nın ikisine şahitlik etmiş biri olarak ilk kez bir idmanda yaklaşık 15 bin taraftarı bir arada gördük. Bizim yaşadığımız bu 'ilk' belki dünyadaki tek ilk değildi; fakat olağan bir şey olmadığını da,
yabancı ajansların olaya abartılı ilgi göstermesinden rahatlıkla anlayabiliyorduk... Konu konuyu açmadan, bizi şaşkınlığının ceza sahasına sokan mevzuya bir isim arayışına girersek;
Güney Amerika çılgınlığının Avrupa versiyonu ile karşılaştık diyebiliriz. Türkiye'de neredeyse Süper Lig maçlarının bile ortalama 15 bin kişiye oynandığı gerçeğini göz önüne alınca,
Portekiz idmanını izleyen kalabalığın ne büyük bir sıra dışılığa
imza attığını anlatabiliriz. Hayretimiz bu kalabalığın orada toplanması ile sınırlı kalmadı elbet. İkinci artçı şok, taraftarın elindeki 16 frank'lık (yaklaşık 15 dolar) biletleri görünce geldi...
Merkez üssü İsviçre'nin Nechautel şehri olan bu sarsıntıda anlaşıldı ki, Türkiye'deki
futbol aşkı bunlarınkinin yanında ofsayt pozisyonunda kalıyormuş!..
Coşmak için bahane arayan tribündeki kalabalık, Cristiano Ronaldo'nun topla yaptığı cambazlıkları bir kenara bırakın, adamın yüz mimikleri ile bile kendinden geçiyordu. Teknik Direktör Scolari ise resmen tribünlere oynadı! Çift
kale maçta frikik atışlarını her seferinde farklı bir
altın kramponuna attırarak
antrenmanda hem taktik hem de politik bir çalışma yaptırmış oldu! Tribünden detay izlenimler edinmek için yakın plan çalışmalarına geçtiğimizde yaka kartımızdan bizi deşifre eden bir grup taraftarın 'ahanda bu Türk' tarzı sobelemesiyle bir anda paniklediysek de, sanki Fenerbahçeli olduğumuz alnımızda yazıyormuş gibi peşi sıra yüzümüze yapıştırdıkları, '
Galatasaray, Galatasaray' şamarı dayak yemekten beter etti bizi! Neyse yazacak çok şey var ama yerimiz dar olduğu için konuyu dallandırıp budaklandırmadan ana fikre gelmek istiyoruz... Dememiz o ki, bu Portekizliler karşısında işimiz zor. Dikkat ettiyseniz 'çok zor' demiyoruz. Zira işin içinde milli duygular olduğu için hafifletici sebepleri de göz önüne almak zorundayız.
Adamlar daha maç başlamadan 12. adamları ile 1-0 öne geçmiş olsalar da, unutulmamalı ki, futbol mezarlıkları nice havalı takımların cesetleri ile dolu. Hazır
felsefe yapmışken şunu da belirtelim. Futbolda 'yere sağlam basan kazanır' klasiği hâlâ geçerliyse, taraftarının şımartması ile ayakları yerden kesilmiş Portekizlileri pekala çelmeleyebiliriz. Belki!...
Müller
sakat, İsviçre düşünceli
Euro 2008'de
A Milli Futbol Takımımız ile A Grubu'nda yer alan ve cumartesi günü
Çek Cumhuriyeti ile ilk maçına çıkacak olan İsviçre'de, Patrick Müller'in durumu endişelendiriyor. Tecrübeli defans oyuncusunun fiziken cumartesi akşamına kadar hazır olmasının zor olduğu ifade ediliyor. 31 yaşındaki Lyon'lu
futbolcu, geçtiğimiz aralık ayında diz bağlarındaki kopma nedeniyle sezonun büyük bölümünde
forma giyememişti. İsviçre Milli Takımı'nın bir diğer önemli ismi olan Tranquillo Barnetta'nın da durumu belirsizliğini koruyor. İki hafta önce ayak bileğinden sakatlanan başarılı orta saha oyuncusunun takımla idmanlara başladığı ve yapılacak testlerden sonra Çek Cumhuriyeti karşısında forma giyip giymeyeceğine karar verileceği öğrenildi.
Tomas Ujfalusi, Çekler'i korkuttu
Türkiye'nin, 2008
Avrupa Şampiyonası finalleri A Grubu'ndaki rakiplerinden Çek Cumhuriyeti'nin kaptanı
Tomas Ujfalusi, karın kasından sakatlandı. Çek Milli Takımı Teknik Direktörü Karel Bruckner, Ujfalusi'nin yaşadığı problemin antrenman yaptıkları sahanın sert ve kuru olmasından kaynaklanabileceğini belirtirken, durumun ciddi olmadığını ifade etti. Ujfalusi'nin, İsviçre ile oynanacak ilk maça kadar düzelmesini dileyen Bruckner, yağan yağmurdan memnun olduğunu da kaydetti. Bruckner, "Sahanın ıslanmasına ihtiyacımız var." dedi. Fiorentina'nın yıldızı Ujfalusi,
Juventus,
İnter, Sevilla,
Liverpool ve Tottenham'ın
transfer listesinde bulunuyor.
M.BURAK BÜRKÜK - CENEVRE