Demirören,
siyah-beyazlı kulübün aylık resmi yayın organı
Beşiktaş dergisinin mayıs sayısında yer alan yazısında taraftarlara seslenerek, ''Beşiktaş, bir başarının etrafında toplanan insanların oluşturduğu bir kültür değildir. Beşiktaş, bir kültürün etrafında toplanan insanların başarısıdır. Bu kültürün temel dayanakları; emeğe, adalete, hakkaniyete olan
inanç aynı zamanda rakibin emeğine saygı duymaktır'' ifadelerini kullandı.
Bu kültürde, rakibine sert faul yapan
takım arkadaşını sahanın dışına çıkartan Hakkı Yeten'in izlerinin bulunduğunu vurgulayan Demirören, şöyle devam etti:
''Bu kültürde, Beşiktaş'ı finalist yapacak golü atmasına rağmen, 'Top elime çarptı' diyerek golü iptal ettiren Şükrü Erkuş'un duruşu vardır. Bu kültürde, rakibin verilmeyen
penaltısı için 'Pozisyon penaltı' diye tezahürat yapan büyük Beşiktaş taraftarının yüreği vardır. Bu kültür, Hakkı'yla oynayıp, Şeref'iyle kazanmaktadır.''
-''BEŞİKTAŞ, FUTBOLUN AYDINLIK YÜZÜDÜR''-
Yıldırım Demirören, Beşiktaş'ın 107 yıldır Türk futbolunda onurun, şerefin, haysiyetin temsilcisi olduğunu ifade ederek, ''Beşiktaş, futbolun aydınlık yüzüdür. Beşiktaş, sahada kazanmaya inanan tüm diğer takımların ve sporseverlerin önündeki tek 'büyük' örnektir'' diyerek görüşlerini aktardı. ''Türk futbolunda rekabeti gölgeleyenler, mücadeleyi saha dışına taşıyanlar yok olmaya mahkumdur'' diyen Demirören, dergideki yazısını şöyle tamamladı:
''Çünkü onların zihniyetinin Türk futbolunu bir adım ileriye taşıyamayacağı ortadadır. Beşiktaş'ı bu yıl şampiyonluğun dışında bırakan bu zihniyet, belki müzemizdeki kupalara bir yenisini eklememize engel olabilir ancak Beşiktaş'ın büyüklüğünden hiçbir şey eksiltemez. Bizim başımız eğilmez. Biz Kara Kartalız. Onlar vurdukça biz güçleniriz, biz büyürüz.''